Çünkü yalan söylemen durumu çok daha kötü yapar. Anlıyorum. | Open Subtitles | لأنه عندها الكذب بشأن ذلك سيجعل الأمور أسوأ. أرى هذا. |
Bilirsin, eğer yaparsa, benim çocukları seçmelere sokmak isterim. Oh, Anlıyorum. | Open Subtitles | تعرف لو إختاره, أودّ أن أختبر أطفالي أرى هذا |
Bunu görmek istemezdim, ben de bol bol seni seyrederdim. | Open Subtitles | . . لم أرد أن أرى هذا , لذا كنت أراقبكِ كثيراً |
Bunu görmek istemiyorum! | Open Subtitles | أنا لا أريد ان أرى هذا لا يمكننى أن أرى هذا |
Önemli bir şey değil. - Biz halledebiliriz. - Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | ـ لم يحدث شيء، يمكننا تدبر الأمر ـ أرى هذا |
- Baba, buraya bir kutu bırakmışsın. - Bir saniye Şuna bakayım. | Open Subtitles | ـ أبي يوجد صندوق في الخارج من أجلك ـ دعيني أرى هذا لثانية |
Biliyorum, sanırım Bunu görmem şok etkisi yarattı. | Open Subtitles | أعرف، ولكنه كان بمثابة الصدمة لي أن أرى هذا |
Çok havalı Anlıyorum. | Open Subtitles | إنها رائعة ، أنا أرى هذا شخصيتكما هي عملاء من ال إف بي آي |
Sizi tedirgin ettiğimi Anlıyorum. Özür dilerim. | Open Subtitles | أرى هذا أجعلك المزعج وأنا آسف. |
Anlıyorum. Yapabileceğim bir şey var mı? Hayır. | Open Subtitles | أرى هذا,لو كان هناك شيئ أستطيع عمله ؟ |
Kahretsin, çok değişti! Gözlerinden, yüzünden Anlıyorum. | Open Subtitles | إنها مختلفة, أرى هذا في أعينها |
Anlıyorum, ama Bayan Madison, yapamam. | Open Subtitles | أرى هذا ,لكن سيده ماديسون لا أستطيع |
Katrina'nın kamerasındaki görüntüleri kontrol ediyordum da, Bunu görmek isteyeceksin. | Open Subtitles | مهلا، أنا الإيداع ' لقطات من الكاميرا كاترينا، و، اه، أنت ستعمل أريد أن أرى هذا. |
Bunu görmek istemiyorum! | Open Subtitles | لا أريد أن أرى هذا لا يمكننى أن أرى هذا |
Burada olmalıyım. Bunu görmek istiyorum. | Open Subtitles | يجب أن أكون هنا يجب أن أرى هذا |
Yaptım madam. - Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | لقد نجح الأمر يا سيدتي يمكنني أن أرى هذا - |
Evet, Bunu görebiliyorum ama ne yapıyorsun? | Open Subtitles | يمكنني أن أرى هذا لكن ماذا تفعل ؟ |
- bakayım Şuna. Şehir koleji, saldırı amaçlı bir reklam mı yayınlayacak? | Open Subtitles | دعيني أرى هذا كلية المدينه ستذيع هجوماً إعلانياً ؟ |
- Bunu görmem gerek. | Open Subtitles | أحتاج لأن أرى هذا |
Anladım, Anladım. Üçüncü meme yüzünden değil mi? | Open Subtitles | أنا أرى أنا أرى هذا كله بسبب الحلمة الثالثة |
Pekala sakinleş çünkü bunları ben de ilk kez görüyorum. | Open Subtitles | كنتُ هنالك بالفعل. حسنٌ، رويدكِ، لأنّني أول مرّة أرى هذا. |
Bunların hepsi arabalarla ilgili değil mi? - Hiç bu kadar araba görmemiştim. | Open Subtitles | إنها كلها تتعلق بالسيارات لم أرى هذا العدد الكبير من السيارات في حياتي |
Bu yüzden mi bunu görmemi istedin? | Open Subtitles | وهذا هو السبب... الذي أردتني أن أرى هذا لأجله؟ |