| Evet görüşmemiz vardı ama ben iptal ettim. | Open Subtitles | كان من المُفترض أن ألتقي معه. لكنّي ألغيتُ الموعد. |
| Kira kontratını iptal ettim diye ev sahibi pislik yapıyor. | Open Subtitles | المالك يتصرّف بحماقه لأنّي ألغيتُ عقد الإيجار |
| Saat 10'daki randevunu iptal ettim. Şirket avukatıyla görüşeceksin. | Open Subtitles | لقد ألغيتُ موعد العاشرةِ صباحًا، بإمكانك أن تقابلي، محامي الشركة. |
| Açıkçası, bunu unutabilirsin, çünkü kutlamayı iptal ediyorum. | Open Subtitles | بالواقع، يُمكنك أن تنسى أمرها، لأني ألغيتُ حفلتي. |
| Açıkçası, bunu unutabilirsin, çünkü kutlamayı iptal ediyorum. | Open Subtitles | بالواقع، يُمكنك أن تنسى أمرها، لأني ألغيتُ حفلتي. |
| - İyi! Teknik olarak bir çocuk programını iptal ettim. | Open Subtitles | أنا تقنيا ألغيتُ برنامج الشباب المتحضّر |
| Yemek yiyeceğiz diye planlarımı iptal ettim ben be. Hadi ama. | Open Subtitles | ألغيتُ خُططي لأنكَ وعدتنا بتناول اللحم، هيّا! |
| Bu öğleden sonra hepsini iptal ettim. | Open Subtitles | ألغيتُ كُلّ شيءَ ماضي بعد ظهر اليوم... |
| - Son iki randevumu iptal ettim. | Open Subtitles | ألغيتُ آخر موعدين لي |
| - Seyahati iptal ettim. | Open Subtitles | لقد ألغيتُ الرحلة. |
| Albizzi'yle anlaşmamızı iptal ettim. | Open Subtitles | (لقد ألغيتُ إتفاقنا مع (ألبيتسي |