Bizim evimiz dediğimiz yerde seni sevdim. Sonucu bu mu? | Open Subtitles | لقد أحببتك فى هذا المنزل الذى نسميه بيتنا حقا ؟ |
Seni sevdim ama sana hiç söylemedim, çünkü biz hiç konuşmadık. | Open Subtitles | لقد أحببتك ولكننى لم أخبرك أبدا لأننا لم نتحدث من قبل |
Ben,senle sevgiyi oynamaya son verebilirim. Çünkü ben seni bir defa sevdim | Open Subtitles | لربما كنت إنتهيت أمثل عليكِ الحب للباقي من حياتي لإني أحببتك مره. |
Bu mektup size ulaşırsa, şuna inanın ki her zaman olduğu gibi şu anda da sizi seviyorum. | Open Subtitles | إذا وصلتك هذه الرسالة ، فصدق ذلك أننى أحبك الآن كما أحببتك دائماً |
Her şeyden fazla, seni sevmiştim, bana herkes gibi ihanet ettin. | Open Subtitles | لقد أحببتك أكثر من أي شيء آخر وقمت بخيانتي مثل الآخرين |
Beni önemsemeyen yengem olduğun zamanlarda seni daha çok seviyordum. | Open Subtitles | تعلمين ماذا؟ أحببتك أكثر عندما كنتِ زوجة الأخ الغير مبالية. |
Evet, sen aldatıldın, çünkü seni ne çok sevdiğimi ben de bilmiyordum. | Open Subtitles | أجل، تعرضتْ للخداع أكثر لأني لم أعرف كم أحببتك |
Seni daima sevdim. Ama bunu göstermem için hiç fırsat vermedin. | Open Subtitles | أنا أحببتك دائماً، لكنكِ لم تمنحيني الفرصة لإظهار ذلك |
Demek istediğim, ben bir şair değilim, sadece bir bilim adamıyım, ama ben seni her zaman için sevdim. | Open Subtitles | ما أريد أن أقول ، اننى لست شاعرا و لكنى عالم زواحف لقد أحببتك دوما أعنى اننى لم أحب أحد غيرك |
İlk önce seni de sevdim. | Open Subtitles | لقد أحببتك فى البداية, ولهذا, حاولت ان اُخيفك كى تهرب من لندن |
Elimden geldiği kadar, sevebildiğim kadar... Evet sevdim. | Open Subtitles | حسبما كنتُ قادرا على إتيان المحبة، فبلى أحببتك |
Ben seni o gece gerçekten sevdim. Sense hayır. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا أحببتك في تلك الليلة ، أما أنت فلا ، أنت تظاهرت فقط |
Seni oyuncu olarak sevdim. Sense tiyatroyu bıraktın. Hepsi bu! | Open Subtitles | أحببتك كممثّل فقرّرت ترك ذلك العمل هذا كلّ ما في الأمر |
Seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum ve sen de bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لقد أحببتك منذ النظة الأولى التى رأيتك فيهان وأنت تعرف هذا |
Seni seviyorum dediğimi biliyorum, ama ben gencim ve şimdi hayatımı yaşamak zorundayım. | Open Subtitles | أعلم أننى قد قلت لك إننى أحببتك ..... و لكننى مازلت صغيرة ..... |
"... seni başkalarından farklı olduğunu bildiğim için sevmiştim,... " | Open Subtitles | كنت قد أحببتك مع علمي بأنك لست مثل الآخرون |
Bunun için üzgünüm. "Huni Kafalar"da sizi çok sevmiştim. Sizi de. Ben açayım. | Open Subtitles | المعذرة ، لقد أحببتك فى كونهيدز و أنت أيضا، دعنى أفتحه |
Gerçekten seviyordum, yaşlı yengeç. Sürekli bağırıp çağıran, sürekli herkese kızgın. | Open Subtitles | بالفعل أحببتك أيها العجوز الأحمق,لطالما تحايلت عليك و أنت تصرخ فى وجه الجميع |
Onu seni sevdiğim kadar çok sevdiğimi söylersem tüm hikayeyi öğrenmiş olursun. | Open Subtitles | و إذا قلت لكى إنى أحبها كما أحببتك إذن سوف تعرفين القصة كلها |
Beni kurtardın diye seninle değildim. Seni sevdiğim için seninleydim. | Open Subtitles | لم أكُن معك لأنّك أنقذتني، بل كنت معك لأنّي أحببتك. |
Bu sana aşık olmadığım anlamına gelmiyor. Her zaman aşık olmuşumdur sana. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعني أني لا أحبك، لطالما أحببتك |
Her zaman aşıktım ve hep olacağım. | Open Subtitles | لطالما أحببتك وسأبقى دائما أحبك |
Rüzgarın seni bana getirdiği o günden beri ben de sana aşığım. | Open Subtitles | لقد أحببتك منذُ اليوم الذي .جلبتك الريح إليّ |
-Öncelikle bilmeni isterim ki okulda tanıştığımız ilk andan beri senden hep hoşlandım. | Open Subtitles | أريدك أن تعلمي أنني أحببتك دائماً منذ أول لحظة إلتقينا في المدرسة |
Babanı severdim. Senden hep hoşlandım. Seninle olmak istiyorum. | Open Subtitles | "كنت أحب والدك"، "لطالما أحببتك" "أريد قضاء معكِ أكبر وقت ممكن" |
Bundan vazgeçecek kadar... beni sevdiğini düşündüm. | Open Subtitles | كنت أخشى , أن يتوقف حبك لى و تتخلى عنى كما تعلم , لقد أحببتك , أنا حقا أحبك ولم أكن أريد أن أطلب منك هذا |
O dersteki ilk kesiğinden beri hoşlanıyorum senden. | Open Subtitles | لقد أحببتك منذ أن فتحت ذلك الصدر في مادة علم التشريح |
"Sana ilk gördüğüm anda âşık oldum, daktiloda borç sözleşmesi yazıyor, çikolatalı draje yiyordun, o esnada yakışıklı bir çocuk sana içten içe gıpta ediyordu." | Open Subtitles | لقد أحببتك منذ رأيتك و أنت تنجزين صفقة الدائنين و تتناولين المكسرات |
Öyle olmadı! O seni seviyordu! | Open Subtitles | ليس هناك شيء من هذا القبيل لقد أحببتك |