"yapmayız" - Translation from Turkish to Arabic

    • نفعل
        
    • لا نقوم
        
    • لانفعل
        
    • لا نصنع
        
    • لن نفعلها
        
    • لا نجري
        
    • لا نفعله
        
    Bizim meslekte, doktor, biz hep yapıyor göründüğümüzü yapmayız. Open Subtitles فى مهنتنا يا دكتور إننا لا نفعل دائماً ما نبدو أننا نفعله
    Evet, ama hayatımızda hep güzel şeyler yapmayız. Open Subtitles نعم ,لكن ماذا نفعل معها انها ليست دائماً رائعة
    Columbus'ta yılbaşı hariç biz böyle parti yapmayız. Open Subtitles لا نفعل ذلك في كولومبوس، ما لم يكن ذلك ليلة رأس السنة
    Bunları kesinlikle yapmayız, Temple Bar bölgesinde oldukça hovarda bir gece geçirmiş olsak bile. TED نحن لا نقوم بهذا طبعا بالرغم من أن الليل في مقاطعة تيمبل بار يمكن أن يكون جامح للغاية.
    Ama bize destek olan, bazı şeyleri anlamamızı sağlayan biri varsa, o zaman belki üzücü ve kötü şeyler yapmayız. Open Subtitles ليساعدنا على أن نفهم فربما لن نفعل شيىء مثل بعض هذه ألآشياء السيئة القبيحة التى نفعلها
    Bunu grup olarak toplanıp görüşmeliyiz. Herşeyi birlikte yaparız ya da hiç yapmayız. Open Subtitles سنرتب اجتماع لنناقش هذا الامر نحن نفعل كل شئ بالاجماع او لا شئ علي الاطلاق
    Biz Amerikan hükümetiyiz. Biz böyle şeyler yapmayız. Open Subtitles المتحدة الولايات حكومة نحن الاشياء هذه مثل نفعل لا نحن
    Sizden nefret ettiğimizi söylemiyoruz veya sizinle bir daha konuşmayacağımız ve iş yapmayacağız demiyoruz, bunu yapmayız. Open Subtitles لذلك نحن لا نقول أننا نكره لكم أو أننا لم نتحدث لكم مرة أخرى وممارسة الأعمال التجارية ، ونحن لا نفعل ذلك.
    Ya bu işi dediğim gibi yaparsın yada bunu hiç yapmayız. Open Subtitles ما الأمر؟ أما أن نفعل هذا بطريقتي أو لا نفعله على الأطلاق
    - Aynı şeyi biz de yapıyoruz. - Hayır, yapmayız! - Wade! Open Subtitles لازال حتّى الآن يحمل الرسالة نحن نفعل نفس الشيء
    Asla böyle bir şey yapmayız. Open Subtitles الزوجة قدّمت طلب طلاق. نحن لن نفعل ذلك أبداً
    BAzen diğerlerinin yapmak istediğimiz şeyleri bildikleri şeyleri yapmayız bu nedenle onları yapmayız. Open Subtitles أحياناً نحن لا نفعل أشياء رغم أن الآخرون يعرفون بأننا نريد أن نعمل هذه أشياء لذا نحن لا نفعل هذه الأشياء.
    Bu arada, gerçekten de asla ama asla normalde yapmayız. Open Subtitles وبالمناسبة، جدياً نحن لا نفعل ذلك أبداً أبداً
    Bunu başka insanlar yapar, Paul. Ama biz bunu yapmayız. Open Subtitles بعض الناس يفعلون هذا , يابول , لكن نحن لا نفعل هذا
    Ah, neyse, Sam. Biz burada otururuz, hiçbir şey yapmayız, Ve onunda külleri rüzgâra savrulur. Open Subtitles إذا نجلس هنا، ولا نفعل شيئا، وتصفى هي ميتة
    Belki kolonilerde farklı olabilir ama Kuzon biz burada böyle yapmayız. Open Subtitles ربما المستعمرات مختلفه لكننا لا نفعل ذلك هنا يا كوزون
    Böylece ya işlemi yaparız ya da yapmayız. Open Subtitles و حينها إما أن نقوم بما يريد أو لا نفعل ذلك
    Aslında deneyimler arasında bir seçim yapmayız. Deneyimlere ait hatıralar arasında bir seçim yaparız. TED نحن في الواقع لا نقوم بالإختيار بين التجارب. نحن نختار من بين ذكريات التجارب.
    Belki diğerlerinin bize davranışı böyle, ama bunu birbirimize yapmayız! Open Subtitles ربما هكذا يعاملنا الاخرون هنا ولكن لانفعل ذلك لبعضنا البعض
    Biz Capitol'de ikinci sınıf film yapmayız. Open Subtitles نحن لا نصنع أفلام درجة ثانية هنا في "كابيتول".
    Bir süre yapmayız demiştim ama içinizdeki hırsı sevdim Dr. King. Open Subtitles انها تستحق ذلك ظننت اننا لن نفعلها ألا بعد قليل لكني أحب طموحك . دكتوره كينغ
    Biz Cezayir halkının arasında ırk ayrımı yapmayız. Open Subtitles عندما نقول الشعب الجزائري، لا نجري أيّ تمييز للعرق.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more