| Hepimiz bir şeyler istiyoruz. Mesela ben Avustralya'ya gitmek istiyorum. | Open Subtitles | كلّنا نريد شيئا ما أنا مثلا,أريد أن أذهب إلى أستراليا |
| - Tekneyi arıyorum. - Başka bir yere gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أحاول أن أتصل بالمركب أريد أن أذهب إلى مكان آخر |
| Tatilime gitmek istiyorum. - Dediğim her şeyi geri alıyorum! | Open Subtitles | أريد أن أذهب إلى إجازتي أستعيد جميع الكلام الذي قلته |
| Bir daha asla tuvalete gitmek istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد أن أذهب إلى الحمام مرة أخرى. |
| - Tamam, hadi gidelim. - Ben de gelmek istiyorum baba. | Open Subtitles | حسناً دعنا نذهب - أريد أن أذهب أيضاً يا أبى - |
| Bu lanet adadan çekip gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب بعيدا عن هذه الجزيرة اللعينة |
| Başka bir yoldan gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب من طريق آخر أيوجد طريق آخر؟ |
| Sadece işimi yapabileceğim bir yere gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب لمكان أستطيع أنا أقوم بعملي فيه |
| Güçsüz olduğum zamanlarda ona gitmek istiyorum." | Open Subtitles | ذلك عندما أضعف ذكل عندما أريد أن أذهب إليه |
| Ben de gitmek istiyorum. Çıkmak, özgür olmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا أريد أن أذهب أيضاً أريد أن أكون حراً، أريد أن أخرج |
| Ekimde kahve toplayanlara yardım için Nikaragua'ya gitmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب إلى نيكاراغوا في أكتوبر، لمساعدتهم على استخراج حبوب القهوة. |
| Nasıl denir, elektrik için? Dönüştürücü. Tamam, neyse, bu sanat sergisi nerede çünkü gitmek istiyorum. | Open Subtitles | شاحن حسناً مهما يكن أين يوجد هذا العرض لأنني أريد أن أذهب إلى هناك |
| Fakat pasta şefi olmak için okula gitmek istiyorum. | Open Subtitles | لكني أريد أن أذهب للجامعة لأصبح طباخة حلويات |
| - Ben gitmek istiyorum. - Nasıl yiyor baksana. | Open Subtitles | ـ أريد أن أذهب حالا ـ فقط أنظر إلى كيفية تغذيتها |
| Oraya gitmek istiyorum. Tekne dolusu kız var orada. | Open Subtitles | أريد أن أذهب الى هناك حيث أن حمولة السفينة من الفتيات هي. |
| gitmek istemiyorum ve sen de beni zorlayamazsın. | Open Subtitles | إننى لا أريد أن أذهب وأنتِ لا تستطيعين أرغامى على هذا |
| Aslında, bana gerçekte ne olduğunu anlatana kadar hiçbir yere gitmek istemiyorum. | Open Subtitles | في الواقع , لا أريد أن أذهب لأي مكان حتى تخبرني بالتحديد ماذا يحدث |
| Ben de seninle gelmek istiyorum. Şimdi görmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أذهب معك أريد أن أرى الآن |
| Kocama geri dönemem. Ben evime geri dönmek istiyorum. | Open Subtitles | لا استطيع العودة الى زوجي أريد أن أذهب إلى منزلي في الولايات المتحدة |
| Arabanın anahtarı diyorum. Havaalanına gitmem gerek. | Open Subtitles | أنا أريد مفاتيح سيارتك أريد أن أذهب للمطار |
| Eğer ki buradan çıkabilirsek, eğer ki iyileşirsem, ...sizinle Lourdes'ye gitmek isterim. | Open Subtitles | إذا خرجنا من هنا، إذا شُفيت، أريد أن أذهب إلى (لورد) معك. |
| Ben de küçüklüğümdeki okuluma gitmek isterdim. | Open Subtitles | أريد أن أذهب إلى المدرسة عندما كنت صغيرا جدا |
| Tuvalete gitmem gerekiyor. | Open Subtitles | لديّ قضية أخرى في الثانية والنصف أريد أن أذهب إلى الحمام |
| Daha fazla getirebilirim. Ticaret yapmak istiyorum. | Open Subtitles | يمكنني الحصول على الكثير منها، فقط أريد أن أذهب لعملي |
| Dışarı çıkmak istiyorum. Bu özel, onunla benim aramızda! | Open Subtitles | أريد أن أذهب للخارج إنه موضوع خاص، بيني وبينها |
| Senin çıktıklarından biri olsaydım, nereye gitmek istediğimi sorardın. | Open Subtitles | لو كنتُ إحدى نسائك، لسألتني أين أريد أن أذهب |
| Ben... suya gitmeliyim. | Open Subtitles | أريد أن أذهب إلى الماء أريد أن أذهب إلى الماء |
| Küçük yerel evrenimizi keşfettik ama ben daha derine, daha ileriye gitmek istedim. | TED | فقد اكتشفنا كوننا المحلي الصغير، لكن أريد أن أذهب أعمق من ذلك، أريد أن أذهب أبعد. |