Kendimi, bunların birtakım batıl inanışlar olduğuna ikna etmeye çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولت أقناع نفسي بأنه قد كان فقط حديث خرافي |
Evet sesin kendini ikna etmeye ...çalışıyormuşsun gibi geliyor. | Open Subtitles | أجل , حسناً يبدو وكأنك تحاول أقناع نفسك. |
Kimse zarar görmesin diye Pedro'yu ikna etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | كان يحاول أقناع بيدرو منع اي شخص من التعرض للأذى |
Tabii ki sevdiyseniz sizi bu konuda ikna etmek için, eve mobilyaların da dahil olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أقناع البائع في التخلي عن بعض المفروشات |
Tek yapmamız gereken sınava girmemize izin vermesi için yeni öğretmeni ikna etmek. | Open Subtitles | إذاً، كل ما علينا فعله هو أقناع المعلم الحالي ان يجعلنا نأخذ اختبار آخر العام مجدداً |
Dur tahmin edeyim, son bir buçuk saatini Büyükelçiyi benim kafayı yemediğime inandırmak için harcadın. | Open Subtitles | دعيني أحزر، لقد أمضيتِ الساعة والنصف الماضية محاولةً أقناع السفيرة بأني لستُ معتوهً فاقدٌ للعقل |
Tindle'i ciddi olduğuma inandırmak zorundaydım. | Open Subtitles | كان علىّ أقناع "تيندل" بأننى جاد |
Hala insanları bizim iyi periler olduğumuza ikna etmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | مازالوا يحاولون أقناع الناس بأننا من "الجن" المسالمون |
Neden burada durup bu elemanı ikna etmeye çalışıyorum, Rick? | Open Subtitles | لماذا اقف هنا محاولاً أقناع صاحبك ( ريكي ) ؟ |
Yanlarında cüce gibi göründükleri ancak onlara yüz kızartıcı bir tutsaklığa düşen beyazların bu hâli Japonları yenilmez olduklarına ikna etmeye yardım etti. | Open Subtitles | أن مشهد الأسرى البيض وقد جعلهم ...الأسر يبدون كالأقزام جوار اليابانيين ... وهم يقتادوهم إلى ذل الأسر ... ساعد على أقناع اليابانيين... |
Vishnu, prensi görevini yapması gerektiğine ikna etmeye çalışır... ..ve onu etkilemek için çok zırhlı şeklini alır ve der ki: "Ben şimdi ölüm oldum." | Open Subtitles | وفيه يحاول (فشنو) أقناع الأمير" "روبـرت أوبـيـنـهـايـمـر" NBC تسجيل خاص لقناة |
Herkesi ikna etmeye çalışman. | Open Subtitles | ان تحاولي أقناع الجميع |
Beni mi yoksa kendini mi ikna etmeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | -أتحاولين إقناعي أم أقناع نفسك؟ |
Yıllardır insanları ikna etmek için uğraşırım. | Open Subtitles | لقد كنت أحاول أقناع الناس منذ السنين |
Tek yapmam gereken beni izleyen adamı içeri girip diğerleriyle partilemeye ikna etmek ve sonra on dakikamız var. | Open Subtitles | كل ما عَلي فعلهُ هو أقناع الرجل الوحيد. الذي يراقبني دائماً بأن يدخل ويلهو مع الأخرين. عند ذالك تكون لدي عشرة دقائق قبل أن تأتي حراسة النوبة النهارية. |
Eğer Arkad'ı öldürmek konusunda başarılı olursa,eğer sadece bunu deneyip başaramasa bile, insanları onun yalnız çalıştığına ikna etmek oldukça zor olur. | Open Subtitles | لو نجح بقتل (آركاد), حتى لو حاول و فشل سيكون من الصعب أقناع الناس أنه يقوم بأفعاله لوحده |
aideni hayaletleri görmemesi içn ikna etmek, melinda nın şu anda yapabileceği en tehlikeli şeydir. | Open Subtitles | أن أسوء وأخطر شيء من الممكن أن تفعله (مليندا) الآن هو أقناع (إيدن) بأنّه لا يستطيع رؤية الأشباح |
Bu tek bir kişiyi hata yaptığına inandırmak değil. | Open Subtitles | إنه ليس عن أقناع شخص أنه خطا |
Bir General'i, askerlerine inanmaması gerektiğine inandırmak, çok eski ve işe yarayan bir stratejidir | Open Subtitles | أقناع (اللواء) بأنه لا يستطيع الوثوق بجنوده هي أستراتيجية قديمه وعريقة |