"insanları" - Translation from Turkish to Arabic

    • البشر
        
    • الناس
        
    • أناس
        
    • أشخاص
        
    • ناس
        
    • للناس
        
    • الاشخاص
        
    • بالناس
        
    • النّاس
        
    • الشعب
        
    • الناسِ
        
    • شعب
        
    • أناساً
        
    • الأشخاص
        
    • الناسَ
        
    Bu, insanları yaralayan ve hatta öldüren yaklaşık 100 yıllık bir problem. TED هذه مشكلة تتسبب بإصابة و قتل البشر لمدة تزيد عن مئة عام
    Programlanabilir bir dünyada, bu döngüden insanları ve kuruluşları çıkartabiliriz. TED في عالم قابل للبرمجة، نحذف البشر و المؤسسات من الحلقة.
    Ve yöneticiler basitçe yaptıkları iş insanları rahatsız etmek olan kimselerdir. TED والمديرين هي اساسا : اناس مهمتها هي مقاطعة و تشويش الناس.
    Ayaklarından asılan insanları, toplum içinde aşağılanarak ayaklar altında ezilenleri gördüm. Open Subtitles رأيت أناس معلقين من أقدامهم تعرض الناس لأعمال ذلّ علنية وداسوهم
    Şişman insanları tanırım. Sen onlardan biri değilsin. Beline bak. Open Subtitles أعرف أشخاص سمان وأنتِ لست واحدة منهم أنظري إلى معدتك
    - Kesinlikle. Ne yazık ki öyküler gerçek insanları anlatmıyor. Open Subtitles من المثير للشفقة أن القصص لا تتكلم عن ناس حقيقيين،
    Şu anda insanları en çok dehşete düşüren şeylerden biri gerçeğin ne olduğu konusunda milli bir uzlaşma olmaması. TED أعني، إنه واحد من أكثر الأشياء رعبا للناس الآن، أنه لا يوجد ثمة إتفاق قومي حول ما هو حقيقي،
    Deneyler yapamayız, insanları bu şekilde sıkıntı ve zorluklarla sınayamayız. TED لا يمكننا إجراء تجارب، ولا يمكننا أن نتحكم بمعاناة البشر.
    İnsanları benim gibi tanıyor olsaydınız, onlar tarafından yakalanmak ister miydiniz? Open Subtitles بمعرفتك بطرق البشر هل كنت ترغب ان يتم اسرك عاجزا بواسطتهم؟
    Buna inanmakta zorlanabilirsin ama biz melekler bazen aşağıya bakıp, siz insanları kıskanırız. Open Subtitles ربما تجد ذلك صعب التصديق ولكن احيانآ نحن الملائكة ننظر الى البشر ونحسدهم
    Şuna inanıyorum ki, eğer insanları bundan uzaklaştırırsanız, insanları aslında başarısızlığa doğru yönlendirirsiniz. TED وأعتقد أنه عند دفع الناس بعيدا عن ذلك، تدفعهم نحو المزيد من الفشل.
    Ruh sağlıklarını anlamak için oralara gitmeli ve insanları eğitmeliyiz. TED نحن بحاجة للوصول هناك وتدريب الناس للدراية عن الصحة النفسية.
    Etkileşimin ne olduğunu izah edebilmek için, insanları toplayıp, onlara etkileşimin nasıl hayatımızın bir parçası olduğunu göstermemiz lazım. TED ومن أجل شرح التفاعل، نحن بحاجة إلى حقا جلب الناس وجعلهم يدركون كيف أن التفاعل هو جزءا من حياتهم.
    Böylece gelen pizzaları nasıl paylaştıracağınızı ya da tuvalete girip çıkan insanları düşünmezsiniz. Open Subtitles لذا لن يقلقك أي شيء توصيل البيتزا أو أناس يريدون الذهاب إلى الحمّام
    Gelecekte, Oberoi gibi insanları yönetmek isterdim benim için kolay bir iş olurdu. Open Subtitles في المستقبل ، سوف أستطيع تجنب أشخاص مثل أبروي سوف يكون هذا سهل
    Sonsuzluk insanları seni dost,müttefik ve değerli savaşçı olarak kucaklar. Open Subtitles ناس فورآيفور يقبلونك بسرور كصديق , حليف , ومحارب جدير
    İnsanları iklim krizi konusunda endişelendirebilecek bir şeyler her zaman var. TED هناك طريقة دائماً للوصول للناس لجعلهم يحسون ويهتمون بشأن الأزمة المناخية.
    İnsanları tanıdığımı bilmek hoşuma giderdi; ama senin hakkında yanılmışım. Open Subtitles كنت احب كوني اعرف حقيقة الاشخاص لكنني كنت مخطئا بشأنك
    Neden bu savaşta hep, insanları istismar ederek kendileri için ölüme yollayanlar fanatik inanç sahipleri olduklarını duyuranlar oluyor? Open Subtitles لماذا هؤلاء الذين يعلمون هم دائما من يكونون الاكثر حماسة لهذه الحرب دائما ما يتلاعبون بالناس الاخرين ليموتوا لأجلهم
    Daha bu özelliğimi bilmiyorsun, fakat ben insan sarrafıyım insanları kendilerinden iyi tanırım. Open Subtitles أنت لم تعرفني جيداً بعد، ولكنّني أعرف النّاس عادةً أكثر من أنفسهم ..
    Bildiğiniz gibi, teknoloji, kendini var eden insanları ve o dönemin kültürünü yansıtır. TED كما تعلمون فإن تعريف التقنية يعكس طبيعة الناس وثقافة الشعب في ذلك الوقت.
    Ya bu, bu insanları korumak için yapılan ümitsiz bir girişim ise? Open Subtitles ماذا لو أنّ هذا كَانتَ محاولة مستميتة لإبْقاء على هؤلاء الناسِ ؟
    Birleşik Devletler'in iyi insanları buradan dışarıda olmanın daha iyi olacağına karar verdi. Open Subtitles شعب الولايات المتحده الامريكيه الطيب قرر انه من الافضل لك ان تبقى هنا
    Fikirler adına öldürülen ve fikirleri savunurken ölen insanları gördüm. Open Subtitles لقد رأيت أناساً يقتلون من أجلها و يموتون دفاعاً عنها
    Gerçekten fark yaratan insanları, hayatta gerçekten fark yaratanları baş tacı etmeliyiz. TED يجب أن نبرز الأشخاص الفاعلين في المجتمع كقدوات الأشخاص الفارقين في العالم
    Ve kapılardan ve pencerelerden sızacak içeri ve insanları içine çekecek Yolundaki her şeyi yiyip bitirecek. Open Subtitles و قد كانت تتسرّبُ إلى النوافذِ و الأبوابِ وتبتلعُ الناسَ. و تَأْكلُ كُلّ شيءَ في طريقِها.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more