ويكيبيديا

    "أسنانها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • diş
        
    • dişleri
        
    • Dişlerini
        
    • dişini
        
    • dişi
        
    • dişlerine
        
    • dişinin
        
    • Dişinde
        
    • Dişlerinde
        
    • dişlerinden
        
    • Dişlerindeki
        
    • dişlerinin
        
    diş fırçasını kullanmanın ve çöpü atmamanın ötesinde bir şeyler olduğu kesin. Open Subtitles يبدو أنه يتعدى كونك استخدمت فرشاة أسنانها و أنك لا تخرج القمامة
    2010'da, kemik ve diş analizleri şaşırtıcı bir şeyi ortaya çıkarmıştır. Open Subtitles عام 2010، كشف تحليل عظامها و أسنانها عن أمرٍ مثير للدهشه
    Hatta bir keresinde ata binmeye gitmişti ve dişleri dökülmüştü. Open Subtitles في الحقيقة، كانت تقود سيارتها في أحد الأيام وفقدت كل أسنانها
    dişleri o kadar kötü ki profesyonel hokey oyuncusu olmalı. Open Subtitles أنظر إلى تلك السيده هناك أسنانها سيئة للغاية لايجب عليها أن تكون لاعبت هوكي محترفه
    Aşağıda tanıştığımız o yaşlı, tatlı şey... takma Dişlerini kocasının birasına düşürmekten... daha kötü bir şey yapabilecek durumda değil. Open Subtitles ذلك الشئ الجميل الحلو الذى قابلناة بالأسفل أنه غير قادر على أى شئ أسوأ إنخِفاض أطقم أسنانها إلى بيرةِ زوجِها.
    Nicki Minaj, Bono'nun kemikleriyle ve post-Gen Y kültürünün, iskeletleriyle dişini karıştırıyor. Open Subtitles نيكى ميناج تلتقط أسنانها بعظام البونو والعظام الاخرى كثقافة ما بعد الجنرال.
    Zavallıcık. dişi ağrıdığı için biraz uzanmaya gitti. Open Subtitles المسكينه تعاني من ألم في أسنانها و ذهبت للنوم
    Öğleden sonraki diş randevusunu onaylamak için diş hekimini aramış. Open Subtitles اتصلت بطبيب أسنانها لتؤكد موعداً طبياً كان لديها بعد الظهر
    Bazı sabahlar, diş fırçalamak bile çok acı vericiydi. TED في بعض الأيام، كان يؤلمها جدًا أن تنظف أسنانها.
    Şu yaptığına bir baksana? Kolumda diş izi kaldı. Open Subtitles أنظر إلى ما فعلت بي، غرزت نصف بوصة من أسنانها في يدي.
    Şu ayrık diş için annemi terkedemem. Open Subtitles لا أستطيع أن أترك أمى . بعد أن خلعت أسنانها
    Son çekimdeki yağmur sahnesi diş ağrısını azıtmış. Open Subtitles إن مشهد المطرِ هذا قد زاد من ألم أسنانها
    Makyaj malzemeleri ve diş fırçası orada ama hiç elbise yok. Open Subtitles أجل, تترك مساحيق تجميلها و فرشاة أسنانها هناك لكن من دون ملابس
    Bakalım takma dişleri olmadan çok sevdiği sert şekerlemeyi nasıl yiyebilecek. Open Subtitles لكن لنرى كيف ستتمتع بحلواها المفضلة بدون أسنانها الاصطناعية
    Onun dişleri ile dilini de al. Open Subtitles افعل شيئاً واحداً ضع أسنانها ولسانها في هذه أيضاً
    Yani köpekbalığının dişleri zaman içerisinde yenilenir. Open Subtitles اذن ، فأسماك القرش أدخلت أسنانها فيهِم من حينٍ لآخر
    dişleri, boynuzları falan beynimin her yanında milyonlarca kulağakaçan yumurtası bırakıyorsun! Open Subtitles إن كنت تحب العض و أسنانها و أنت تضع ملايين البيض في دماغي
    Takma Dişlerini çıkarıp,bir bardağın içine koyup. Ona oral sex yapmış. Open Subtitles أخرجت طقم أسنانها و وضعته فى كوب و أعطته الجنس الفموى
    Olmaz çünkü bizim bildiğimizi bilecek ve sonra Dişlerini gıcırdatmaya başlayacak. Open Subtitles لا , لأنها عندهاً ستعرف بأننا نعرف بأنها تدغدغ بها أسنانها
    Uykusunda dişini gıcırdatıyor, ve evlilik sona erdi. Open Subtitles إنها تطحن أسنانها خلال نومها لذا انتهى الزواج
    New York'un kocaman bir kapanmamış cinayetler veritabanı mevcut ama kurbanın dişi çok bariz bir kritere göre sökülmüş. Open Subtitles هناك قاعدة بيانات ضخمة في نيويورك للقضايا المفتوحة لكن ضحية تم اجتثاث أسنانها هو ما ندعوه معيار بحث واضح للغاية
    Gazeteyi açtığımda bir kaç salak kız gördüm. Zayıflamak için dişlerine tel taktırmışlar. Open Subtitles لقد فتحتُ الصحيفة لأرى صورة فتاة التي ربطت أسنانها لكي تقلل وزنها.
    Bu tam o çaylağın dişinin kavuğuna göre. Open Subtitles عدة أشياء جيدة لها لتنظف أسنانها
    Dişinde insan dokusu, cinsel saldırı testinde de meni bulduk. Open Subtitles وجدنا أنسجة في أسنانها وسائل منوي في مسحة الإعتداء الجنسي
    2009 yılında, Dişlerinde yapılan çalışmalar kesinlikle kuşlardan farklı bir şeyi göstermiştir. Open Subtitles و أظهرت دراسة أسنانها في عام 2009 شيئاً فارقاً عن الطيور بلا ريب.
    Belki de Bay Morley'in öldürülme sebebi Bayan Sainsbury Seale'i dişlerinden teşhis edebilecek olmasıydı. Open Subtitles ربما تم قتل السيد "مورلي" لأنه كان سيتعرف على جثة الآنسة "سانزبري سيل" عبر أسنانها
    Dişlerindeki kanallar kurbanına zehir vermek için kullanılıyordu. Ayrıca fosildeki zehir kesesinin yerini bile keşfetmişlerdi. Open Subtitles الشقوق الموجودة في أسنانها أستخدمت لتوصيل السـُّم إلى الضحية حتى فريق العمل تعرَّف ما يـُعتقد أن يكون موقع كيس السـُّم في الأحفورة
    dişlerinin arasında yemek artıkları kalmışta çıkarmak için buna ihtiyacım var.. Open Subtitles نعم, لديها بعض الطعام عالق بين أسنانها و أريد أن أستخرجه.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد