Bir dakikalık benden kaçmayı bırakıp açıklamama izin verir misin? | Open Subtitles | أيمكنكِ التوقُف عن الهرب منّي لدقيقة واحدة لِتدَعيني أشرح لكِ؟ |
Lütfen açıklamama müsaade edin bay Ross. Sadece yatacak yer arıyordum. | Open Subtitles | "أرجوك دعني أشرح سيد "روز كنت أبحث فقط عن مكان لأنام |
İzin verin, size kısmi ücretsiz oyunlardaki ödeme sisteminin ilmini açıklayayım. | Open Subtitles | إسمحوا لي أن أشرح العلم وراء الأجور الصغيرة من الألعاب المجانية. |
Berlin'de ne yaptığını nasıl öğrendiğimi açıklayayım mı, yoksa buraya Jemma Moor'un emriyle geldiğini bildiğimi söylediğimde bana inanacak mısın? | Open Subtitles | الآن، هل تريد مني أن أشرح كيف أحسب ما تقومون به هنا في برلين؟ أو كنت فقط صدقوني عندما أقول |
Ona bir saat Lily Anne'in gerçekleri şiirsel bir dille anlattığını açıklamaya çalıştım. | Open Subtitles | قضيت ساعات أشرح لها بأن ليلي أن بأنها تبتعد بالشعر قليلاً عن الحقيقة |
Rıhtıma yakın olmalısınız. Hey, çocuklar. Bir şeyi açıklamam gerek. | Open Subtitles | مهلا,يا رجال, يجب أن أشرح شيئا لانملك الكثير من الوقت |
- Ben sadece elçiyim. İşi yokuşa sürmezseniz, - programı size açıklayacağım. | Open Subtitles | أنا فقط رسول , اذا توقفتن عن المقاومة فسوف أشرح البرنامج لكم |
O zaman sana açıklamama izin ver, Max. | Open Subtitles | حسنا، ثم، اسمحوا لي أن أشرح لكم، كحد أقصى. |
açıklamama izin verin. Çok kısa sürecek. | Open Subtitles | أرجوكِ ، دعيني أشرح الأمر لن آخذ من وقتكِ إلا القليل |
Yanlış bir şey düşünmeden önce açıklamama izin ver. | Open Subtitles | تشانج قبل أن تقفز لأستنتاجات . دعنى أشرح لك الموقف |
açıklamama izin ver. Tamam, ama ormanın yarısını kurtardık. | Open Subtitles | دعيني أشرح حسناً، لكننا أنقذنا نصف الغابة |
Yağmur suyundaki kireç için endişelenmeden önce bunun ne kadar azının gerektiğini size açıklayayım. | TED | الآن، قبل أن ينتابكم القلق حول الطباشير في مياه الأمطار خاصتكم، دعوني أشرح لكم الكمية الضئيلة التي نستخدمها فعلًا. |
Öncelikle Rezero'nun sahiden nasıl dengesini koruduğunu açıklayayım. | TED | دعوني أشرح أولا كيف أن ريزيرو يحافظ فعلا على توازنه. |
Size biraz açıklayayım, bu iki sektörün... ...kendi yerel kuruluşları vardır. | TED | هذين القطاعين ، اسمحوا لي أن أشرح لكم ، لديها مؤسساتها الأهلية الخاصة بها. |
Evrimdeki arızanın nerelerde olabileceğini göstereyim. Tamam, Size şöyle açıklayayım. | TED | لأنني سأريكم أين يمكن أن تكون هناك أخطاء قليلة في التطوّر.حسناً، دعوني أشرح لكم هذا |
Neden Polonya'ya dönmem gerektiğini size açıklamaya çalıştım. | Open Subtitles | أنا لم أحاول أن أشرح لك لماذا لا بد لي من العودة إلى بولندا. |
Öncelikle size Güneş Sistemi'nin kökeni hakkında bir şey açıklamam gerek. | TED | ومن أجل القيام بذلك، أود أن أشرح لكم قليلًا عن نشأة المجموعة الشمسية. |
Şimdi yaptığımız küçükbir deneyle size göstereceğim. Ve size açıklayacağım, | TED | سوف اعرض عليكم الاًن تجربة صغيرة قُمنا بها. ويجب ان أشرح لكم, |
kalamayacak olmasının başka bir sebebi daha var sonra açıklarım. | Open Subtitles | هناك سبب آخر لا يمكنها البقاء سوف أشرح لك لاحقاً. |
Size olabilecek en basit şekilde anlatmaya çalışırım ama bu tedaviyi anlayıp ona göre karar vermeniz fikri bile çılgınlık. | Open Subtitles | يمكنني أن أشرح بهذا قدر الإمكان لكن احتمال أن تفهموا علاج ابنكما الكامل و اتخاذ قرار مبني عليه شئ جنوني |
Size bir açıklama yapayım. Vegas yapay bir kenttir. | Open Subtitles | سيدتـاي دعـاني أشرح أمـرا لاس فيغـاس صندوق رمـل |
Ben de tam bay Mendoza'ya kazancını vergilendirmediği için nakit işlem raporu olmadan parayı kabul edemeyeceğimizi izah ediyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أشرح للسيد ميندوزا أنه و مذ أنه لم يصرّح عن المبلغ بسبب الضرائب، فلا يمكننا قبول إيداعه |
Bunu açıklayamam ama Trevor'un iyi olduğuna seni temin ederim. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أشرح و لكني أعدك أن تريفور بخير |
Bak, eğer sorun park cezalarıyla ilgiliyse her şeyi Açıklayabilirim, tamam mı? | Open Subtitles | إنظر. إن كان هذا بشأن مخالفات السيارة يمكنني أن أشرح كل شئ. |
Size bu konsepti nasıl açıklayacağımı düşünüyordum ve hepimizin anlayacağı bir şeyle başlamaya karar verdim. | TED | إذن كنت أفكر كيف أشرح هذا المعنى لكم، فقررت أن أبدأ بشيء كلنا نفهمه. |
Sadece açıkla. Bunun nasıl gerçek olacağı ile ilgili bize bir örnek versen. | TED | فقط أشرح. أعطي مثال لكيف يمكن أن يكون هذا حقيقة صحيحة. |
Siz yeni başlayanlara eğitime ülkemizi ve onun nasıl yönetildiğini inceleyerek başladığımızı açıklamalıyım. | Open Subtitles | لأولئك منكم الذين بدأو للتو، ..وأود أن أشرح لك لقد بدأنا المدرسة من خلال دراسة بلدنا وكيف هي الحكومة هنا |
Geleceğimizle ilgili ön görümü sana benim "vizyon tahtam" vasıtasıyla anlatmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أشرح رؤيتي لمستقبلنا من خلال لوحتي للتنبؤات إنها أداة بسيطة |