ويكيبيديا

    "أتأكد أنه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğundan emin
        
    • emin olmak
        
    • emin olmalıyım
        
    Ben sadece onun mutlu ve güvende olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles جيما محقة , أريد فقط أن أتأكد أنه سعيد و بمأمن
    Utanarak söylüyorum, adama senaryoyu yollattım ve düşündüğüm kadar kötü olduğundan emin olana kadar 30 sayfa okudum. TED وأنا محرجة من الإعتراف بأن الرجل أرسل لي النص وقرأت 30 صفحة قبل أن أتأكد أنه كان سيئًا كما ظننت
    Ama getirdiğim zaman, istediğimin o olduğundan emin olacağım. Open Subtitles لكن عندما أفعل ذلك أريد فقط أن أتأكد أنه هو الرجل
    O köpek, baş belası. Yok edildiğinden emin olmak için alıyorum. Open Subtitles هذا الكلب خطر، سوف آخذه لكي أتأكد أنه قد مات
    Paramın harcanmadığından emin olmalıyım. Open Subtitles و لا أَعرف التصرف الصحيح فى هذا الموقف كنت فقط أريد أن أتأكد أنه لم يصرف أحد أي مال
    Hayır, onu sadece kontrol ediyordum kızım için yeteri kadar iyi olduğundan emin olmak için. Open Subtitles كلا, أردت ان أتفقده فحسب و أتأكد أنه جيد لأبنتي
    Beklemeyi seçtim. Doğru adam olduğundan emin olmalıydım. Open Subtitles لا، أردت أن أنتظر كي أتأكد أنه ابنه حقاً
    Onunla konuşmak istiyordum ama öncelikle yalnız olduğundan emin olmak istedim. Open Subtitles حسنًا ، أردت أن أتكلم معه لكنني أردت أن أتأكد أنه أعزب في البداية
    Doğru kişi olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أتأكد أنه الشخص المناسب
    Standartlarına uygun olduğundan emin olmak isterim. Open Subtitles أود أن أتأكد أنه مطابق لمعاييرك
    İyi olduğundan emin olmalıydım. Open Subtitles كان لابد أن أتأكد أنه بخير
    İyi olduğundan emin olmalıydım. Open Subtitles كان لابد أن أتأكد أنه بخير
    Ama güvenli olduğundan emin oluncaya kadar bunu yapamam. Open Subtitles لكن ليس حتى أتأكد أنه آمن
    Habersiz geldiğim için özür dilerim ama, ama Charlie telefonuna cevap vermiyor ve ben de iyi olduğundan emin olmak istedim. Open Subtitles لكن (تشارلي) لم يكن يجب على هاتفه الخلوي و أردت أن أتأكد أنه بخير
    Önce oturduğundan emin olmak istiyorum. Sonra sıra senin sen kıpırdama. Open Subtitles دعيني أتأكد أنه أغلق المقعد بعدها يحين دوركِ، حسناً؟
    Sadece senin ihtiyacın olan herşeye sahip olduğuna emin olmak istedim. Open Subtitles أنا فقط أريد أن أتأكد أنه لديك كل ماتحتاجينه
    Ben taşınmadan önce birisini bulduğundan emin olmak istedim. Open Subtitles أردت أن أتأكد أنه سيبقى لك شخص عند مغادرتي
    Düğün öncesi gerginliğinin olmadığından emin olmak istedim. Open Subtitles أردت أن أتأكد أنه ليس لديكِ إهتياج عصبي ما قبل الزفاف
    Psikiyatri koğuşuna gidip, alttaki boruları iyice öğrenmeliyim, çıkabileceğimizden emin olmalıyım. Open Subtitles يجب أن أذهب لعنبر المساجين و أتعرف على المواسير بالأسفل و أتأكد أنه يمكننا المرور

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد