"أسراراً" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sır
• sırları
• sırlar
• sırlarını
• sırların
• sırlarım
• şeyler gizliyorsun

Aranızdan su sızmıyor, seni sır küpü küçük şeytan.
كما أنه لطيف جدا معك و يبدو بأن بينكما أسراراً

Bunu anlattım çünkü aramızda sır olsun istemiyorum.
أنا أخبرك بذلك لأني لا أريد أن أخفي عليك أسراراً

Birbirimizden sır saklamamız gerekir.
لا يُفترض بنا أن نخفي أسراراً عن بعضنا البعض

- Onun sırları var benim de artık sırlarım var.
إنها تخفي عنى بعض الأمور، و أنا أخفي عنها أسراراً.

Yatakta böyle sırları açıklamaması gerekir.
لم يكن واجباً عليه أن يقول أسراراً فى الفراش.

Hedefiniz, Amerikan hükümetinden askeri sırlar çalıp kaçan birisi.
هدفكم هو هارب من الحكومة الأمريكية سرق أسراراً عسكرية

Devlet sırlarını yabancı bir devlete satmaktan suçlu bulunan biriyle evliydim.
كنتُ متزوجة لرجل أُدين ببيعه أسراراً لحكومة أجنبية.

Şimdiye kadar doktorlarımın benden sır saklayamayacağını öğrenmiş olman gerekirdi.
يفترض أن تعرف بحلول الآن أن أطبائي لا يخفون عني أسراراً

Ve şimdi evdeydim, daha fazla sır saklıyordum.
و الآن عدت إلى بيتي أخبئ أسراراً اكثر من قبل

Ama benden sır saklama, balım. Çünkü hepimiz aynı taraftayız.
لكن لا تخف أسراراً عنى يا عزيزى نحن فى نفس الجانب

Kahretsin. Benden bir sürü sır saklıyorsun.
اللعنة، أخفيتيِ عنّي أسراراً كثيرة أصلاً

Bence ortaklar arasında sır olmamalı, ama sen bilirsin.
أترى، لا أظنه يفترض بالزملاء أن يخفوا أسراراً عن بعضهم لكنّ القرار عائد إليك

Buna karşılık artık senden sır saklamak yok.
وفي مقابل ذلك، لن أخفي عنك أسراراً بعد الآن.

Özel hayat dediğin, modern bir icat. Eskiden tüm kasabalar, herhangi birinin sır tutması için çok küçük olurdu.
كانت البلدات بالغة الصغر على أيّ فرد كي يخفي أسراراً

Ne yapıyorsun sen orada? Bana kimseden sır saklamadığını söyledi.
قالت أنّه ليس لديها أسراراً وأنا أتأكّد من كلامها

Her genç kızın sırları vardır, değil mi?
كل الفتيات يستحقون أن يكون لهم أسراراً , صحيح؟

Ama bu karanlık sırları olanların işine yaramıştı.
،لكن لأولئك الذين يخبؤون أسراراً أثبت الظلام فائدته فعلاً

Uzun süredir görev yapan teğmenimin geçmiş haftalara ve aylara ait sırları var.
ملازمي الذي خدمني طويلاً يخفي أسراراً في أسابيعه وشهوره الماضية

Şükran Günü'nde her zaman sırlar ortaya çıkar. Senin durumunsa, tam bir mucize.
عيد الشكر لديه دوما أسراراً لكن في حالتك، تعتبر معجزة

Asırlık sorulara cevap ararken... yeni sırlar keşfediyorlar.
باحثين عن أجوبة لأسئلة أزلية غابرة، مكتشفين أسراراً جديدةً

Rakip bir şirkete ticaret sırlarını satmaya çalışıyordu.
لقد كان يحاول أن يبيع أسراراً تجارية إلى منافس

Sadece bazı insanların bilebileceği sırların olduğunu ve onlara hiçbir şey yapmasan da sana karşı koz olarak kullandıklarını mı söylüyorsun?
أسراراً لا نريد لأحد أن يعرفها أشياء قد يعرفها أشخاص آخرون ويهددوك بها حتى وإن لم تفعل لهم شيئاً، شخصياً؟

Gerçeğin bir kısmını anlatıyor, bir şeyler gizliyorsun.
تقول نصف الحقائق، وتُخفي أسراراً