"أعرفكَ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• tanıyorum
• tanıyor
• tanımıyorum
• tanıdığımı
• Tanışıyor

Seni tanıyorum. Her zaman bir niyetin vardır.
أعرفكَ جيداً دائماً ما يكونَ لديكَ دافع.

- Elbette, sizi tanıyorum.
ـ أجل بالطبع، أنا أعرفكَ جيداً ـ أنا أعرفك والدك، أتعلم بذلكَ

Seni herkesten daha iyi tanıyorum gibi geliyor. Ama bana öyle bakıyorsun ki sanki bunların hiçbiri gerçek değil.
أشعرُ أنّي أعرفكَ أكثر مِن أيّ أحدٍ في العالَم، و عندما تنظر إليّ، كأنّ كلّ ذلك ليس صحيحاً.

Seni iyi tanıyor olmasaydım, minnettar olabilirdim. Şimdi de beni aşağılıyorsun.
قد أكون ممتنة لك لو لم أكن أعرفكَ جيداً

Seni adam akıllı tanımıyorum bile. Ama bana doğruyu söylüyor olsan iyi edersin.
أنا لا أعرفكَ كثيراً , لكن من الأفضل أن تكون صادقاً

Seni tanıyorum. - Sen ailesini öldüren polissin. Çık dışarı!
أنا أعرفكَ ؛ لقد كنتَ الشرطي ؛ لقد كنتُ هنا بالأمس أعلم ذلك.

Seni 15 yıldır tanıyorum, canını yakmak istemiyorum.
إني أعرفكَ منذ 15 عاماً، لا تجعلني أؤذيك.

Tuhaf Sanki seni çok eskiden beri tanıyorum.
غريب، أشعر وكأنّي أعرفكَ منذ سنوات

Sanırım seni senden daha iyi tanıyorum.
أظنني أعرفكَ أفضل مما تعرف نفسك

Seni çok iyi tanıyorum Silahşor. Kim olduğunu ve ne yaptığını da biliyorum.
أعرفكَ, أيها الفارس, من تكون وما فعلت.

Seni tanıyorum, değil mi?
أنا أعرفكَ ، أليس كذلك؟

Ben de seni tanıyorum.
أنا أعرفكَ أيضاً

Seni bir yerden tanıyorum.
إنّي أعرفكَ من مكان ما

-Danny, seni iyi tanıyorum.
أنا أعرفكَ جيداً أنتِ

Benim güzel, bebek kardeşimi tanıyor musun?
أعرفكَ بــ أخي الصغير الجميل ؟

Seni bir yerden tanıyor muyum?
هل أعرفكَ من قبل؟

- Hayır, hayır, sadece seni bir yerden tanıyor muyum?
-لا. أنتَ فقط ... هل أعرفكَ من مكانٍ ما؟

Seni iyi tanımıyorum ama özel sebeplerin için onun canını tehlikeye atmayacağını düşünüyorum.
لا أعرفكَ حقّ المعرفة، لكن أفضّلُ ألّا أظنّكَ تتجاهل سلامتها لأسبابَ شخصيّة.

Bak, seni tanımıyorum ama içimden bir ses birini kaybetmenin ne olduğunu ve bunun bir babayı ne hale soktuğunu bildiğini söylüyor.
انصت، أنا لا أعرفكَ جيّدًا لكن شيئا ما يخبرني أنّكَ تفهم الخسارة وما تفعله للأبوين أنتَ لا تعرف أيّ شيء عنّي

Öyledir. Öyledir. Ama sizi tanımıyorum.
متأكّد أنّكَ كذلك ولكني لا أعرفكَ

Yalnızca birkaç günlük tanışıklığımız var; ancak seni daha yakından tanıdığımı düşünüyorum.
إنّي لم أعرفكَ إلاّ مُنذ فترة بسيطة، لكنّي أدركُ أنّكَ أنبل من ذلك.

Tanışıyor muyuz?
هل أعرفكَ من مكانٍ ما؟