"يرغب" - Translation from Arabic to Turkish

    • ister
        
    • isteyen
        
    • istemedi
        
    • istemez
        
    • istediği
        
    • istediğini
        
    • istedi
        
    • istemediği
        
    • istemiyordu
        
    • istesin
        
    • istemediğini
        
    • istiyormuş
        
    • isteyecek
        
    • istemeyen
        
    • isterse
        
    Ah, Zuko. bu kadar dramatik olma. Eminim babam seni orada görmek ister. Open Subtitles زوكو لا تكن حساساً إلى هذه الدرجة أنا واثقة أن أبي يرغب بحضورك
    Albay Pepper ile konuşmak isteyen bir İtalyan kadını var. Open Subtitles هناك امرأة الايطالي الذي يرغب في الكلام مع الفلفل العقيد.
    Öldükten sonra da ne sana ne de ablana yaklasmami istemedi. Open Subtitles و بعد أن رحلت لم يرغب بوجودي قربك أو قرب أختك
    Herkes adamın iyi olduğunu bilir ama kimse basket izlerken paella yemek istemez. Open Subtitles الجمهور يعرف براعته، لكن لا أحد يرغب بتناول البايلا بينما يشاهد كرة السلة
    Fakat bu asla olamaz, çünkü gerçek bir erkeğin istediği gerçek bir kadındır. Open Subtitles لكن هذا مستحيل الحدوث لأن الرجل الحقيقي هو ذاك الذي يرغب بامرأة حقيقية
    Ve koyu çikolata tabakasından korkmayacak bir balıkla tanışmak istediğini söyledi. Open Subtitles وانه يرغب فى لقاء سمكة لا تخاف من طبقة الشيكولاتة لديه
    Daima aklında olsun, erkekler diğer erkeklerin istediğini ister. Doğru. Open Subtitles تذكري أن الشباب يريدوا كل ما يرغب به أي فتى
    Kim on yıl bir rüyada kalmak ister ki? Rüyaya bağlı. Open Subtitles من يرغب في أن يكون عالقاً في حلمٍ لمدة عشر سنوات؟
    Sonrasında herkes her yerine mikrop bulaşan pastayı yemek ister Open Subtitles و كل من يرغب بأكلها يتوقع بأن جراثيمك أصبحت فوقها
    Yanlarında geçmek isteyen binlerce kadın çocuk ve tüccar vardı. Open Subtitles من ضمنهم ألاف من النساء والأطفال وأي تاجر يرغب بالأنضمام
    Son bir örnek ürün daha paylaşmak isteyen var mı? Open Subtitles هل لدي أي أحد نموذج أولي يرغب في مشاركته معنا؟
    İçimde bebeğin senin olmasını çok isteyen bir yan vardı. Open Subtitles ثمة جزء مني يرغب حقاً أن يكون هذا الطفل ابنك
    Ve onun bir karısı var. Beni artık etrafında istemedi. Open Subtitles و لديه زوجة, لم يعد يرغب برؤيتي حوله بعد الآن
    Orada neler olup bittiğini bir kişi bile görmek istemedi. Open Subtitles لم يرغب أحد أبدًا أن يرى ما يجري بالأسفل هناك
    İşte böyle ve gülümse, kimse suratsız birini görmek istemez Open Subtitles أرخيها هكذا وابتسمي, لايوجد رجل غريب يرغب برؤية وجه حزين
    Brian Finch, insanların istediği, ya da ihtiyacı olduğu kahraman değil. Open Subtitles براين فينتش ليس البطل الذي يرغب به الناس او يرغبون به
    Ve Jim,kocam,onu bulan sıhhiye oydu ve onu kurtarmayı öylesine istedi ki. Open Subtitles وجيم زوجي كان المسعف الذي وجده البارحة وكان يرغب في إنقاذه بشدة
    Ve dünyada hiç kimse çayını şekersiz içmek istemediği için dünyanın ileri gelen şeker şirketlerinin işleri artmaya devam etti. Open Subtitles وبما انه لا احد في العالم يرغب بشرب الشاي بدون سكر تواصلت الاعمال لتحقيق الازدهار لشركات السكر الرائدة في العالم
    Novak'ın adını değiştirdiğini farz ediyorum çünkü abisiyle tanınmak istemiyordu. Open Subtitles أفترض نوفاك غير اسمه لأنه لم يرغب في يشارك شقيقه.
    Biri neden bu kadar hoş bir TV şefini öldürmek istesin ki? Open Subtitles لماذا قد يرغب أي شخص في قتل شيف التليفزيون اللطيف جداً ؟
    Bir arkadaşım vardı ve insanlar onu merak ettiklerinde arayıp alışverişe gitmek ya da garajlarını temizlemeye yardım etmek isteyip istemediğini sorardı. TED لدي صديق ممن إذا قلق الناس عليه، فإنّهم يتّصلون به ويسألونه إن كان يرغب بالذهاب للتسوّق أو أن يساعدهم في تنظيف مرأبهم.
    Bana yemek pişirmeyi öğretmek değilmiş derdi beni pişirmek istiyormuş. Open Subtitles ويبدو أنّه لم يكن يرغب في تعليمي الطبخ بل أراد طبخي
    Hikâyemi dinlemek isteyecek birini bulabileceğimi hiç düşünmüyordum. Open Subtitles اعتقدتُ أنّي لن أعثر على أحد يرغب في سماع حكايتي.
    Bu güzel bayanın eşyalarını geri vermek istemeyen var mı? Open Subtitles هل يرغب أحدكم سادتي أن يعيد للسيدة اللطيفة حاجياتها ؟
    Böylece sizin için özel olan kişiye ne isterse alabilirsiniz. Open Subtitles بوسعك الحصول لشخص مميّز في حياتك كلّ شئ يرغب به

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more