Gençlerdi ve böyle bir şeyi daha önce görmemişlerdi. Onları şu kadarcık suçlamıyorum. | Open Subtitles | لم يروا مثل هذه المعارك الشرسه من قبل وانا لا ألومهم على ما فعلوه |
Yalnız, suçlamıyorum ben onları | Open Subtitles | إذا أردت رأيي فأنا لا أستطيع أن ألومهم كثيراً |
Onları suçlamıyorum. | Open Subtitles | لكنني لا ألومهم حقا وجهه لأسفل داخل كومة ثلج |
Sivillerin bundan haberi olursa paniğe kapılırlar, bu durumda onları suçlayamam. | Open Subtitles | عندما يعلم المدنيون عن هذا سيخافون و بهذه الحاله لن ألومهم |
İnsanlar nazik fakat kurnaz. Ama bu yüzden onları suçlayamam. | Open Subtitles | الناس هنا مهذبون لكنهم يتسمون بالحذر و لا أستطيع أن ألومهم على ذلك |
Orta Yol'un bu seçimde Yeni Demokratlar'ın birçok politikasını benimsediğine katıIıyorum ve bunun için onları suçlayamam. | Open Subtitles | اتفق ان المحافظين تبنوا الكثير من سياساتنا ولا ألومهم |
Burada çalışmaktan yılmış oldukları için onları suçlamıyorum, çünkü çoğu zaman ben de aynı şekilde düşünüyorum. | Open Subtitles | لا ألومهم على إحباطهم بالعمل هنا، لأنّه في الكثير من الأوقات, أشعر بالمثل |
Burnunun dikine giden ve motive olmuş bir sürü insan var burada. Onları suçlamıyorum. | Open Subtitles | هناك كثير من الناس لديهم دوافع كبيرة، ولا ألومهم |
Bazen böyle düşündükleri için onları suçlamıyorum. | Open Subtitles | أحياناً، لا ألومهم على التفكير بهذه الطريقة |
Birçoğu sisteme geri döneceklerinden korkar ki onları suçlamıyorum. | Open Subtitles | معظمهم يخاف ان يتم إعادته لدار الأيتام وأنا لا ألومهم على ذلك |
Onları suçlamıyorum, İHA'lardan ben de rahatsızım. | Open Subtitles | أفكّر أنني لا ألومهم فأنا غير مرتاح أيضاً مع الطائرات الآلية. |
Beni orada istemiyorlar. Onları suçlamıyorum ama bana garip geliyor. | Open Subtitles | يريدونني أن أرحل و أنا لا ألومهم و لكن الطريقة التي يتصرفون بها... |
Doğrusu onları suçlamıyorum. | Open Subtitles | .. لأخبرك بالحقيقة أنا لا ألومهم |
Biliyorum, seni duydum. Ve onları suçlamıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا أدري, لق سمعتك, و لا ألومهم. |
Diğer aile ile iletişim kurmayı denedim telefonlarıma cevap vermediler ve bunun için onları suçlayamam. | Open Subtitles | حاولت الوصول لذوي العائلة الأخرى، لكنهم لم يجيبوا على إتصالاتي ولا ألومهم في ذلك |
Korkuyorlar ve paranoyak davranıyorlar, onları suçlayamam, ...ama beni dinlemezler. | Open Subtitles | إنهم خائفون ومرتابون وأنا لا ألومهم لكنهم لا يريدون الإنصات لي |
Yaptıkları ya da yapmadıkları şeyler için onları suçlayamam. | Open Subtitles | أنا لا ألومهم على ردت فعلهم ، أو عدم القيام بأي شيء |
Sondaj sahası vererek Rusların desteğini almayı planladıysanız, onları suçlayamam. | Open Subtitles | حسناً، إن كانت خطتك الحصول على دعم الروس من خلال التخلي عن مناطق الحفر، فأنا لا ألومهم |
Onbaşı Baras'a yaptığımdan sonra onları pek suçlayamam. | Open Subtitles | "بعد ما فعلته للعريف "باراس يصعب ان ألومهم أليس كذلك؟ |
Bana yardımcı olmadıkları için onları suçlayamam. | Open Subtitles | أنا لا ألومهم لعدم رغبتهم بمساعدتي. |
Onları suçlayamam. | TED | فأنا لا ألومهم. |
Onları suçluyorum, onları... teknolojiye karşı aç gözlülükleri yüzünden suçluyorum. | Open Subtitles | أنا ألومهم على جشعهم الامتناهي للتقنية أنا ألوم الحكومة |