"yukarı" - Translation from Turkish to Arabic

    • فوق
        
    • ارفع
        
    • الطابق العلوي
        
    • الصعود
        
    • للاعلى
        
    • إلى الأعلى
        
    • بالأعلى
        
    • للطابق العلوي
        
    • تقريباً
        
    • ارفعوا
        
    • الاعلى
        
    • إرفع
        
    • تصعد
        
    • اعلى
        
    • أصعد
        
    Kendimi dallara doğru yukarı çekiyorum, sudan çıkarken, omzumdan aşağı bakıyorum. TED فأسحب نفسي نحو الأغصان، لحظة خروجي من الماء، نظرت فوق كتفي.
    Bacağını böyle koy, biraz daha yukarı. Evet, işte böyle. Open Subtitles ضع رجلك فوق هنا، هكذا، أعلى قليلاً نعم، هكذا تماماً
    Neden ya da kafiye gerekmez, Dizler yukarı, tempo tutun Open Subtitles في الحال أبدا لا نحتاج لأي سبب.. أبدا أبدا لا نتكاسل ارفع ركبتك لأعلى ..
    Her iki Cumartesi'de bir, bu valizleri aşağıya evladının arabasına taşıyor, ve her iki Cumartesi'de bir, tekrar geriye yukarı çıkartıp, açıyor. Open Subtitles كل ثانٍ سبت يحمل تلك الحقائب وصولاً إلى سيارة ابنه، وفي كل ثانِ سبت يحملهم عائداً إلى الطابق العلوي مرةً أخرى ويفرغهم.
    yukarı çıkışa karar verdiğim o andan itibaren, sarsıcı bir şeyleri algılarım. TED أثناء الصعود، تحدث صدمة كبيرة، بدءاً من اللحظة التي أقرر فيها الصعود
    yukarı kata çıkmış dışarıdaki sözüm ona banyo yerinde kalan elbiseleri toplamışlar. Open Subtitles ذهبوا للاعلى وجمعوا مخلفات اليهود من ملابس وأمتعة خارج مايفترض انها حمامات
    Mesaj ise, çoğu ülke sağa doğru gidiyor ve yukarı çıkıyor, TED والإستنتاج هو، معظم البلدان في طريقهم إلى اليمين و إلى الأعلى
    Sonra küçük botlarla eski bir balıkçı teknesine götürüldüler, Bu teknede 500 kişi tıkıştılar, 300 kişi aşağı 500 kişi yukarı. TED ثم أُخذوا عن طريق قوارب صغيرة إلى قارب صيد قديم 500 منهم محشورون على متن القارب 300 بالأسفل و 500 بالأعلى
    Neden yukarı gidip üstünü değiştirmiyorsun, sonrada senle ben gizlice sıvışırız. Open Subtitles لذا، لمَ لا تذهبين للطابق العلوي وتبدلين ملابسكِ ونخرج أنا وأنتِ؟
    Tatlım, neden yukarı çıkıp keyfine bakmıyorsun? Ben de birazdan yanındayım. Open Subtitles عزيزتي, لما لا تسبقينني فوق, وتريحي نفسك, وأنا سألحقك بعد قليل؟
    Onun ne olduğunu ve onunla nasıl başa çıkacağımı öğrenmeden çıkamam yukarı! Open Subtitles لا يمكنني الصعود إلى فوق حتى أعرف ما هو، وكيف أتعامل معه
    Charlie'yi merdiven boşluğuna yerleştirdim, üç kat yukarı mikrofon koyduk. Open Subtitles لذا وضعت تشارلي على الدرج, وضعنا المايك فوق ثلاثة طوايق
    Topu havaya kaldır Şef. yukarı kaldır. McMurphy... Open Subtitles ارفع الكرة في الهواء يا زعيم ارفعها عاليا
    Franco, Fritz, cesedi yukarı çıkarın... ..ve göz önünden kaldırın. Open Subtitles فرانكُو فريز خذُ الجثة إلى الطابق العلوي وبعيداً عن الأنظار
    Tünel devam edecek. Ama yukarı bak. İçeri giriş merdivenini görüceksin. Open Subtitles النفق سيكون ممتد , لكن , انتبه سوف تجد سلم الصعود
    Planım şu, tüfeğimi alacağım ve yukarı çıkıp onu öldüreceğim! Open Subtitles الخطة هي انني سأخذ هذه البندقية وسأذهب للاعلى هناك وقتله
    yukarı kaldıralım ve yana ve ileri uzatalım, sonra yana. Open Subtitles ونرفعهم إلى الأعلى وإلى الجانبين. وسنمدّهم إلى الأمام. وإلى الجانبين.
    Noel ışıklarını indirmeye yukarı çıktığında o şeyi ne diye kendi çıkarmadı ki? Open Subtitles أقصد, لماذا لم تسحب هي هذا الشيء عندما كانت بالأعلى تعلِّق أضواء الكريسماس؟
    Hiçbir şeye dokunma. Hiçbir şeyi kırma. yukarı kata çıkma! Open Subtitles لا تلمس شيئاً، لا تكسر شيئاً ولا تصعد للطابق العلوي
    Neredeyse 30 yıldır devlet hapishanesinde, aşağı yukarı bir kaç kez dışarıda. Open Subtitles هذا تقريباً 30 سنة في رعاية الحكوممة تقريباً بعض الإحازات في الخارج
    Bu yelkenleri yukarı kaldırın. Ekmekleri tost yapın. Zamanımız azalıyor! Open Subtitles ارفعوا الأشرعة، انتهوا من ذلك لم يبقى الكثير من الوقت
    Haydi Annie teyzenizle gelin. yukarı çıkıp pijamalarınızı giydirelim, tamam mı? Open Subtitles تالعوا مع العمة اني سوف نصعد الى الاعلى , حسنا ؟
    Eller yukarı Gillis, yoksa vururum. Open Subtitles إرفع يديك إلى الأعلى و إلا سأطلق عليك النار.
    O eşarplı kadın yukarı mı çıkıyordu, aşağı mı iniyordu, bayan? Open Subtitles هذه المرأة ذات الوشاح, هل كانت اعلى السلم ام اسفله ؟
    Ben yukarı çıkıp senin uyuduğunu görüp ona bildirinceye kadar sudan bile çıkamazdı. Open Subtitles لم يكن يخرج من الماء إلا بعدما أصعد و أتأكد من أنك نائمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more