"şefi" - Translation from Turkish to Arabic

    • رئيس
        
    • قائد
        
    • رئيسة
        
    • مدير
        
    • زعيم
        
    • الزعيم
        
    • شيخ
        
    • المشرف
        
    • ناظر
        
    • مشرف
        
    • مسؤول
        
    • طاهي
        
    • الطاهي
        
    • مأمور
        
    • قائدة
        
    CIA'de bölüm şefi olarak siz neler olup bittiğini bilmiyor muydunuz? Open Subtitles رغم كونك رئيس ال س .ى.أ , لم تعلم بما يحدث؟
    O lanet bir CIA birim şefi! Kanıta ihtiyacım var. Open Subtitles إنه رئيس محطة للـ سي أي إيه أحتاج إلى دليل
    7 yılımı güvenilir güvenlik şefi Steven Cordoba olarak harcadım. Open Subtitles أمضيت سبع سنوات بصفتى ستيفن كوردوبا رئيس الأمن محل الثقة
    Stalin'in Polis şefi Beria ve Dışişleri Bakanı Molotov, Berlin'i geziyor. Open Subtitles قائد شرطة ستالين، بيريا ،ووزير خارجيته مولوتوف، يقومون بجولة في برلين
    Aynı çatlak İstasyon şefi tarafından hazırlanmış bir CIA güvenli evi. Open Subtitles إنّه ملجأ آمن لوكالة الاستخبارات أُنشئ من قبل نفس رئيسة المحطة
    Yine de, Japón Polis şefi'nin öldürülmesi izin verilemeyecek bir şey. Open Subtitles على أي حال ، قتل مدير الشرطة الياباني جريمة لا تغتفر
    İhanete uğrayan sizsiniz, fakat bunun acısını Gestapo şefi çekecek. Open Subtitles كنت غاضبا , والآن فإن رئيس الجستابو يجب أن يموت.
    Polislerin şefi olma konusunda senden yana olduğumu söylediğim başkanla aynı başkan. Open Subtitles نفس المأمور الذى كان الذى تحدثت معه من ورائك لتكون رئيس الشرطه
    Personel şefi pozisyonu için birkaç hafta sonra mülakata geleceğim. Open Subtitles لدينا مقابلة معدة خلال عدة أسابيع لأجل وظيفة رئيس الموظفين
    Berk'in şefi olarak işleri ejderhalarla değil de Viking yöntemiyle yaparım. Open Subtitles بصفتى رئيس بيرك اقوم بعملى باسلوب الفايكنج و ليس باسلوب التنانين
    Eğer çocuk hala serbestse ilk derin tarama size yapılacak Bölge şefi Smythe. Open Subtitles إن مازال الفتى حر فأول بحث عميق سيجرى عليك يا رئيس المنطقة سمايز
    Polis şefi, benim kameralarla arkadaş biri olmadığımı düşünmüş gibi. Open Subtitles يبدو أن رئيس الشرطة لا يظن أنني وجه إعلامي ودود
    Eskiden, bir yarış arabası sahibi, ekip şefi ve sürücü koçuydum. Aslında her ne kadar beklediğiniz seviyede olmasa da. TED لقد كنت مالكا لسيارة سباق في الماضي، رئيس طاقم ومدرب لقيادة السيارات، ولكن ربما على مستوى أقل من ما تتوقعونه حالياً.
    Ve o zamanlar anneme komünün şefi şunları söylemiş, Vietnamlılar vatandaşlarının Vietnam'a geri dönmesini istiyor. TED وحدث أن تلقت والدتي كلمة من رئيس البلدية أن الفيتناميين يبحثون عن مواطنيهم ليرجعوا الى فيتنام.
    Mülakat yaptığımız insanlardan biri Frank Jordan'dı, San Fransisco'nun eski belediye başkanı. Ve ondan önce de, San Fransisco Polis şefi idi. TED أحد الناس الذين إلتقيناهم كان فرانك جوردان، العمدة السابق لسان فرانسيسكو. قبل ذلك كان رئيس الشرطة في سان فرانسيسكو.
    Sırf bir iç işleri pisliği polis şefi olmaya yaklaştı diye mi? Open Subtitles لأن بعض رجال الشئون الداخلية أصبح قريبا من أن يصبح قائد البوليس
    İtfaiye şefi, gaz en az bir saattir sızıyordur, dedi. Open Subtitles قائد المطافئ قال أن التسرب بدأ على الأقل منذ ساعة
    Tabi ki bölüm şefi olmak istediğimden pek emin değilim. Open Subtitles بالطبع، لست متأكدة أنى بحاجة أن أكون رئيسة قسم
    Burada olamazsınız çocuklar. İtfaiye şefi biraz önce geldi ve dolu olduğumuzu söyledi. Open Subtitles مدير قسم الحريق حضر الى هنا وقال أننا بالحد الكامل لعدد الأشخاص المدعوين
    Orda en kötü kızılderiliden bile daha kötü bir kızılderili şefi yaşarmış. Open Subtitles كان يوجد زعيم هندى سيئ يعيش هناك أسوأ هندى عاش أبداً
    Beyler, siz soylu şefi affetmelisiniz. Onun yarı yıllık ziyaretlerinde büyük fırsat vardır. Open Subtitles ايها السادة، يجب أن تغفرا الزعيم النبيل زياراته النصف سنوية هي مناسبة عظيمة
    Sanatçılar şefi - Çömlekçiler şefi Open Subtitles شيخ الفنّانين، موافق شيخ الحمّالين، موافق
    Operasyon şefi Bay Phoenix, beyaz resmi telefonu kullanın. Herkes sakin olsun. Open Subtitles المشرف على العمليات السيد فينكس استخدم الهاتف الأبيض للمسافرين
    Gizlice Marthe Daubreuil'ü ziyaret etmeyi planlıyordu, ama istasyon şefi tarafından görüldü. Open Subtitles وقرر زيارة مارثا دوبرييه سرا ولكن ناظر المحطة رآه
    Görünüşe göre aşçılık öğrencisi olmak ve sos şefi stajyerliği finansal özgürlük için bir yöntem değil. Neden beni aramadın? Open Subtitles اتضح أنه كوني طالب في مدرسة الطهي و طاهي مشرف متدرب ليس طريق الحرية المالية
    Silver Creek polis şefi ya da şerifiyle görüşmek istiyorum. Open Subtitles أود التحدث مع مسؤول من شرطة سيلفر كريك أو مدير الشرطة
    Buradan birinin mi yapmış olabileceğini düşünüyorsun? Zorla giriş olmaması genelde katilin, şefi tanıyan veya anahtarları olan biri olduğu anlamına gelir. Open Subtitles أتعرفين، عدم الدخول عُنوة يعني عادة أنّ القاتل إمّا يعرف الطاهي أو شخصاً ما لديه مفاتيح.
    Sana garanti ederim, itfaiye şefi kundaklamayı senin yaptığından daha iyi inceleyecektir. Open Subtitles و انا اضمن لك ان مأمور الحرائق امهر فى تحقيقات الحرائق عمدا من ارتكابك لها
    Erkekler önünde diz çöküyor, okul kıçını yalıyor ve Bayan Petrie seni takım şefi yapıyor. Open Subtitles الشباب يقعون على قدميكى المدرسة تقبل مؤخرتك والسيدة بيترى تجعلك قائدة الفريق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more