ويكيبيديا

    "أرباح" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kar
        
    • kârı
        
    • kârını
        
    • kârından
        
    • kazançlar
        
    • karı
        
    • kâra
        
    • telif
        
    • kârının
        
    • kazancı
        
    • kâr
        
    • para
        
    • kazanç
        
    • ikili
        
    • kârın
        
    Haftaiçi bile bu kadar kalabalıkken nasıl oluyor da kar edemiyorlar? Open Subtitles أترى كيف تقول لا أرباح نجنيها و النادي مزدحم طوال الاسبوع
    Lubeck, seni muhteşem gözü keskin insan 190.000 Dolar kar yaptım demektir. Open Subtitles لوبيك، أيها الطائر العظيم، لقد أكسبتني أرباح قدرها 190 ألف دولار.
    Uzun vadede direnişe başarılı bir şekilde karşı koymak için yeni antibiyotikleri yaratıcıları için kârı daha da azaltarak idareli kullanmamız gerekecek. TED ولنجاح مكافحة المقاومة على المدى البعيد، يجب أن نرشد استخدام المضادات الحيوية الجديدة بخفض أرباح مبتكريها بشكل أكبر.
    Mesele, bir kez olsun marketin kârını ve internetteki klasik, tığ ile işlenmiş oyuncak bebek süveterlerine ne kadar teklif yapacağımı umursamamak. Open Subtitles إنه يتعلق ولو لمرة أن لا أقلق بشأن أشياء مثل أرباح المتجر أو بكم أزايد على السترة القديمة يدوية الصنع على النت
    Dava mahkemeye çıkana kadar, satış kârından savunma ücretini toplarsınız. Open Subtitles في الوقت الذي ستصل فيه القضية للمحكمة ستمول دفاعك من أرباح المبيعات
    İşinde elde ettiği kazançlar sayesinde; kardeşlerine, üç yeğeni ile topluluğundaki diğer çocuklara okula gidebilmeleri için destek olabildi. TED من خلال أرباح أعمالها، كانت قادرة على دعم أشقائها، ثلاث بنات وأبناء وأطفال آخرين في مجتمعها للذهاب إلي المدرسة.
    Bu bir yerden sağlanan karı ekolojik kaynakları korumak için bir başka yere aktarmaktır. TED إنها تأخذ أرباح من مكان وتخصصها إلى حماية الموارد البيئية.
    Siz de tesadüften mi kar sağladınız? Open Subtitles أي أرباح جنيتيها كانت أرباح عرضية, أليس كذلك؟
    Dijital korku filmlerinde çok kar var diyorlar. Open Subtitles يحصل الناس على أرباح ضخمة في أفلام الرعب الرقميّة تلك.
    kar yapamazsam, petrol fiyatlarının içinde pusuya yatmış yavaş bir ölüm beni bekliyor. Open Subtitles أرباح متصاعدة تقلل من تصاعد نسبة الموت من البنزين
    Bu tam olarak fikirlere kar getirecek şekli vermek. Open Subtitles الجميع يملك أفكارًا تحويل هذه الأفكار إلى أرباح هو التحدي
    Yıl sonunda, Carlos fazla nakiti bonus olarak böylece katılabileceğin bir kar kalmadı. Open Subtitles في نهاية العام كارلوس يأخذ المال الزائد كتعويض, لذلك لا يوجد أرباح لتشارك بها
    Ve sen gerçek para ve gerçek güçten kar katılımı ve uydurma bir mevkii için vazgeçiyorsun. Open Subtitles وأنت تقوم بالتخلي عن المنصب والنقود الحقيقيين لأجل أرباح مصطنعة ومنصب خيالي
    Ama durum şu ki şirket umduğumuz kârı getirmiyor. Open Subtitles لكن تكمن الحقيقة في أن هذه الشركة لم تصدر أرباح كما كنا نتمنى
    Sizin borcunuz, öğrenim kredisi sektörünün kârını semirtiyor. TED فقرضك يساعد في زيادة أرباح صناعة القرض الطلابي.
    Yönetim komitesinde eşit koltuk garantisi vereceğimizi ve Chumhum kârından 18 aylık birikim vereceğimizi söyleyeceğiz. Open Subtitles عدد مساوٍ من المقاعد في اللجنة الإدارية وأن تكون أرباح تشام هام لهم لمدة 18 شهرًا
    Bush yönetimi yatırımdan elde edilen kazançlar ve hisse senedi gelirleri üstündeki vergiyi indirdi ve veraset vergisini kaldırdı. Open Subtitles كبير المستشارين الاقتصاديين فى أدارة بوش قامت أدارة بوش بتخفيض الضرائب بشدة على أرباح الاستثمار و توزيع أرباح الأسهم
    toprağın karı John Bell'indir. Open Subtitles أنت لديكِ الـ100 دولار وخادمه صاموائيل أرباح هذه الأرض ستعود إلى السيد جون
    Bence bu yolla sirket kâra geçebilir.. Open Subtitles أعتقدُ أنها طريقة جيدة لزيادة أرباح الشركة
    Yargıç, telif ücretini ödediğiniz sürece sorun olmadığını söylemişti. Open Subtitles القاضي لم يمنع ذلك طالما تعطيه نسبة أرباح
    Fark ettim ki, şirket kârının %1'ini her yıl hayır işine veriyoruz. TED وأدركت بأننا نقوم بالتبرع بواحد بالمئة فقط من أرباح الشركة إلى الجهات الخيرية كل عام
    Bundan bir kovan olsun, kerhanenin kazancı üçe katlanır. Open Subtitles دلو واحد من هذه ثلاث مرات أرباح بيوت الدعارة لهذا الأسبوع.
    Bu konuların içine daha derin daldıkça daha iyi anlamaya başlıyoruz ki işletmeler, sosyal problemleri çözünce kâr sağlıyorlar. TED كلما خضنا أكثر في هذه القضايا كلما بدأنا نفهم أنه في الواقع أرباح الأعمال من الحلول من المشاكل الاجتماعية
    Eğer bize para kazandırmazsa bir daha onunla iş yapmayacağım. Open Subtitles إذا لم يرينى أى أرباح, لن اتعامل معه مرة آخرى
    Ucu ucuna kazanç sağlıyorduk ve mutsuz hissedarlarımız vardı. TED كانت لدينا أرباح هامشية، و كان شركاؤنا غير مسرورين.
    Bu miktar ikili bahisleri, oyun makinalarında oynananları, bilet satışından elde edilenleri ve bağış paralarını kapsıyor. Open Subtitles و يشمل هذا أرباح الرهانات المتعددة و كسور الرهانات و الضرائب على الرهانات المتعددة و إيرادات الإمتيازات و بيع التذاكر
    Bu şirkette çalıştığın için, tasarımların da kârın da mağazaya ait. Open Subtitles طالما أنك تعملين لدى المتجر فأى تصميمات أو أرباح عملتيها للمتجر فإنها تحق للمتجر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد