"في مسرح الجريمة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Olay yerinde
        
    • Olay yerindeki
        
    • cinayet mahallinde
        
    • olay mahallinde
        
    • olay yerine
        
    • olay yeri
        
    • olay mahalinde
        
    • Suç mahallindeki
        
    • suç mahallinde
        
    • olay yerini
        
    • Suç mahalline
        
    • suç mahalinde
        
    Bu pelerin Olay yerinde bulundu. Polisin şaşkın aklı karışık. Open Subtitles هذا الرداء الأسود وجدوه في مسرح الجريمة الشرطة في حيرة
    Olay yerinde bir şey bulursan birine haber vermen gerekir. Open Subtitles إذا وجدت شيئاً في مسرح الجريمة مفترض أن تبلغ أحداً
    Bak Olay yerinde yüzünün halini gördüm. Sana bir şeyler olduğunu anlıyorum. Open Subtitles لقد رأيت تعابير وجهك في مسرح الجريمة أنا أعلم أنك تعلم شيئأً
    Olay yerindeki teshisimi dogrulamak için zaman sinirimiz oldugundan beri. Open Subtitles حسناً، لأنّ لدينا موعد أخير لتأكيد تشخيصي في مسرح الجريمة.
    Demek istediğin müvekkillerinden birinin, azılı bir uyuşturucu baronun, cinayet mahallinde bulunduğu mu? Open Subtitles أتعني القضية التي وُجِد فيها موكلك تاجر المخدرات سيء السمعة في مسرح الجريمة
    Araştırmaya başlayınca da olay mahallinde olduğunuzu gösteren güvenlik kayıtlarına ulaştık. Open Subtitles بمُجرّد أن بدأنا البحث، وجدنا لقطات مُراقبة تضعك في مسرح الجريمة.
    olay yerine ilk gelen o, her yere de dokunmuş. Open Subtitles أيا كان,هو أول شخص في مسرح الجريمة و لديه ميل للسرقة
    Olay yerinde beyinleri yanan polis arabasıyla bir ilgin var mı? Open Subtitles هل للأمر علاقةً بالمركبتين التي أحترقت أجهزتها في مسرح الجريمة ؟
    Ve Olay yerinde onun kimliğini tespit edecek hiçbir şey yok. Open Subtitles ولا يوجد في مسرح الجريمة ما يساعد على تحديد هويته أيضاً
    Michael Cheritto, soygunu gerçekleştiren dört kişiden biri, Olay yerinde öldü. Open Subtitles مايكل شريتو أحد الأربعة المتورطين في السرقة وجد ميتا في مسرح الجريمة
    Michael Cheritto... soygunu gerçekleştiren dört kişiden biri, Olay yerinde öldü. Open Subtitles مايكل شريتو أحد الأربعة المتورطين في السرقة وجد ميتا في مسرح الجريمة
    Scooter'ın lastik izleri, Olay yerinde olduğunu gösteriyor. Open Subtitles أثار العجلات من الدراجة النارية تضعك في مسرح الجريمة
    Olay yerinde bulunan çorap 45 numaraydı. Open Subtitles حسنا,انها مثل هذه طبعات الجوارب وجدَت في مسرح الجريمة مقاسها 11
    Olay yerinde farklı bir örnek bulduk. Open Subtitles حسناً,بامكاني ان أخبرك أننا وجدنا عينة فريدة في مسرح الجريمة
    Olay yerinde bulduğumuz buz vardı ya? Open Subtitles هل تتذكر الثلج الذي وجدناه في مسرح الجريمة
    Olay yerinde bulduğum kakayla, doktorun evinden aldığımız aynı. Open Subtitles براز الكلب الذي وجدته في مسرح الجريمة و براز الكلب من منزل الدكتورة
    Olay yerindeki teşhisimi doğrulamak için zaman sınırımız olduğundan beri. Open Subtitles حسناً، لأنّ لدينا موعد أخير لتأكيد تشخيصي في مسرح الجريمة.
    Ta ki cinayet mahallinde kıza ait olmayan bir gözlük bulunana kadar. Open Subtitles نعم. حتى وجدوا زوج من نظارة الفتاة في مسرح الجريمة لا يُطابق.
    Ceset hırsızları, olay mahallinde sizin bir fotoğrafınızı bulduklarını söylediler. Open Subtitles حملة الجثث أخبروني انهم وجدوا صورة لك في مسرح الجريمة
    Kendi yaptığı, olay yerine uygun bir silahla kurbanın başına üç, dört darbe indiriyor. Open Subtitles ثلاث أو أربع ضربات ساحقة على الرأس بواسطة سلاح مصنوع في المنزل صُنع في مسرح الجريمة
    Pekala, evde olay yeri inceleme, sokakta cesetler var. Open Subtitles حسنا , لدينا عناصر في مسرح الجريمة وجثث في الشوارع
    Ben de olay mahalinde kusanın sadece ben olduğunu sanıyordum. Open Subtitles حقا؟ ، لقد كنت الوحيد الذي كان يتقيأ في مسرح الجريمة
    Kısmi parça kusursuz eşleşti. Şimde Suç mahallindeki yerini belirlemeliyiz. Open Subtitles غطاء جزئي,تطابق تام الأن يجب علينا فقط وضعه في مسرح الجريمة
    Çalınan altınların kalan kısmı suç mahallinde uçmakta olan 3 suçlunun yanında bulundu. Open Subtitles في مسرح الجريمة تم اعتقال ثلاثة مختطفين كانوا معلقين في الهواء داخل سيارة
    - Ancak bir eşleşme bulsak bile, girdiği olay yerini bulmalıyız. Open Subtitles على تطابق, لازلنا نحتاج. لتجربته في مسرح الجريمة إن استطعنا إيجاده.
    Suç mahalline geldiğinde ya da kızın o canavarın peşinden gittiğinde onlar hakkında bir şeyler biliyor gibiydiniz. Open Subtitles كان عليك أن تخبرنا ماتعرف عنه عندما كنا في مسرح الجريمة أو عندما تركتني أبنتك راكضة خلف الوحش
    Boşlukta yüzen çizgiler yapabiliyorum, bir suç mahalinde ölü birinin çevresini çizdiğiniz gibi. TED أسنطيع أن أرسم خطوطًا متعرجة كالتي تُرسم حول الجثة في مسرح الجريمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more