"hediyeleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • هدايا
        
    • الهدية
        
    • هداياك
        
    • هداياه
        
    • هداياهم
        
    • هديه
        
    • بهدايا
        
    • بالهدايا
        
    • الهدايا في
        
    • وهدايا
        
    • هداياكم
        
    • هدايانا
        
    • الهبات
        
    • الهدايا التي
        
    • والهدايا
        
    Babamın adres defterini böylece vaftiz hediyeleri için teşekkür notu gönderebilirim. Open Subtitles .دفتر عناوين أبوي ابي ارسلهم بطاقات شكر على كل هدايا التعميد
    Böyle hediyeleri kabul etmesine izin vermemelisin. Open Subtitles هذا مايحدث عندما تجعلينها تقبل هدايا كهذه
    Düğün hediyeleri arasında New York'ta bir ev... ..ve hafta sonları için bu malikane vardı. Open Subtitles من ضمن هدايا زفافهم كان بيتا فخما في نيويورك وهذه العزبة لقضاء فترة نهاية الاسبوع
    Bu tür pahalı hediyeleri burda kabul etmek, ben kendimi biraz rahatsız hissettim. Open Subtitles لبس مثل هذه الهدية الغالية هناك، سأشعر بنوع من عدم الارتياح إلى حد ما
    Giysi, Noel hediyeleri, bir sürü bir şey. Gitmeliyim. Open Subtitles ملابس، هدايا عيد الميلاد، جميع أنواع الأشياء.
    Çocuklara Noel hediyeleri alıyordum. Open Subtitles نعم ، أنا بخير أنا فقط كنت أشترى بعض هدايا عيد الميلاد للشلة
    İş hediyeleri. İşte burada. Nükleer enerji kullanın kullandırın. Open Subtitles ، هدايا عمل ها نحن ذا، استمر باستخدام الطاقة النووية
    Hepinizin bana kızacağınızı düşündüm ben de yol kenarında bu hediyeleri buldum. Open Subtitles توقعت انكم ستغضبون مني لذا اخذت هدايا وجدتها بجانب الطريق
    Peki, diğer yıldönümümüzdeki hediyeleri de mi o aldı? Open Subtitles هل أشترت أي من هدايا اعياد زواجنا السابقة
    Monica'nın yılbaşı için aldığı hediyeleri arıyoruz. Open Subtitles نحن نبحث عن عيد الميلاد لدينا هدايا من مونيكا.
    Çocukların hediyeleri kırmızı ve yeşille kaplanmış. Open Subtitles هدايا لأجل الأطفال ملفوفة بورق أخضر و أحمر
    Son toplantıdaki grup sürüşü ardından da hoş bakkal hediyeleri. Open Subtitles انها جولة المجموعة الأخيرة في هذا الاجتماع و تعطي هدايا جيدة في هذا الحفل الاستعراضي
    Siri'nin evine gidip onu ve Finn'in vermiş olabileceği öbür hediyeleri alırım. Open Subtitles سـأذهب الى سـيري لكي آخذ خاتم الخطوبة وأي هدايا أخرى
    ...ve yeni yıl hediyeleri konusunda hissedilir bir ipucu eksikliği var.Ne dersin? Open Subtitles وهناك نقص ملاحظ في هدايا الكريسماس ماذا سنقدم؟
    Tanrının bana verdiği hediyeleri kullanırım sadece ben. Open Subtitles أنا فقط أستخدم الهدية التي أعطاني إياها الله
    Ama ne kadar kibar da olsan, böyle hediyeleri kabul edemem. Open Subtitles لكن يا ريت لا يمكنني حقاً الإستمرار في قبول هداياك بالرغم من عطفك معي
    Max bu hediyeleri açmak istiyor, ama biri uygun olur diye düşündüm. Open Subtitles أملك ستة مواقع بها ,ماكس يريد فتح هداياه كلها لكن أعتقد أن واحده تكفى الأن
    Ulysses'nin Penelope'ye;razı gelmesini ve hediyeleri kabul etmesini söylemesinden çıkarımlanabilir. Open Subtitles عوليس قال لبينلوب في البداية أن تقبل هداياهم
    Sırf Richmond'la yatmış olabilir diye sırf o hediyeleri kabul etmiş olabilir diye tecavüze uğramamış demek değildir. Open Subtitles هل لأحتمال كونها نامت مع ريتشموند وإحتمال كونها قبلت منه هديه
    Bayan Te bizi bu evlilik hediyeleri ile şımartıyor. Open Subtitles السّيدة تي تُفسدُنا بالتأكيد بهدايا الزفاف.
    Çünkü ben hediye düşkünüyüm, ve bir kadına çok büyük hediyeleri suçluluk duymayan, bir erkek getirebilir. Open Subtitles ربما لأننى مولعة بالهدايا و أعظم هدية يمكن لرجل أن يهدى المرأة هى براءته
    Bu hediyeleri düğün törenine nasıl dahil edeceğini düşündün mü hiç? Open Subtitles هل فكرت في كيفية إدراج كل هذه الهدايا في مراسم الزواج؟
    Hediyelik eşya ve Noel hediyeleri aldı. Open Subtitles انها اشترت الهدايا التذكارية وهدايا عيد الميلاد.
    Tamam bayanlar, hediyeleri polisler aracılığıyla bu tarafa geçirin. Open Subtitles انظروا يا سيدات،مرروا هداياكم إلى الشرطة
    Babamı ağacın altına hediyeleri koyarken yakaladığını hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تتذكر فى الكريسماس الماضى عندما ضبطنا أبى يضع هدايانا تحت الشجرة , ألا تذكر ؟
    Kendisi için Tanrı'nın lütfu olan hediyeleri harcamak için özgürlük. Open Subtitles حريةٌ للمقامِر ليبدد الهبات الإلهية ـ بإستعمالها لمصلحته ـ آمين
    Sen henüz Vival, Renu ve diğerlerinin verdiği hediyeleri açmadın. Open Subtitles أنت لم تفتح الهدايا التي أرسلت عبر فيمال، ورينو والآخرين؟
    Hâlâ gencim. Dans etmeyi, hediyeleri ve yeni elbiseleri çok seviyorum. Open Subtitles فانا مازلت شابة واحب الرقص والملابس الجديدة والهدايا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more