"مكانا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yer
        
    • yere
        
    • yeri
        
    • yerde
        
    • ev
        
    • yerin
        
    • nereye
        
    • yerdi
        
    • yerim
        
    • yerini
        
    • yerler
        
    • yermiş
        
    • Burası
        
    • yerimiz
        
    Bir yer bulup kazmalıyız. Ne kadar çabuk o kadar iyi. Open Subtitles يجب أن نجد مكانا لنحفره و كلما كان أبكر كان أفضل
    Kızılderili kafa derisinin iyi para ettiği bir yer biliyorum. Open Subtitles أعرف مكانا يمكن البيع فيه فروة شعر هندية بثمن جيد
    Bana ondan bir yer verin. En kısa zamanda ayrılmak istiyorum. Open Subtitles احجز لى مكانا فى هذه, اريد ان اسافر بأسرع ما يمكن
    Evin ucuzdu. Ve kendime ait bir yere ihtiyacım vardı. Open Subtitles لقد كان البيت رخيصا و كنت أحتاج مكانا خاصا بى
    Yeterli sinyal alabileceğimiz bir kurulum yeri bulabilir misin ? Open Subtitles أتظن بأنك ستجد مكانا مع إشارة قوية كافية؟ لا أعرف.
    Geceni geçirebileceğin daha iyi bir yer olamazdı, değil mi? Open Subtitles لن تجد مكانا جيدا غيره لقضاء الليلة ألست على حق؟
    Tanrı'nın unuttuğu böyle bir yer için kim savaşır ki? Open Subtitles من الذي يقَاتل في سبيل مكانا ً موحش مثل هذا؟
    Ben de nihayet Miranda'nın horultusundan kaçacak bir yer bulmuştum. Open Subtitles كنت قد وجدت أخيرا مكانا للهروب ميراندا وتضمينه في الشخير.
    Fark ettim ki partinin olduğu yer kilise değilmiş, kastettiğimi biliyorsanız. Open Subtitles اكتشفت ان الكنيسة ليس فقط مكانا لوجود الحفلة,اذا فهمت ما اقصد
    İleride bir yer buldum. Asla inanmayacaksın. Görsen Alacakaranlık Kuşağı sanırsın. Open Subtitles أنظر لقد وجدت هناك مكانا لن تصدقه إنه يشبه منطقة الغروب
    Biraz uzun sürebiilir, Ron ama ona bir yer bulacağız. Open Subtitles لربما تأخذ فترة يا رون ولكن سوف نجد له مكانا
    Dolayısıyla güzel bir yer değil. Orada olmanız pek keyifli olmazdı. Open Subtitles لذا فإنه ليس مكانا لطيفا لن تستمتع به إذا كنت هناك
    Yeni bir yer inşa edebileceğimizi düşünmüştüm tam eskisinin olduğu yere. Open Subtitles كنت أفكر أن نبني لنا مكانا آخر في نفس مكان القديم
    Öyleyse o lokanta takılmak için çok uygun bir yer. Open Subtitles هذا سيجعل المطعم مكانا مثاليا للتجمع فيه إن كانوا كذلك.
    Stormhold sizin yönetiminizde daha iyi bir yer olacaktır,buna eminim. Open Subtitles ليس عندي شك أن ستورمهولد ستكون مكانا أفضل تحت حكمك
    Endişem o ki o dağ güvenli bir yer değil. Open Subtitles إن هذا الجبل لا يعد مكانا آمنا لفتاة جميلة مثلك
    Pekala, bütün gün senden haber alamadım ve Korkin denen puşt arayıp bir de kalacak yer mi soracaktı? Open Subtitles ها أنا ذا, لم أسمع منك طيلة اليوم و صديقك المعتوه كوركين يتصل بي لأجد له مكانا تنامون فيه
    On altı boş engelli park yeri. TED 16 مكانا مخصصا لذوي الاحتياجات الخاصة فارغا.
    "Dehset kulesi." Atlantis'in hazinesi, o kraterin içinde bir yerde. Open Subtitles برج الخوف كنز أطلانطس في مكانا ما في تلك الحفرة
    Kendine bir ev tutmuş. Bana yerini söylemiyor. Open Subtitles لقد أصبح لها مكانا ً خاصا ً بها لم تخبرنى أين
    Öyle bir yerin oğlum için, güvenli olduğunu düşünmüyordum. Open Subtitles لم أعتقد أن تلكَ البيئة كانت مكانا آمنا لابني.
    Eğer bir evsiz trenden atlarsa, ilk nereye gidebilir? Open Subtitles اذن ان قفز احد المشردين من على احد القطارات في بلدة جديدة هل هناك مكانا يذهب اليه أولا؟
    Orası bir fincan çok sıcak süt ve bir tutam kafeinli kahveyi gizlice alabileceğim bir yerdi. TED كانت مكانا أستطيع أن أتلذذ فيه بكوب قهوة، والتي كانت حقيقة حليبا ساخنا مع قليل من الكافيين.
    Shorty, Harvard Meydanı'nda ufak bir yerim var. Open Subtitles حضرت مكانا ً لنا فى هارفارد , كيف يبدو ذلك ؟
    Parayı bulmak için zamana ihtiyacı olacak. Sonra buluşma yerini söylersin. Open Subtitles وسوف يحتاج وقتا ليجمع لك المال, عندها حدّد مكانا لمقابلته لاحقا
    Şeylere göre bir yerdi. Şeyler için yerler yapıyoruz. Şeyler geliyor. Open Subtitles فهو مكان لأشياء أخرى تؤسس مكانا لشيء فتأتيك هذه الأشياء
    Yangın çıkması tuhaf kaçan bir yermiş. Open Subtitles تبدو الحديقة المائية مكانا غير مألوف لاندلاع الحرائق
    Burası aynı zamanda kasabada fotoğrafları toplayan tahliye merkezlerinden biriydi. TED وقد كان ذلك مكانا في البلدة حيث كان مركز الإجلاء يجمع الصور.
    Hayır. Artık düşünmek için bir yerimiz var. Open Subtitles كلا ، والآن لدينا مكانا يسمح لنا بالتفكير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more