"كحول" - Translation from Arabic to Turkish

    • alkol
        
    • içki
        
    • alkolik
        
    • alkoliğim
        
    • alkolü
        
    • alkole
        
    • alkollü
        
    • ispirto
        
    • alkolle
        
    • alkolikle
        
    • alkolün
        
    • Alkolikler
        
    • viski
        
    • içkisi
        
    • alkoliksin
        
    Sizi temin ederim ki onun geğirmesi alakasız alkol sorunundan. Open Subtitles أطمأنك أن التجشؤ هو نتيجة لمشكلة كحول غير مرتبطة بالمنشط
    120 oktan ve katkılı. Ya sıfır alkol veya oksijenlenmiş. Open Subtitles عالي الأوكتان , 120 بلس وليس هناك كحول أو أوكسجين
    Benim ağırlığımda birinde 150gr, kanımda binde 20 oranında alkol demektir. Open Subtitles قد يكون وزنه 150 وهذا يضع محتوى كحول الدم 0.02 بالمئة
    Bende para var, sende de içki. Bundan daha basit ne olabilir ki? Open Subtitles حسنٌ، أنا لديَّ مال وأنت لديك كحول أيمكنُ أن يكون أبسط من ذلك؟
    Ve bir tanede bana alkolik diyen ibne için.Saygı kazanacağım. Open Subtitles و واحدة للشرج الذي دعاني بمدمن كحول. سأحصل على الإحترام
    alkoliğim, uyuşturucu bağımlısıyım, küçük bir barda düzülen bir kaltağım değil mi? Open Subtitles انا مدمنة كحول, ساقطه, و مدمنة مخدرات, فاسقه التي تتردد حول البار
    Bu demektir ki, 90 dakika sonra kanımdaki alkol tamamen gitmiş olacaktır. Open Subtitles مما يعني أنه لم يكن هناك كحول في دمي بعد 90 دقيقة
    Aslında vücudunda ne alkol ne de uyuşturucu madde vardı. Open Subtitles في الحقيقه, لم يكن هناك كحول او مخدرٌ في جسده.
    Diyorum ki insanın keyiflenmesi için ille de alkol ya da uyuşturucu gerekmez. Open Subtitles أنا فقط أقول أن المرء لا يحتاج إلى مخدِّرات أو كحول ليستمتعوا ببعضهم
    Burada hiç alkol ya da uyuşturucuyla bağlantılı kanıt bulduk mu? Open Subtitles هل وجدنا على أية أدلة على وجود كحول أو مخدرات هنا؟
    Geçen gece olan olayda alkol de varsa bu ağır bir suç olacak. Open Subtitles ذلك الشيء الذي حدث بالأمس إذا كان هناك كحول في الأمر فتلك جناية
    Tanrıya şükür ki barda hiç alkol yoktu yoksa mekan havaya uçardı. Open Subtitles المحل في كحول يوجد لا انه الله اشكر المكان لإنفجر الا و
    Yanımda, genetikçilere vermek için getirdiğim, içinde alkol olan ufak bir tüpe koydum. TED ولدي انبوب صغير فيه كحول لارساله الى علماء الوراثة
    Bu demek oluyordu ki kitap okumak, yazı yazmak, oyun oynamak, çalışmak, e-mail göndermek, koşmak, alkol almak, kafein almak yok. TED وهذا يعني لي، لا قراءة .. لا كتابة .. لا ألعاب فيديو لا عمل .. لا بريد إلكتروني .. لا كحول.. لا كافيين
    Bir tanesiyle içki mi içecektin? Open Subtitles هل كُنتِ في مُنتصف شُرب كحول مع واحد منهم؟
    Küçük bir içki mahmurluğu ilacı hazırlayalım ona kırmızı, beyaz, mavi ve kırmızı kustursun o halde. Open Subtitles نحن سنعد فقط أنفسنا قليلا علاج صداع كحول الذي سيقنعها للتقيأ أحمر، أبيض وأزرق، ثم.
    Onun babası alkolik bir dayakçı. Kafasında sorular olması normal. Open Subtitles الأب مدمن كحول ويضرب زوجته أعني انه لا حاجه لسؤاله
    - Evet, sonunda şişman, alkolik ve sefil olacak. Open Subtitles نعم , ستنتهى وهى بدينة ومدمنة كحول وبأئسة
    Ben bir kimya mühendisiyim. Ama şimdi bir alkoliğim. Open Subtitles أنا مهندس كيميائي أمّا الآن فأنا مدمن كحول
    Mayalanmış pirinç alkolü. Bu şirketten. Open Subtitles كحول الرزِّ المُتَخَمّرِ هذا لك مجاناً
    Artık alkole alışık değilim. Ama kendimi daha iyi hissediyorum. Open Subtitles لست متعودة على أي كحول أكثر لكن أنا أحسن الآن
    Her zaman traş losyonu sürerim alkolsüz yada az alkollü, Open Subtitles دائما أستخدم لوشن مابعد الحلاقة يحتوي على القليل أو لا يحتوي على كحول على الاطلاق
    Bir miktar ispirto, bir tutam esrar, azıcık redbull. Open Subtitles كحول إيثلية مع حفنة من الحشيش و قليل من مشروب الطاقة
    Biliyor musun, onu alkolle silmen gerekirdi. Open Subtitles أنت تعلم أنه يجب أن تنظف هذا بقطعة قطن بها كحول
    Henüz son içkisini tam olarak ne zaman içtiğini hatırlamayan bir alkolikle tanışmadım. Open Subtitles لم أقابل مدمن كحول حتى الآن لم يعرف بالضبط منذ متى كان شرابه الأخير
    Tamam, dediğine göre Shojo alkolün bol olduğu yerlerde görülürmüş. Open Subtitles حسناً، إذاً .الشوجو يتسكع حيثما يوجد كحول .حيثما يوجد الكثير من الكحول
    Bu Hank Williams'ın "Adsız Alkolikler" toplantısında olması gibi. Open Subtitles إنه مثل وجود (هانك ويليامز) يُدير إجتماع مدمني كحول مجهولين. *مؤلف ومغني أمريكي*
    viski şişelerine vissin koydum uzun şişelerde alkolsüz vodka var. Open Subtitles ويسين في قنينات الويسكي فودكا بلا كحول محلّ الكوكتيلات
    Don eskiden Soju içerdi, bir Kore içkisi. Open Subtitles لاتعتادي على شرب السوكو , انها كحول كورية
    alkoliksin. Yardıma ihtiyacın var. Open Subtitles انت مدمن كحول, انت بحاجة الى مساعدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more