ويكيبيديا

    "أكتافه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • omuzları
        
    • Omuzlarını
        
    • omuzlarına
        
    • omuzlarında
        
    • omuzlarının
        
    • omuzlarındadır
        
    Sürekli öne doğru eğiliyor, omuzları çıkık, gözleri kısık, Yahudi tipli. Open Subtitles يميل للأمام دائماً , يرفع أكتافه يعصر عينيه , يهودي جداً
    Evet, geniş omuzları ve güçlü alt çene hattı var. Open Subtitles أنا بالفعل متأثرة بعرض أكتافه وخط فكه القوي
    Ben Omuzlarını bu tarafa çevireceğim; sen de kafasını diğer tarafa çevir. Open Subtitles سأحُرّك أكتافه لهذه الجهة وأنت حرّك رأسه إلى الجهة الأخرى
    Onun gibi bir gencin omuzlarına yüklenen büyük bir sorumluluk. Open Subtitles إنَّها مسؤولية كبيرة على أكتافه اليافعة.
    Don Draper'ı omuzlarında taşımayacak tek bir kişi bile yok. Open Subtitles إلا ويريد حمل دون درايبر على أكتافه ليستطيع الوصول إلى منصب الشراكة
    Oğlun omuzlarının üzerinde çok bilge bir baş taşıyor. Open Subtitles فتاك، لديه رأس حكيم جداً على أكتافه
    Sorumluluk onun omuzlarındadır... sadece onun. Open Subtitles مسئوليّة القيادة هى على أكتافه ... و ملكه وحيدًا
    Yaşlı olmalarına rağmen omuzları hâlâ çok güçlüydü. Open Subtitles أكتافه كانت لا زالت قوية " " رغم تقدمه في السن
    Öyle ağlardı ki, omuzları titrerdi. Open Subtitles حتى أن أكتافه تهتز من شدة البكاء
    "omuzları." Open Subtitles "أكتافه."
    - Çok gerginsin. - Omuzlarını ovayım. Open Subtitles أنت متوتر - أن أريد أن أدلك أكتافه -
    Sebastian ise sadece Omuzlarını silkeliyor ve sizce bu "Görünüşe göre hiçbir şey bilmiyor. " mu demek oluyor? Open Subtitles و (سيباستيان) يهز أكتافه و هذا "على ما يبدو لا"؟
    Omuzlarını biraz gevşetmesi lazım. Open Subtitles يحتاج أن يسترخي أكتافه.
    Belki neşeyle beni omuzlarına koyardı ya da iki ayağımla birden bir ayağının üzerine çıkardım. Open Subtitles ربما سيكون مرحاً بأن يضعني على أكتافه أو يجعلني أضع كلتا قدمي في حذاءه
    Bu sorumluluğu onun omuzlarına yükleyen, senin baban. Open Subtitles أبوك الذي وضع تلك المسؤولية على أكتافه
    Takımının geniş omuzlarında nasıl durduğu yani. Open Subtitles اتعلم ما اعنيه؟ الطريقة التي تتدلى بها سترته من أكتافه العريضه
    O, göklerin ve dünyanın sorumluluğunu omuzlarında taşıyordu, Open Subtitles لقد كان يضع السماوات و الأرض على أكتافه
    Ben onu bıraktığımda hala omuzlarının üzerinde duruyordu. Open Subtitles على أكتافه عندما تركته
    Ve komuta sadece onun omuzlarındadır. Open Subtitles مسئوليّة القيادة هى على أكتافه ... و ملكه وحيدًا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد