Dinle, benim kararım olduğunu biliyorum, o yüzden hayatıma devam etmem kolay oldu, bir de üzerine espriler yapmak tabii ki. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان قراري، لذا كان من السهل عليّ أن أتخطى الأمر، وكما تعلم، إلقاء النكات وأشياء أخرى |
Bu konuyla ilgili senin her zaman iki fikrin olduğunu biliyorum terapi bir disiplinden daha çok aslında bir din gibidir ama ayrıca biz terapistlerin hastalarımızın hayatına müdahale demeyeceğimizi söylersin. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان لك دوماً رأيين فيما يتعلق بهذا بأن العلاج هو أكثر من إنضباط بأنه في الحقيقة يعتبر ديانة |
Dinle, benim kararım olduğunu biliyorum, o yüzden hayatıma devam etmem kolay oldu, bir de üzerine espriler yapmak tabii ki. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان قراري، لذا كان من السهل عليّ أن أتخطى الأمر، وكما تعلم، إلقاء النكات وأشياء أخرى |
Sana Baze konusunda yalan söylediğimi bunun bir hata olduğunu, hatta hatadan fazlası olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأني كذبت عليّك أعلم بأنه كان خاطئاً |
senin için cesedini orda göstermenin ne kadar zor olduğunu biliyorum sanki bir suçluymuş gibi.. | Open Subtitles | واذا كيف يمكننا أن نميز قبرها اذا؟ أعلم بأنه كان صعباً عليك لتقديم جثتها للبلاط |
Sörf yapmak için güzel bir gün olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان ليكون يوم عظيم لركوب الأمواج |
İkinizin bunu söylemek için, fazla kibar olduğunu biliyorum... | Open Subtitles | أعلم بأنه كان نوع من الإنسجام بينكما |
Eskiden hayatının büyük bir parçası olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان جزء كبير من حياتك |
Burada olduğunu biliyorum! Ne yaptığını biliyorum! | Open Subtitles | أعلم بأنه كان هنا وأعلم ماذا فعل. |
- Hayır, ama orada olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | - . لا , لكننى أعلم بأنه كان هُناك - |
Arkadaşın olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان صديقك |
Hastanede olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان في المستشفى |
Müthiş bir baba olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأنه كان أباً عظيماً. |
Onun kuşa düşkün olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | -أنا أعلم بأنه كان يحبه . |