Bu bir kritik olay değiştirerek, size önce görmek çok daha fazla değişti. | Open Subtitles | عن طريق تغيير حدث واحد فأنت غيرت أكثر من ما رأيت من قبل |
Bugüne nazaran üç gün önce çocuğuna çok daha fazla yakındın. | Open Subtitles | لا لست راض قبل 3 أيام كنتِ على مقربة للحصول على ابنك أكثر من ما أنتِ عليه اليوم |
O zamandan beri, bütün yaşamımda olduğundan çok daha fazla yakınlaştık. | Open Subtitles | منذ ذلك الحين , كنا أقرب أكثر من ما كنا فى حياتنا بالكامل |
On yılda kazanabileceğinden daha fazlasını ödemeye hazırım. | Open Subtitles | سأدفع مقابله بسخاء أكثر من ما تستطيع تحصيله في 10 سنوات |
Teknik olarak evet ama kardeşine onu ne öldürdüğünden daha fazlasını söylemeliyim. | Open Subtitles | نعم ، تقنيا هذا صحيح ولكن يجب أن أكون قادرا على أخبار أختها أكثر من ما قتلها |
Birleşme yüzünden, küçülmeye göre çok daha fazla iş pozisyonunu kaybedeceğiz | Open Subtitles | سنفقد وظائف في التقليص أكثر من ما لدينا الإندماج |
Sayabildiğimden çok daha fazla atalarımızdan adam öldürdü. | Open Subtitles | لقد قتلت عدداً كبيراً من أسلافِنا أكثر من ما بأمكاني عدهُ |
Bu günlerde çocukların, bizim çocukken sahip olduklarımızdan çok daha fazla seçeneği var. | Open Subtitles | ..الأطفال هذه الأيام لديهم خيارات أكثر من ما كنا نملك عندما كنّا صغار هل أنا محقه؟ |
Lena ve ailemi...çok seviyorum hem de hayatımda sevdiğim her şeyden çok daha fazla. | Open Subtitles | أنا أحب لينا، وأحب .. عائلتي أحبهم أكثر من ما أحببت أي شيء طوال حياتي |
Düşündüğümden çok daha fazla normalsin. | Open Subtitles | بس أنت تبدو طبيعيه أكثر من ما كنت أعتقد. |
Ağır işçilerin bir yılda kazandığından çok daha fazla para. | Open Subtitles | هذا أكثر من ما يجنيه العمال في السنة |
İkimizin, aslında düşündüğünden çok daha fazla ortak noktası var, Owen. | Open Subtitles | أتدري، أنا وأنتِ لدينا آمور مشتركة أكثر من ما تعتقد (أوين) |
Zor ama eğer bu adam beni öldürmeyi başarabilirse ki bu da onun tahmin ettiğimden çok daha fazlasını yapabileceği anlamına gelir. | Open Subtitles | إن تمكن من قتلي مما سيثبت بأنه قادر أكثر من ما ظننته |
Ama sen onu bize teslim ettin ve bu sana söylediğimden çok daha fazlasını ifade ediyor. | Open Subtitles | لكنك وصلتها إلينا وهذا يعني أكثر من ما أستطيع قوله لك |
İnan bana, çoktan birçok insanın bilebileceğinden daha fazlasını unuttum, ve bunun çok şey geldiğini biliyorum kibirli, bu doğru kelime mi? | Open Subtitles | نسيت أكثر من ما يتخيل الناس ...وأعلم أن ذلك يبدوا متعجرف, أليس ذلك صحيح؟ |
Bak, kendini adamak için hazır olmayacaksan ve Ryan'ın verebildiğinden daha fazlasını sunmayacaksan... | Open Subtitles | لكن انظر ، إن كنت مستعد لأن تلتزم معها وتوفر لها أكثر من ما سيوفره لها راين، واللذي ... |
...bence yaşadıklarından daha fazlasını hak ediyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنّك تستحق أكثر من ما مررت به. |