Altı yıldır bugün için uğraşıyoruz sonunda o gün geldi ve sırf sen Pocahontas ile yat diye bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لقد كنا نعمل لمدة ست سنوات من أجل هذا اليوم لن أدعك تفسد الأمر لمجرد أنك تنام مع البوكاهنتس التي هناك |
Şimdi her şeyi böyle mahvetmene izin veremem. | Open Subtitles | والآن لا يمكنني أن أدعك تفسد الأمور هكذا لا تفكر بإنهاء المحادثة |
Burada Tanrı benim! Ve bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا إله هنا ولن أدعك تفسد ذلك عليّ |
- Var. mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | حسناً, وأنا لن أدعك تفسد الأمر. |
Bu işi batırmana izin veremem! | Open Subtitles | كلا، لن أدعك تفسد هذا. |
Bu işi batırmana izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | إيريك) لن أدعك تفسد هذا) |
Günümü mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تفسد يومي لعبة الهوكي |
Planlarımı mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تفسد خططي |
Anımı mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تفسد اللحظة. |
Havada Nighthorse'yi vurarak bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أدعك تفسد الأمر بإطلاق النار علي (نايتهورس) في السماء |
Demek istediğim, Dana ile aranızda bir şeyler var ve ben bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | ...أعني، علاقتك بـ(دانا) و لن أدعك تفسد ذلك |
O'nun hayatını mahvetmene izin vermeyeceğim! | Open Subtitles | لن أدعك تفسد حياتها! |