Çok çalışıyorum ve yeterli ücret almıyorum. | Open Subtitles | لقد عملت وقتاً إضافياً ولم أحصل على أتعاب عملي |
%10 ücret karşılığında mahkemenin vereceği ceza miktarını kesinleştirebilirim. | Open Subtitles | مقابل 10 بالمئة أتعاب أضمن حصولك علي مبلغ كفالة الخروج |
Onu bağışladım. Bunu avukatın ücretini ödemek için yaptı. | Open Subtitles | أنا أسامحها فعلت ذلك لتدفع أتعاب المحامي |
Avukat ücretini vermek için her sentini kullandı, buna rağmen akıntıya kürek çekti... | Open Subtitles | ينفق كل ما عنده على أتعاب المحامين لكن ينتهي الأمر بالخسارة على أي حال |
Servetini korumak için avukatlık ücreti ödediği bir fidyeciye biraz daha para vermekten daha iyi bir yol olabilir mi? | Open Subtitles | أقصد,هل من طريقة أفضل لحماية ممتلكاتك من دفع لخاطف الذي لديه مقدم أتعاب كمحامي مسبقاً؟ |
Ben seçmelerden bahsediyorum eğer sorun Londra'ya gitmekse, yol parasını ben verebilirim. | Open Subtitles | . كنت أتحدث عن الإمتحانات اسمع ، إنها مجرد أتعاب . الرحله إلى لندن . سأعطيك المال على التوصيل |
Hizmetim için her zaman ödeme talep etmiyorum, bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | أنا لا أطلب دائماً أتعاب مقابل خدمتى، أتعرف هذا؟ |
Standart danışma vizitemiz. | Open Subtitles | إنها أتعاب تحقيقنا الاعتيادية |
Küçük bir ücret karşılığı, bu suçluları bulup size teslim edebilirim. | Open Subtitles | يمكنني تتبع و تسليمك هؤلاء اللصوص مقابل أتعاب مالية |
Senden hiçbir şey istemiyorum ve herhangi bir ücret de almayacağım. | Open Subtitles | لا أريد شيئاً منك لن أتقاضى أتعاب |
Bazen aylık ücret karşılığında at çiftliğinde de işimizi görüyor. | Open Subtitles | نضعه على أتعاب شهرية في المزرعة. |
Bugünün de ücretini alabilir miyim, Bayan Brecht? | Open Subtitles | هل ما زلت تستطيعين دفع أتعاب السجن , سيدة بريكت ؟ |
Bir dahaki görüşmemizde ise toplantı masasındaydık, Boşanma avukatlarımızla birlikte, İki avukatın da ücretini ben ödüyordum. | Open Subtitles | فى المره التاليه التى رأيته بها كان عبر طاولة الاجتماع مع محامى الطلاق وقد دفعتُ أتعاب الاثنين |
Güzel. Tamam, stüdyo ücretini ödediğin zaman tamamen senindir. | Open Subtitles | جميل، يمكنك الحصول عليه ما إن تسدد أتعاب الاستوديو |
Eğer altı ayı geçerse, ulaşım ücreti kalkar. | Open Subtitles | اذا كانت أطول من 6 أشهر أتعاب النقل مجانية |
3 fincan kahve, bir kahve seti, bir bardak kahve ve bir de sandalyelerin temizlik ücreti. | Open Subtitles | ثلاثة فناجين قهوة، و طقم قهوة ، و كوب زجاجي و أيضاً أتعاب تنظيف المقاعد. |
– Evliliğinde aldığın tüm para ailenin işi için ve çocuğunun babasının hastane ücreti için harcandı. | Open Subtitles | كل الإرث الذى تلقيتهِ من زواجكٍ إستُخدم من قِبل والديكِ بسبب أعمالهم و أنتِ متعبة أكثر بسبب أتعاب المشفى الخاصة بـ والد تلك الطفلة |
Bu işlemin parasını ödemek için yeteri kadar paranız var mı, Bay Brecht? | Open Subtitles | هل أنت مستعدة لدفع جميع أتعاب السجن , سيد بريكت ؟ |
Kazandığı para bakıcının parasını ödemeye bile yetmiyordu. | Open Subtitles | المال الذي يكسبه لم يكن يكفي لدفع أتعاب الخادمة |
Sonraki görüşmemizde konferans masasının öbür tarafında kendine ait beş kuruşu olmadığı için parasını benim ödediğim boşanma avukatları ile birlikteydi. | Open Subtitles | فى المره التاليه التى رأيته بها كان عبر طاولة الاجتماع مع محامى الطلاق وقد دفعتُ أتعاب الاثنين بم انه لا يملك مليماً |
Vergisini vermek veya avukatlara ödeme yapmak gerekirse bu paradan harcayacaksınız. | Open Subtitles | إن كان هنالك ضرائب، أو أتعاب محامين، ستأخذانها من هنا |
- Bu bizim standart danışma vizitemiz. | Open Subtitles | -إنها أتعاب تحقيقنا |