ويكيبيديا

    "أحبّها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • seviyorum
        
    • sevdiğim
        
    • sevdiğimi
        
    • bayıldım
        
    • sevdiği
        
    • sevdim
        
    • aşık
        
    • severim
        
    • severdi
        
    • Bayılıyorum
        
    • seviyordu
        
    • seven
        
    • seviyor
        
    • hoşlanmıyorum
        
    • sevmem
        
    Karım Faslı. Onu çok seviyorum, ama ayrıca ondan nefret ediyorum. Open Subtitles زوجتي مغربيّة أحبّها كثيراً، ولكنني أكرهها أيضاً
    Çünkü onu senin sevebileceğinden daha fazla seviyorum. Open Subtitles لأنّي أحبّها أكثر مما قد تحبيها في حياتكِ.
    Bu hayatta gerçekten sevdiğim bazı şeyler vardır, ve fikrimi kimse değiştiremez. Open Subtitles هنالك بعض الأشياء المُعيّنة في هاته الحياة و الّتي أحبّها حقّاً و لا أحدَ باستطاعته تغيير ذلك
    Yani kuramına göre, oraya gideceğim, onu sevdiğimi söyleyeceğim ve kuraklık sona mı erecek? Open Subtitles لذا طبقا لنظريتك أمشي في هناك، أخبرها أحبّها والجفاف هل ينتهي؟
    bayıldım. Makinenin reostasını çıkardım. Open Subtitles أحبّها, لقد أخرجت منظّم التيار من المحرك
    Ev ödevini getirdim ve onu seviyorum. Open Subtitles ،أنّني جلبتُ فروضها المنزليّة وأنّني أحبّها
    Nişanlıyım, evleneceğim ve nişanlımı seviyorum, tamam mı? Open Subtitles لأنّ لديّ خطيبة وعلى وشك أن أتزوّجها كما أنّي أحبّها.
    Çünkü nişanlıyım, evleneceğim ve nişanlımı da çok seviyorum. Open Subtitles لأنّ لديّ خطيبة وعلى وشك أن أتزوّجها كما أنّي أحبّها.
    - Seni seviyorum. - Ben de seni. Open Subtitles إنّها ذكيّة، عطوفة، جميلة، مرحة وإنّي أحبّها بجنون.
    Onu bunu yapmayacak kadar çok seviyorum. Open Subtitles إنّي أحبّها كثيراً إلى درجة أنّي ما كنتُ لأسمح بحدوث ذلك.
    Sadece bana sevdiğim kadını getirmedi, gazetenin tirajını da daha basımdayken artırdı! Open Subtitles فهو لم يُعد لي المرأة ,التي أحبّها فحسب بل زاد من مبيعات الصحيفة كذلك
    Sen en iyi arkadaşımsın, ve aynı zamanda, sevdiğim kadınsın. Open Subtitles إنك أعزّ أصدقائى و المرأة التى أحبّها أيضاً
    Çok sevdiğim channel parfümünü sürmen gibi. Open Subtitles ووضع تلك الرائحة التي أحبّها كثيراً جداً
    Solo ameliyattan önce ona onu sevdiğimi söyledim. Open Subtitles اعترفتُ لها بأنّني أحبّها قبلَ جراحةٍ منفردة
    Ayrıca onu ne kadar sevdiğimi söylemem gerekiyormuş. Open Subtitles بالإضافة، يلزمني أن أقول لأيّ درجة أنا أحبّها
    Eğer başaramazsam bana bir eş bulun ve onu sevdiğimi söyleyin. Open Subtitles إذا لم تتسنَّ لي النجاة، فاعثرا لي على زوجة، وبلّغاها أنّي أحبّها.
    Bebeğin buna bayılacak, çünkü ben bayıldım! Open Subtitles تعلمون أنّ الطّفل سيحبّ هذا، لأنّني أنا أحبّها
    Onu sürekli babasıyla, babannesiyle, sevdiği insanlarla ve İsa ile hayal ediyorum. Open Subtitles أتخيّله مع أبيه ومع جدّته التي أحبّها ومع المسيح
    Hayır, canımı sıktığı falan yok. sevdim onu. Aslında beni eğlendiriyor. Open Subtitles كلا، إنّها لا تغيظني، أنا أحبّها في الواقع، هي تسلّيني
    Nancy'e aşık olan iki adam daha vardı, fakat o sadece birini sevdi. Open Subtitles لقد أحبّها رجلين ولكن واحد فقط من أحببته
    Politikacıları severim. Gerçekten severim. Open Subtitles أحبّ السياسة، أنا كذلك بالفعل ، أحبّها حقاً.
    Evet, onu severdim. Onu herkes severdi. Open Subtitles أجل، قد أحببتها الكلّ قد أحبّها.
    Ben Bayılıyorum. Open Subtitles إمّا تحببها, أو تكرهها بالنسبة لي, أحبّها
    Yalan makinesinden zorlanmadan geçti. Ayrıca onu seviyordu gibi görünüyor. Open Subtitles ناوله "البوليستر" ذو الألوان , حسب ما بدا لي أنه أحبّها فعلاً .
    Sanırım bu dünyada onu benim kadar saf bir sevgiyle seven bir tek sensin. Open Subtitles إنّك على الأرجح الشّخص الوحيد بالعالم الذي أحبّها مثلما أحببتها.
    - Hâ. Sekreteri olduğu için, onu seviyor olmalı. Open Subtitles لأنها كانتَ سكريتريته، لابدَ من أنهُ أحبّها.
    Onları masamın üzerinde görmekten hoşlanmıyorum. Open Subtitles لستُ مُتأكّداً إذا كنتُ أحبّها على مكتبي.
    Onu yıllar önce terk etmek istedim, onu çok fazla sevmem dışında. Open Subtitles كنت سأتركها منذ زمن طويل، إلا أني أحبّها كثيرا جدا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد