"ayak" - Translation from Turkish to Arabic

    • القدم
        
    • أقدام
        
    • قدمي
        
    • قدمك
        
    • القدمين
        
    • قدمه
        
    • قدميك
        
    • اقدام
        
    • الاقدام
        
    • قدميه
        
    • حذاء
        
    • الكاحل
        
    • خطوات
        
    • قدمها
        
    • قدميها
        
    Küçük ayak Keskindiş konusunda yanılmıştı, ama diğerleri onu takip etti. Open Subtitles القدم الصغيرة كان مخطىء بخصوص ذو الأسنان الحادة لكن الآخرين تبعوه
    Aklına bazı isimler gelmiyor mu? Lock Ness, Koca ayak. Kar adamı. Open Subtitles فكر في هذه الأسماء، وحش البحيرة، ذو القدم الكبيرة، رجل الثلج المريع
    - Burası berbat kokuyor. - Terli ayak ve yağlı saç. Open Subtitles هناك رائحة كريهة هنا أقدام تتسبب من العرق , والشعر ملوث
    - Burası iğrenç kokuyor. - Terli ayak ve yağlı saç. Open Subtitles هناك رائحة كريهة هنا أقدام تتسبب من العرق , والشعر ملوث
    Ama ayak tabanı ve yeni oluşan varisleri tersini gösteriyor. Open Subtitles أجل، باطن قدميه ودوالي الأوردة الدموية في قدمي تظهر العكس
    Bilinçli yaptığın bir eylem - ...el ya da ayak parmakların bile olsa. Open Subtitles حركة تستطيع القيام بها عمداً حتى لو حرّكت إصبعاً أو حرّكت إصبع قدمك
    Sadece gördüklerimi söylüyorum. ayak kesilmiş olsaydı ilik, yerinde olurdu. Open Subtitles لو ان القدم قطعت لكان نخاع العظم لا يزال سليما
    Kendinden ızgarası, güveç göstergesi, ütü masası ve burda da ayak yıkama küveti var, bayanlar tüm gününü önünde geçirdiği için. Open Subtitles لديه أربعة عيون و مؤشر للحرارة, و طاولة للكي و حوض لنقع القدم و طالما أنكِ امرأة فستقضين اليوم كله أمامه
    Senin ayağı görelim madem. İşte böyle, hadi Koca ayak. Göster. Open Subtitles حسناً هل يمكننا أن نرى القدم ها هو صاحب القدم الكبيرة.هيا
    Ortada bozulan bir kamera var, yağmurla temizlenen ayak izleri... Open Subtitles لقد وجدنا عطل في الكاميرا و تم جرف بصمة القدم
    - Daha önce bir kıza ayak masajı yaptın mı? Open Subtitles هل سبق لك أن اعطيت فتاة فرك القدم من قبل؟
    Sonra bir sabah kumda bir insanın ayak izini gördüm. Open Subtitles ثم في صباح ما, رأيت آثار أقدام شخص في الرمل
    Hiç bir ayak izi bulamadım, çünkü zemin sert ve tozluydu. Open Subtitles لم أرَ أيّ آثار أقدام لأنّ الأرض كانت صلبة ومغطّاة بالغبار
    En son bir ayak hastalıkları uzmanı ile evlenip Indiana'ya taşındığınızı duymuştum. Open Subtitles أنتظرِ, آخر ما سمعت, أنكِ انتقلتِ إلى انديانا و تزوجتِ بطبيب أقدام
    Bu yüce vatana ayak basalı yaklaşık bir ay oluyor. Open Subtitles مضى شهر تقريباً منذ أن وطأة قدمي هذه البلاد المجيدة
    -Hiç, Sadece... bir sonraki sefere, kalemi ayak parmaklarınla tutma lütfen. Open Subtitles لا شيء، في المرة القادمة لا تحمل القلم بين أصابع قدمك.
    Eminim ki, yalın ayak olsaydın, yağın içinde ayağın kayabilirdi. Open Subtitles بالتأكيد , فلو كنت عارية القدمين فلربما تنزلقين من الزيت
    Bir ayak vardı, tam 95 santim. Topuktan parmak ucuna. Open Subtitles كان طول قدمه 37 بوصة من الكعب و حتى الإصبع
    – Teşekkürle Tanrım, teşekkürle Tanrım evdesin! – ayak ucunda! Open Subtitles الحمد لله ، الحمد لله أنك هنا ـ عند قدميك
    Onları ayakkabıları çaldığını düşündüğünüz ejderhanın ayak izlerini yapmak için kullanmış olmalı. Open Subtitles لابد انه استخدمهم لترك اثار اقدام التنين الذى يدعى انه سرق الاحذية
    Ölümden sonrada ayak tırnaklarının büyümeye devam ettiğini biliyor muydun? Open Subtitles هل تعلم ان اظافر الاقدام تستمر في النمو بعد موتك
    Bu bir bot izi bu da bir tahta ayak. Open Subtitles هذه علامه حذاء ثقيل و هذه علامه قدم من الخشب
    Hayır, hayır, ayak bileğimdeki şey yüzünden gelemem ama belki gelirim ve içmem. Open Subtitles كلا، لا أستطيع الذهاب بسبب سوار الكاحل أو ربما يمكنني الذهاب وعدم الشرب
    Bir yıldız kümesi geceleyin görmüş seni gündüz de kum, ayak izlerini. Open Subtitles مليارات النجوم تراك فى الليل واثناء النهار الرمال تعلن عن خطوات اقدامك
    Kadın İspanya seyahatinden döndüğünde... ..ayak bileğinde o zincirlerden varmış. Open Subtitles يبدو أنها عادت من إجازتها في أسبانيا. كانت ترتدي أسوارة في قدمها.
    Cömertlik Perisi, hafifçe kemanların ışıkları yolmasıyla ayak parmaklarının uçları üzerinde “en pointe” şekilde yürür. TED تمشي الجنية الطيبة برقة على رؤوس أصابع قدميها متراقصة مع أنغام العزف على الكمان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more