ويكيبيديا

    "أسلاك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tel
        
    • kabloları
        
    • telleri
        
    • teller
        
    • kablolarını
        
    • kablosu
        
    • teli
        
    • kablosunu
        
    • kablolu
        
    • kablolar
        
    • düz
        
    • tellerle
        
    • kablo var
        
    • hatlarını
        
    • kablolarına
        
    Gettolar birbirlerinden, tel örgüler ve uzun ve yüksek duvarlarla ayrılıyordu. Open Subtitles كان احياء اليهود معزولة عما حولها خلف أسلاك شائكة واسوار عالية
    tel örgü ve strafor ormandaki kaya ve ağaçları oluşturuyor. Open Subtitles أسلاك الدجاج والبوليسترين ، تمثّل الصخور والأشجار الموجودة في الغابة
    Duvarda gizli hopörlörler muslukta kan torbaları, kapı ve kitap dolaplarında da, sahne kabloları bulduk, hepsi uzaktan kumanda tetiklerine bağlanmış. Open Subtitles عثرنا على مكبرات صوت مخفية داخل الجدار، و علب حفط الدماء في الصنبور، و أسلاك مسرحية عند الباب و خزن الكتب،
    "Titreşim düğmesini kapatmak için, telleri şu şekilde kesin. " Open Subtitles لتجنب الصدمة الكهربائية اقطع أسلاك الكهرباء تبعاً للخطوات التالية
    Geminin kenarlarında dikenli teller var. TED هناك أسلاك شائكة على امتداد حواف السفينة
    Salonlarının kablolarını değiştirmemiz gerekiyordu. Open Subtitles كانوا يحتاجون لتجديد أسلاك غرفة معيشتهم،
    Size akü kablosu verirdim ama karım arabasında unutmuş. Open Subtitles كنت لأعطيك أسلاك شحن الكهرباء لولا أن زوجتي نسيتهم في سيارتها
    Ben bir villa, duvar, istiyorum dikenli tel, bahçe, meyve bahçesi istiyorum. Open Subtitles , أريد فيلا , جدار , أسلاك شائكة . حديقة , بستان
    Orada sadece tel var. Dikenli tel. Ben, o dikenli tellere takıldım. Open Subtitles ،كان يوجد هناك مكان أسلاك شائكة الكثير منها، فعلقت به
    Yalıtım malzemeleri eriyen ve birbirlerine temas eden üç tel buldum. Open Subtitles العثور على ثلاثة أسلاك مع العزل ذاب، مما عمليا اتصال مع بعضها البعض.
    Kimse bir grup tüyler ürpertici ceset ve dikenli tel hakkında bir şey söylememişti. Open Subtitles ولم يذكر أحد شيئاً بخصوص إكتشاف مجموعة جثث عالقة في أسلاك شائكة
    Çok sayıdaki elektronik aygıtımı şarj edebilmem için uzatma kabloları ve şarj cihazları bulunan, civardaki bir kafeye varan ilk kişi olmak da benim için aynı ölçüde önemliydi. TED لقد كان عصيبا بالنسبة لي لأكون أول شخص في مقهى قريب مع امدادات أسلاك و أجهزة الشحن لتغذية آجهزتي المتعدّدة.
    Şimdi zaman göstergesinden kapsüle giden kabloları bulun, ve kırmızı olanı kesin. Open Subtitles هناك أسلاك من المؤقت الى المفجر ٌاقطع الواحد الأحمر
    Telefon çalışmıyor. Birisi duvarın dışındaki telleri kesmiş. Open Subtitles الهاتف مُعطل . أحدهم مزق أسلاك التليفون خارج الحائط
    Birilerine ulaşabilmek için telleri sürekli birbirine sürttüm. Open Subtitles وقمت بالعديد من محاولات لمس أسلاك الهاتف ببعضهم محاولة الإتصال بأى شخص
    Bunlar aslında "muslin"e (kumaş) sarılmış ve bitkisel boyalarda bekletilmiş teller. TED وهي في الواقع عبارة عن مجموعة أسلاك ملفوفة في نسيج قطني ويتم غمسها في الصبغة النباتية.
    Bağlantı duruyor ama bir şey reintegrasyon kablolarını tamamen yaktı. Open Subtitles الاتصال مستمر ولكن هناك شيء احترق تمامًا في أسلاك إعادة الدمج
    - kablosu evin içinde. Ama ya kötü adamlar ana şebekeye gidip oradaki kabloları keserse? Open Subtitles ماذا لو قطع الأشرار أسلاك الكهرباء من الخارج؟
    Işık direğindeki bakır teli çalarken elektrik mi çarptı yoksa? Open Subtitles صعق نفسه وهُو يُحاول سرقة أسلاك نحاسية من عمود إضاءة.
    Kablosuz sunucunun kablosunu kesen, yani hacker su anda binanin içinde. Open Subtitles المُخترق الذي قطع أسلاك الخادم اللاسلكي موجود في داخل المبنى الآن.
    Bu, kablolu şirketinde çalışıyor. Ömür boyu ücretsiz kablolu TV. Ne? Open Subtitles وهو يركب أسلاك التليفزيون أسلاك التليفيزيون المجانية
    Tabii ki, kaynak demirim yok, perçin yok, kablolar yok ve ne yaptığımı soran herkese, yalan söylemeye devam etmeliyim! Open Subtitles ‫بالطبع، ليس لديّ لحام ‫ولا براشيم ولا أسلاك محروقة ‫ويبدو أنه عليّ الاستمرار ‫بالكذب على كل من يسألني عما أفعله
    Hapse girdim diye düz kontak yapmayı bilmek zorunda mıyım? Open Subtitles ماذا، فقط لأنني كُنت بالسجن أعرف كيف أسخن أسلاك سيارة؟
    Bir çok defa dile getirdiği üzere etrafı dikenli tellerle çevrili bir cennete yaşamak imkansızdır." diyordu. Open Subtitles وقد أعاد تكرارًا أنه من المستحيل العيش في جنة تُحيطها أسلاك شائكة
    8 tane sarı ve siyah kablo var. Sadece 6 tane kırmızı, mavi ve siyah. Open Subtitles هناك ثمانية أسلاك أسود وأصفر, وفقط ستة أحمر,أزرق وأسود.
    Kuzeyde, dağlardaki elektrik hatlarını onarıyormuş. Open Subtitles يقوم بإصلاح أسلاك الكهرباء في الجبال ناحية الشمال
    Ayakkabılarımızı, tenis ayakkabılarımızı, birbirine bağlayıp onları telefon kablolarına fırlatabiliriz. Open Subtitles أو يمكننا ربط شرائط أحذيتنا ونرميها على أسلاك الهاتف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد