ويكيبيديا

    "أحدُ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • birisi
        
    • kimsenin
        
    Bu itlerden birisi arkandan bıçakla yaklaşırken... yanında kimin olmasını istediğini anımsa. Open Subtitles تذكَّر مَن تُريد أن يقفُ بجانبِك عِندما يُطاردُكَ أحدُ هؤلاءِ المَلاعين بسِكين
    Ama sen sadece birisi suratını dağıtırsa öğreneceksin. Open Subtitles لكن هناك طريقة واحدة لتتعلم الأمر عندما يبرحك أحدُ ما ضربا
    İkisini de öldür, ama sadece birisi olacaksa Ryan'ı hakla. Open Subtitles من المؤكَّد أنَ أحدُ الحقيرين سيطعنكَ منَ الخَلف
    ve Hoyt veya motorcu arkadaslarindan birisi senin isini bitirecek. Open Subtitles و سيُنهي هويت أو أحدُ زُملائُهُ الدَرَّاجين حياتَك
    Bu iyi, çünkü biz de başka kimsenin incinmesini istemiyoruz. Open Subtitles جيد لأننا أيضاً لا نريد أن يٌجرح أي أحدُ
    Çinlilerden birisi gelip onu tehdit ettiğini söyledi. Open Subtitles أحدُ الصينيين أتاني و قالَ أنكَ هَدَّدتَه
    Departman şeflerinden birisi bana bir kıyak yapsa çok yardımı olur. Open Subtitles كنتُ أحسبُ أنّه من المفيد أن يدينَ لي أحدُ رؤساءِ الأقسام بمعروف
    Bu da senin gurur yaptığın şeylerden birisi mi, ...gülme şeklinle ilgili utanman? Open Subtitles أذلكَ أحدُ الأشياء من احترامِ ذاتك، بأن تكوني خجولةً من طريقةِ ضحكك؟ أحبّ طريقةَ ضحكك.
    Eğer birisi uyuşturucu spreyi hakkında bir kıpırdanma görseydi bu serseriye malı kaptırırdı. Open Subtitles لو هنالكَ أي أحدُ ظهر في الأنحاء ببضاعة بخاخِ الحشيش تلكَ لكان ذلك اللص قد سرقهم مسبقاً
    Eğer saygı duydukları birisi kitabı isterse, o zaman hepsi ister. Open Subtitles إذا أراد الكِتابَ أحدُ الذين يحترمونهم ، فسيرغبون به جميعاً
    İleriki bölümde dünyaya ayak basan en kötü pisliklerden birisi olduğumu göstereceğim. Open Subtitles في الفُُصول القادمةِ سأريك من أنا أحدُ الشرسينَ الأكثرُ شرّاً ولن تسير على الأرضِ أبداً
    Görev gücündeki birisi okumuş ve önemli bir şey içermediğini söylemiş. Open Subtitles قرأها أحدُ مَن كانوا في فرقة العمل وقال أنها لا تحوي الكثير
    Eğer sen bilgisayarın başındayken birisi odaya girseydi. Open Subtitles إذا دخل أحدُ ما إلى الغرفة أثنــاء تجســُـسك على الحاسوب
    Eğer birisi Tom Harvey'i kanıtını geri çekmeye razı etmezse. Open Subtitles إلا إذا قام أحدُ ما بدفع (توم هارفي) لسحب دليله
    Olanları düşünmek için delikte çok zamanım oldu, ve verdiğim kararlardan birisi de işimiz bitti. Open Subtitles كانَ لديَّ الكثير من الوَقت في الانفرادي للتفكير و أحدُ الأمورِ التي قررتُها أنَ ما بيننا انتهى يا إلهي، ما الذي فَعلتُه؟
    Sadık olan, önyargısı olmayan birisi olmalı. Open Subtitles أحدُ لديهِ ولاؤُه و تَحيّزُهُ المُسبَق
    Kendi türünden birisi öldürülürse bir şey olmaz. Open Subtitles نعم، لكن ليسَ إن قتلهُ أحدُ أتباعِه
    Şu anda görüştüğün birisi var mı? Open Subtitles إذاً، أتواعدين أحدُ فى هذه الفترةُ؟
    birisi kitaptan öylece yırtmış. Open Subtitles قام أحدُ ما بتمزيقها من الكتاب
    Karikatür sahnelerinde kimsenin canı yanmaz. Değil mi Odie? Open Subtitles لا أحدُ يَتأذّى حقاً في قصّة كارتون مصوّرة، أليس كذلك أودي؟
    kimsenin mahkemeye çıkmasına gerek yok. Open Subtitles الغرامة. الغرامة. يَحتاجُ لا أحدُ للذِهاب إلى المحكمةِ هنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد