ويكيبيديا

    "أرز" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • pirinç
        
    • pilav
        
    • pirinci
        
    • pirincimiz
        
    • Rice
        
    • Pirinçli
        
    • pirinc
        
    • risotto
        
    • Pirincin
        
    • pirinçler
        
    Tüm gün ve her gün çember halinde pirinç tarlaları,koruluklar ve yollardan geçtik. Open Subtitles انها مجرد حقول أرز و غابات تسير في دوائر طوال اليوم كل يوم
    Güney Asya'da, örneğin, bu pirinç değirmeninden geçerken sırtında 50 kiloluk pirinç çuvalını taşıyan bu adamı görebilirim. TED في جنوب آسيا، مثلًا: كنت أقود مارًا بمطحنة أرز لأرى رجلًأ يرفع أكياس من فئة 100 باوند من الأرز على ظهره.
    Zümrüt yeşili pirinç tarlalarının arasında kazı yaparken sapasağlam bir kap buldum. TED في رحلة تنقيب، محاطة بحقول أرز خضراء زمردية، اكتشفت إناء سليم.
    Nasıl oluyor da pilav ve ton balığı sıçmıyorum şaşırıyorum. Open Subtitles أحياناً أتعجب أنني لا أتبرز أرز مقرمش و تونا حارة
    Ben somonlu pilav alacağım. Ya sen, anne? Open Subtitles أنا سأطلب أرز مع سمك السلمون ماذا عنكِ يا أمي ؟
    "Boş hayaller kurmak" yok. Beyaz kış pirinci... Open Subtitles لا لأحلام اليقظة الغير مجدية أرز الشتاء الأبيض..
    Kaçmak kavramını bile anlamamıştım ama geceleri Çin'den gelen ışıkları görebiliyordum ve ışığın olduğu yere gidersem bir kâse pirinç bulabilir miyim diye merak ettim. TED لم أكن أدري حتى مفهوم الفرار، لكن كان يمكنني رؤية الأضواء من الصين ليلاً، وتساءلتُ لو أني ذهبتُ لتلك الأنوار، ربما أعثر على طبق أرز.
    Her yediğimiz şey, her bir pirinç tanesi her bir maydanoz yaprağı, her bir brüksel lahanası zaten insanoğlu tarafından değiştirilmiş durumda. TED كل شئ نأكله , كل حبة أرز , كل قطعة صغيرة من الأعشاب , كل ثمرة كرنب قد عُدلت بواسطة الإنسان .
    İkimizin liseli olduğunu ve buluştuğumuzu varsayıp baharatlı pirinç kekini yiyip ayrılalım. Open Subtitles ،لنقول أننا و أنتِ تقابلنا في إجتماع الثانوية و أكلنا أرز حار معاً ثم إنفصلنا
    Bir kap sarı pirinç ve biraz balık. İster miydin? Open Subtitles لدي وعاء به أرز أصفر و سمك أتريد بعضا منه ؟
    Bakmadığımız yer kalmadı, tek bir pirinç tanesi bile yok. Open Subtitles لا يوجد ولا حبة أرز يتم تحصيلها بأي مكان
    Bizim üzerimizde kule gibi durmasına rağmen, aslında küçüktür, bir pirinç tanesi büyüklüğünde. Open Subtitles إلىأنهيقعفوق الطبلة، إنهفيالواقعصغير، حجمه بحجم حبة أرز
    Tavuk iyi pişti, sebzeler hafif yağda kızartıldı, ve pirinç lapa değil. Open Subtitles الدجاجة مطهوة جيداً، والخضروات مع زيت قليل، أرز مع بخار رطب
    Brokolili tavuk, kahverengi soslu, kahverengi pirinç, soğuk makarna. -Değil mi? Open Subtitles الدجاج مع البروكلي, صلصه بنيه أرز أسمر ومعكرونه بارد, صحيح؟
    Her neyse, bir gün eve geldim... beysbol antrenmanım vardı ve yemek yoktu ve yerler pirinç doluydu. Open Subtitles علي أية حال,في يوم رجعت للبيت من تدريب البيسبول وكان هناك غذاء وكان هناك أرز علي كل الأرضية
    Siz Mendigo tavuğu ve pilav, yanında mavi peynirli bir salata. Open Subtitles و أنت تريد دجاج مع أرز وسلطة مع رقائق من الجبن الأزرق
    Tavuksuz pilav Karidessiz pilav Pilav Open Subtitles أرز بدون لحم، أرز بدون دجاج أرز بدون جمبري
    Şehirdeki en güzel tavuklu pilav burada. Open Subtitles انه حقا افضل دجاج و أرز فى المدينة
    Mavi yengeç çorbası, kızarmış yılan balığı ve ahtapot, pilav, soslu biftek shabu-shabu, köpekbalığı kanadı çorbası... Open Subtitles ...حساء السرطان، أنقليس مشوي ...دجاج مقلي، أرز صيني ...لحم بقر متبّل
    Biliyorum işler zorlaştı ama hala... Para yerine nasıl olur da pirinci alabilirsin? Open Subtitles أعلم إن الحياة صعبة ، لكن كيف أمكنك أن تأخذ أرز بدلاً من المال ؟
    Bizim pirincimiz, şekerimiz onların umurunda değil tek dertleri para. Open Subtitles لا يكترثون إن كان لدينا أرز أو سكر لا يهمهم إلا المال
    Rice Krispi'leriyle de alakası yok. Bu insanları hayatta tutmak ile ilgili bir şey, ve bunun ne anlama geldiğini anlamaya başlasak iyi olur. TED إن هذا ليس مثل أرز كرسبيس , هذا للحفاظ على البشر أحياء , وأيضا إنه الوقت الصحيح حيث بدأنا نفهم ماذا يُعنى ذلك .
    Son yediğim şeyler, Pirinçli kek ve çikolatalı içecek. Open Subtitles أخر وجبه تناولتها كانت كعكة أرز و شوكلاتة.
    Guzel pirinc, degil mi? Open Subtitles أرز ممتاز ، أليس كذلك ؟
    Skambian champagne risotto, lütfen. Open Subtitles ـ أرز الاسكامبي مع اللحم والجبن والشمابانيا.
    Cep telefonun ıslanırsa pilini çıkarırsın ve telefonu bir kase pişmemiş Pirincin içine koyarsın. Open Subtitles إذا تسببت في جعل هاتفك مبلل إفصل البطارية ثم ضع الهاتف في طبق به أرز غير مطهي.
    Sıkıcı değiller. Beş adam kendi evinde, düğün gibi yerde pirinçler ve duvarda kan ile yazılmış "Sen" yazısıyla ölü bulundu! Open Subtitles ليست مملة، قُتل خمسة رجال في بيوتهم، ويوجد أرز على الأرض

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد