ويكيبيديا

    "أشعر فيه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hissettiğim
        
    • hissedebileceğim
        
    • hislerim gerçekten bu
        
    Burası iyi hissettiğim tek yer ya da en azından kendim gibi hissettiğim. Open Subtitles هذا هو المكان الوحيد الذي أشعر فيه بخير أو مثل نفسي، على الأقل
    Akıcı konuştuğumu hissettiğim tek an. TED هذا هو الوقت الوحيد الذي أشعر فيه بالطلاقة.
    İşlerin kontrolümden çıktığını hissettiğim zaman buraya geliyorum. Open Subtitles وأخيراً وصلت إلى المكان الذي أشعر فيه أنني خارج السيطرة
    Hamburgerimi yiyebileceğim... güneşi yüzümde hissedebileceğim ve okyanusu izleyebileceğim bir gün.. Open Subtitles يوم أجازة أشعر فيه بالشمس على وجهي، وآكل شطيرة لحم بالجبن وأراقب المحيط.
    Kendimi tekrar evimde hissedebileceğim bir yer. Open Subtitles مكان أشعر فيه بدفء المنزل مره أخرى
    ıstediğine inanabilirsin ama hislerim gerçekten bu yönde. Open Subtitles صدقي ماشئتي , لكن هذا ما أشعر فيه
    İstediğine inanabilirsin ama hislerim gerçekten bu yönde. Open Subtitles لكن هذا ما أشعر فيه
    Ama kendimi ait hissettiğim tek yer... Open Subtitles ولكن الوقت الوحيد الذي أشعر فيه بأي شيئ هو عندما
    Kendimi iyi hissettiğim tek zaman seninle olduğum rüyalarım. Open Subtitles الوقت الوحيد الذي أشعر فيه أني بخير هو في أحلامي معك
    Ve kendimi rahat hissettiğim tek yer burası senin yanın. Open Subtitles ... وأيضاً المكان الوحيد الذي أشعر فيه بالإتصال ... هنا
    Gerçekten kendimi evimde hissettiğim tek yer burası. Open Subtitles وهنا ترعرت مع عائلتي الأولى. حقاً.. إنه المكان الذي أشعر فيه انني في منزلي.
    Garip gelebilir ama bir şeylere bağlı hissettiğim tek zaman o zamandı. Open Subtitles يبدو الأمر غريبًا، ولكن.. لقد كان الوقت الوحيد الذي أشعر فيه بأنني مرتبطة بالعالم الخارجي
    Bir şeyler hissettiğim tek zaman, birini doğradığım zamanlar. Open Subtitles الوقت الوحيد الذي أشعر فيه بأنني حى عندما أقوم بالإستثارة من جثة
    Kendimi evde en rahat hissettiğim yer. Geri kalan yerlerde sarayda yaşayan bir köylü gibiyim. Open Subtitles إنّه المكان الوحيد في المنزل الذي أشعر فيه بالراحة. في أيّ مكانٍ آخر، فأنا كالفلاحة في القصر.
    Ne olmuş olursa olsun sadece güvende hissettiğim bir yerde olmak istedim. Open Subtitles أعني .. مهما حدث ... أنا فقط أريد ان أكون في مكان أشعر فيه بالأمان
    Kendimi sorumlu hissettiğim günler oldu... ve kalbime ağrılar girdi... çünkü eğer ona ne olacağını bilseydim... onu asla gözümün önünden ayırmazdım. Open Subtitles "هناك أيام أشعر فيه بالذنب" "وقلبي يؤلمني" "لأنني لو كنت أعلم ما كان سيحصل له"
    Kendimi tekrar evimde hissedebileceğim bir yer. Open Subtitles مكان أشعر فيه بدفء المنزل مره أخرى
    Burası olmaz, Bay Finkel, güvende hissedebileceğim bir yer olmalı. Open Subtitles ليس هنا سيد (فينكل)، بل بمكان أشعر فيه بالآمان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد