Sıkı dost olduğumuzu sanıyordum ama bana Noel kartpostalı yok. anlamıyorum. | Open Subtitles | حسبت أننا صديقان مقربان، لا أفهم لماذا لم أحصل على واحدة |
Neden olduğunu anlamıyorum, ama görünüşe göre hayvanlara kendinizden daha çok değer veriyorsunuz. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا لكن يبدو أنك مهتم بالوحوش أكثر مما تهتم بسلامتك الخاصة |
Sadece bunu neden yaptığını anlamıyorum , Hans ne düşünüyordun ki ? | Open Subtitles | أنا فقط لا أستطيع أفهم لماذا أنت فعلت هذا ماذا كنت تعتقد؟ |
Hâlâ, Meksika'da bu kadar riske niçin girmiş olduğunu anlamış değilim. | Open Subtitles | مازلت لا أفهم لماذا خاطرت هكذا فى المكسيك |
Kızların neden matematikçilerle değil de müzisyenlerle çıktığını şimdi anladım. | Open Subtitles | الآن أفهم لماذا تخرج الفتيات مع الموسيقيين و ليس الرياضيين |
Burada bu kadar güzel banyomuz varken neden o tahta kulübede yıkanmak zorundalar anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا يذهب الواحد لقرية من أجل حمام غير نظيف في حين أنه يملك حمام نظيف |
Ama eğer olduysa... nedenini anlıyorum. | Open Subtitles | لكن إن كان موجوداً أنا أفهم لماذا |
Rahatlamak için esrar içmeni, ama omuzlarına masaj yapmama izin vermemeni anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أفهم لماذا تدخن الحشيش حتى تسترخي ولا تدعني افرك لك كتفيك |
Neden bunu yapmak zorunda olduğumu anlamıyorum. John'un fotoğrafları var zaten. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا علي أن أفعل ذلك لديهم صور له |
Neden bunu yapmak zorunda olduğumu anlamıyorum. John'un fotoğrafları var zaten. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا علي أن أفعل ذلك لديهم صور له |
Neden ikinize de uyan bir elbise bulana kadar alışverişe devam etmediniz, anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا لم تستمروا بالتسوق حتى تجدوا فستان مناسب عليكما معاً. |
Neden tekrar yatmam gerektiğini anlamıyorum. Çünkü böyle işe yarıyor! | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا يجب أن أكون في الفراش مجددا |
Cumhuriyet Şehri'nin Güney'i desteklemeye ikna etmek neden bu kadar zor anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لماذا هو صعب جدا لجعل مدينة الجمهورة تدعم الجنوب |
Bu olayı neden bu kadar ileriye götürdüğünü hâlâ anlamıyorum. | Open Subtitles | لا زلت لا أفهم لماذا وصل بك الأمر لهذه الدرجة |
Korkunç bir şey. anlamıyorum. Neden oraya okul gezisi olsun ki? | Open Subtitles | هذا فظيع, لا أفهم لماذا قد تذهب المدرسة برحلة إلى هُناك؟ |
Bak, yaptığın şeyi niçin yaptığını anladım ama seni gerçekten seviyor. | Open Subtitles | . انظر , أفهم لماذا تفعل ما تفعله , لكنها تحبك حقاً |
Savcının niçin onurlu işler yapmadığını . | Open Subtitles | حسن ، لا أستطيع أن أفهم لماذا لا يقدم المحامي العام على تصرف محترم |
Kızların neden matematikçilerle değil de müzisyenlerle çıktığını şimdi anladım. | Open Subtitles | الآن أفهم لماذا تخرج الفتيات مع الموسيقيين و ليس الرياضيين |
neden o işe geri döndüğünü anlayamıyorum. | Open Subtitles | هل تفهم ؟ لا أفهم لماذا تشعر بالأحتياج لأن تعود إلى هذا العمل |
Daha önce fikrini değiştirdin nedenini anlıyorum. | Open Subtitles | لقد عَدلتِ عن رأيك من قبل و أفهم لماذا. |
Görüşmenin bir yerinde şöyle bir şey söyledi: "neden bir feminist olduğunuzu anlıyorum yani biliyorsunuz işte; yaşadığınız yer Türkiye" | TED | وفي نقطة ما في حديثنا، قالت: "أنا أفهم لماذا أنت ناشطة نسوية، فكما تعلمين، أنت تعيشين في تركيا." |