Belaya ne kadar alışıksın bilemem ama Umarım yeterince tecrübelisindir. | Open Subtitles | لا أعرف مدى المتاعب التي وقعت فيها لكني أتمنى أنّك اعتدت عليها جيداً. |
Umarım yeterince su içmişsindir. İki testi de yap. | Open Subtitles | أتمنى أنّك شربت ما يكفي من الماء لا تستعمليه كلّه في المرّة الأولى |
Umarım bir cerrahı da bu şekilde seçmezsin. | Open Subtitles | أتمنى أنّك لاتختار الجراح على هذا الأساس |
Umarım benim için iyi haberlerin vardır. | Open Subtitles | أتمنى أنّك تملك بعض الأنباء السارة من أجلي. |
Umarım neye bulaştığının farkındasındır... | Open Subtitles | حسناً، حسناً، أتمنى أنّك تعرف ماذا تفعل، |
Benim yüzümden acele etmiyorsun Umarım. | Open Subtitles | أتمنى أنّك لا تسرع خارجا بسببي. |
- İş ortağımdan bile. - Umarım çok önemli değildir. | Open Subtitles | أتمنى أنّك لا تهتم أكثر من اللازم. |
- Özür dilemek istiyorum. Umarım telefon konuşması seni üzmemiştir. | Open Subtitles | أتمنى أنّك لم تنزعجي بسبب تلك المكالمة. |
Umarım zencefilli gazoz seviyorsundur. | Open Subtitles | أتمنى أنّك تحبين جعة الزنجبيل. |
Umarım yemeğe kalırsın. | Open Subtitles | حسنًا، أتمنى أنّك باقٍ لوقت الغداء. |
Merhaba baba. Umarım iyisindir. | Open Subtitles | مرحبا أبي، أتمنى أنّك على ما يرام |
Ödemeni almışsındır Umarım. | Open Subtitles | أتمنى أنّك حصَلت على سعِر مفناسب. |
George Michael, Umarım dersini almışsındır. | Open Subtitles | حسناً, (جورج مايكل) لاعليك أتمنى أنّك قد تعلمت الدرس, يافتى |
Umarım haklısındır. | Open Subtitles | أتمنى أنّك على حق |
Umarım Clare ile nasıl bir işe kalkıştığının farkındasındır. | Open Subtitles | أتمنى أنّك تعرف العلاقة التي خوّلت لك , أقصد مع (كلير) |
Umarım şimdi emin olmuşsundur. | Open Subtitles | أتمنى أنّك متأكد الآن |
Umarım takımın kırışmamıştır. | Open Subtitles | أتمنى أنّك لم تفسد بذلتك. |
Sevgili Eilis, Umarım İrlanda'da iyisindir. | Open Subtitles | "عزيزتي (أيليش) أتمنى أنّك تُبلين حسناً في (إيرلندا)" |
Umarım ne yaptığını biliyorsundur. | Open Subtitles | أتمنى أنّك تعرف ما تقوم به |
- Umarım hazırsındır. | Open Subtitles | أتمنى أنّك مستعد |