"resimleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصور
        
    • اللوحات
        
    • صورة
        
    • لوحات
        
    • صوراً
        
    • الرسومات
        
    • رسومات
        
    • صورا
        
    • الصورِ
        
    • صوره
        
    • بالصور
        
    • صورها
        
    • الرسم
        
    • صور
        
    • لوحاته
        
    Yani, şimdi beş aydır yapıyoruz, ben, Michal, birkaç arkadaşım sadece resimleri yapıyoruz. TED خمسة أشهر الآن، وذلك ما نفعله، أنا وميشيل وبعض الأصدقاء نقوم بعمل الصور.
    Dolayısıyla Avaz, esasen resimleri dönüştüren bir çeviri yazılımı, resimleri konuşmaya çeviren. TED فبالتالي البرنامج أساسا محول للصور، يعمل كمترجم، يقوم بتحويل الصور إلى كلام.
    İkinci Dünya Savaşı tarihçileri ve bölge uzmanlarım var internet sitesinden resimleri inceliyorlar. Open Subtitles لدي مؤرخون الحرب العالمية الثانية و خبراء اقليميون فحص الصور من الموقع الألكتروني
    Bu resimleri İspanyol bir asker 18. yüzyılda yapmış. Tanıdın mı? Open Subtitles عسكري أسباني قام برسم هذه اللوحات الجداريّة في القرن الثامن عشر.
    Eğer sizin olsaydı, bu dairede bir yerde resimleri de olurdu. Open Subtitles اذا كانوا ابنائك سيكون لديك على الأقل صورة واحدة فى المكان
    Biliyor musun, bende annenin çıplak resimleri var, banyo yaparken. Open Subtitles أتعرف، حصلت على بعض الصور العارية لأمك، وهي كانت تستحم
    Yine de o resimleri çektiği için onu takdir etmeli. Open Subtitles حتى الآن, يجب عليك أن تعجب به لأخذه تلك الصور
    İçeri girdi, bu resimleri çekti ve radyoaktif iyotu çaldı. Open Subtitles لذا، إذا تقتحم، تأخذ هذه الصور و يسرق يودا مشعّا.
    İkinci Dünya Savaşı tarihçileri ve bölge uzmanlarım var internet sitesinden resimleri inceliyorlar. Open Subtitles لدي مؤرخون الحرب العالمية الثانية و خبراء اقليميون فحص الصور من الموقع الألكتروني
    resimleri çekeceğiz, Birleşik Devletler'de 25 şehri kapsayan bir turne yapacağız. Open Subtitles سنقوم بإلتقاط الصور والقيام بجولة في 25 مدينة في الولايات المتحدة
    Bu yüzden İsa'nın ellerinde çiviler ve kafasında dikenli telle kan revan içinde olduğu o korkunç resimleri yaparlar. Open Subtitles لهذا لديهم تلك الصور الوحشية للسيد المسيح وهو ينزف جراء المسامير التي دُقت علي يداه والأشواك التي غُرست برأسه
    Pedofiller genelde bu tür resimleri indirir ve aralarında gizlice paylaşır. Open Subtitles رقم مشتهي الأطفال عادة تحميل الصور والتجارة مع عيون قصيرة أخرى.
    Bak, onu bulabilirsem resimleri kimin çektiğini ve tuzağı kimin kurduğunu anlayabilirim. Open Subtitles إذا لو يمكنى أن أجدها سأعرف من ألتقط الصور وفعل كل هذا
    - Öyle mi? Ama resimlerini görmüştün. - resimleri görmüştüm. Open Subtitles نعم , لقد رأيته فى الصور لقد رأيته فى الصور
    - Öyle mi? Ama resimlerini görmüştün. - resimleri görmüştüm. Open Subtitles نعم , لقد رأيته فى الصور لقد رأيته فى الصور
    Yine de onurlu bir yerdir ama çocukların bayağı resimleri ve reçetelerle birlikte. Open Subtitles مازال مكاناً محترماً ,ولكن ان تشارك الصور مع ووصفات ورسمات لأحصنة يرسمها الاطفال
    Babanın hediye ettiği resimleri duvara asmak bir iş değil. Open Subtitles تعليق اللوحات على جدارك الذي اهداكي ايه والدك ليس بوظيفه
    Radyo astronomi bilim adamı olan David Spergel ilk kez fısıItıyı duyduklarında evrenin kozmik başlangıcın ilk resimleri bakıyor oldular. Open Subtitles بعد 40 عامل على سماع فلكيين همسات ولادة كوننا الخافتة للمرة الأولى يملك دايفيد سبرجل الآن صورة للكون في صغره
    Aşkla ilgili şarkıları, şiirleri, romanları, heykelleri, resimleri, mitleri ve efsaneleri vardır. TED ولديهم أغانى و أشعار وروايات و تماثيل و لوحات وأساطير و حكايات
    Mesela gördüğüm o mahzun ve acı çeken yüzlerin resimleri. TED فعلى سبيل المثال .. رايت صوراً ومشاهد عن الاسى والمعاناة
    Rehber öğretmen resim öğretmeninin ona verdiği bu resimleri dosyalamış. Open Subtitles المرشد التربوي لديه هذه الرسومات بملف سلمها إليه معلمك للفن
    Ve çocuklar doğum günü pastalarına koyulmasını istedikleri resimleri getirip şeker tabakalarına bastırırlardı. TED ويستطيع الأطفال إحضار رسومات وجعل المتجر يطبعها على لوحة سكر لوضعها فوق كعكة عيد الميلاد.
    Thames Nehri'ndeki rıhtımlara sıra sıra yanaşan gemilerin resimleri gördün, değil mi Nathan? Open Subtitles لقد رأيت صورا للقوارب عند رصيف الميناء. بجوار نهر التايمز أليس كذلك، ناثان؟
    Siz dün gece bu adamın resimleri için deli oluyordunuz, ben de bugün nereden aldıklarını öğrenmek için restorana gittim. Open Subtitles أنت رجال كَانوا يَهتاجونَ حول هذه الصورِ ليلة أمس، لذا ذَهبتُ إلى المطعمِ للإكتِشاف أين حَصلوا على لهم.
    Şeytani görünüyorlar, eminim oradaki her yerde ve her şeyin üzerinde resimleri vardır. Open Subtitles إنه يبدو شرير، وأنا متأكده أن صوره منشورة كأيّ شيء في هذه البلد
    Fotoğrafçılarına "Siz resimleri çekin. Ben savaşı hallederim" demiş. Open Subtitles الذى قال لمصوريه، اهتموا بالصور و أنا أتكفل بالحرب
    Ben de resimleri ona götürdüm. Bu artan resimlerden biri. Open Subtitles احضرتهم لها وهذه واحدة من صورها المتبقية
    Evet, birisi resminden hoşlanmamış, ve birisi resimleri yasaklamış. Open Subtitles نعم، شخص ما لَمْ يعجبه ما يرسم، لذا منعه من الرسم.
    Buraya kötü resimleri de koydum, çünkü kötü resimler de var. TED وتعلمون، أنا أضع الصورة البشعة أيضا، لأنه دائما ماتوجد صور بشعة.
    Ve şimdi ölümünden sonra resimleri satılabilir, değil mi? Open Subtitles و الآن طبعاً بعد وفاته يمكن أن تباع لوحاته ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more