| Siz sadece işinizi kaybettiniz ama ben 30.000 dolar kaybettim. | Open Subtitles | لقد خسرتم فقط أعمالكم أما انا .فخسرت 30 ألف دولار |
| İkinci olarak işinizi nasıl karbon nötr hale getirebileceğinizi düşünün. | TED | التالي، فكروا جدياً في جعل أعمالكم لا تبعث الكربون. |
| İşinize bakın ve doğal davranın. | Open Subtitles | لذلك اذهبوا إلى تلك الشجرة و إلى أعمالكم و تصرفوا بشكل طبيعي |
| Bölgeden ayrılmayın ve işinize dönün. | Open Subtitles | أبقوا في المنطقة المحددة لكم, والآن تابعوا أعمالكم |
| İşinizin başına, o zaman. | Open Subtitles | اذهبوا لاستئناف أعمالكم. |
| Delikanlı zamanlarımda sizin işlerinize bir takım sorunlar çıkarttığımı biliyorum. | Open Subtitles | في أيّام شبابي، تسبّبت بمشاكل في أعمالكم |
| Bu uzun sürecek gibi. Bazı işleri ertelemeniz gerekebilir. | Open Subtitles | إن هذا سيستغرق فترةً, لذا يجب .أن تؤخروا بعض أعمالكم |
| Ayrıca genellikle bir adım geri çekilip yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım. | TED | ومن ثم تحتاجُون إلى الرجوع خطوة إلى الخلف والنظر إلى أعمالكم من وجهة نظر القارئ. |
| O zaman size kıçınızı kaldırıp işlerinizi bitirmenizi öneriyorum beyler. | Open Subtitles | أذن أقترح بأن تحركوا مؤخراتكم وتنهوا أعمالكم , أيها السادة |
| İşinizi gerektiği gibi yaparsanız tahtadaki kazanma hanesine bir çizik daha atarız. | Open Subtitles | أدوا أعمالكم بكفاءه و سوف تتجز مهمتنا .. هذا كل شئ |
| Ve birbirimizi tanıdıkça, umarım evinizi, işinizi, ailenizi koruyan biri olduğumu anlarsınız ve bana güvenirsiniz. | Open Subtitles | وكما علينا أن نعرف كلانا الآخر، آمل أن تأتوا لتدركوا إنني شخص يمكنكم أن تثقوا به ليحمي بيوتكم أعمالكم وعائلاتكم |
| Bitlilerin bitleri ayıklanana kadar işinizi oradan devam ettirin. | Open Subtitles | أديروا أعمالكم هُناك حتى نقتلع من المصابين دائهم |
| "İşinizi kurtarmak için fidye olayını planlıyorsunuz demek." | Open Subtitles | تريدون استخدام الفدية لإنقاذ أعمالكم |
| Burada bulunan herkes, Sizlere sormak isterim... işinizi, evliliğinizi, okul hayatınızı, yarın yapacaklarınızı | Open Subtitles | لكل واحد من الموجودين هنا, أود أن أطلب منكم.. أن تتوقفوا عن التفكير في أعمالكم, وزيجاتكم, ومدارسكم... |
| İşinize dönün şimdi bakalım. | Open Subtitles | حسنا ؟ لذا عودوا إلى أعمالكم هيا |
| Şimdi izninizle yakında işinize dönmenizi sağlayacağım. | Open Subtitles | إن عذرتموني الآن، سأدعكم تنجزون أعمالكم |
| Şimdi işinizin başına. | Open Subtitles | والآن عودوا إلى أعمالكم |
| Hepiniz işlerinize devam edeceksiniz. | Open Subtitles | وأنتم أيضا ستستمرون في أعمالكم التي تعملونها |
| Her şeyi sessizce hallettiğinizi biliyorum ama Chris, bu CIA işleri geçti. | Open Subtitles | أعلم أنكم تحبّون إبقاء أعمالكم سرّية لكن قصّة المخابرات الأمريكية جنونيّة |
| - Bayan O'Sullivan tam da bana Afrika'da yaptığınız hayır işlerinden bahsediyordu.Sierra Leone. | Open Subtitles | ااه ، السيد سوليفان كان يخبرني عن بعض أعمالكم الخيرية في قارة أفريقيا سييرا ليون |
| İşlerinizi bırakıp, buraya Rabbın evine geldiniz. | Open Subtitles | تركتم أعمالكم للمجيء إلى بيت الله |