"أمامنا خيار" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Başka şansımız
• Başka seçeneğimiz
• çare
• seçenek
• bir şansımız
• başka çaremiz

Başka şansımız yok, kaçtığına inanmasına izin vermeliyiz.
لم يكن أمامنا خيار كان يجب أن ندعه يصدق أنه هرب

Kim olduğumu biliyordu. Başka şansımız yoktu.
لقد علمت بشأن هويتي ، لم يكُن أمامنا خيار آخر

Bazılarımız sağ kalabilir. Başka seçeneğimiz yok.
بهذه الطريقة ربما ينجو بعضنا ليس أمامنا خيار آخر

Başka seçeneğimiz olmadığına ve Bay Pancake'in payını bölüşeceğine göre ona güvenmek zorundayız.
و سيكون علينا أن نأتمنها مادام ليس أمامنا خيار آخر و حيث أنها ستشارك السيد بانكاك فقط فى نصيبه بالطبع.

Elimizdeki petrol sadece 18 ay yeter. Savaşmaktan başka çare yok.
لدينا ما يكفي لثمانية عشر شهرا فقط وليس أمامنا خيار سوي الحرب

Köyün halini düşününce,başka seçenek yoktu.
لم يكن أمامنا خيار آخر, بالنظر إلى وضع القرية

Başka bir şansımız olmadığını söylemiştin bana.
ألم تخبرنى بأنهم لم يتركوا أمامنا خيار أخر؟

Eğer Roma'yı kurtaracaksak, başka çaremiz yok.
ليس أمامنا خيار آخر إذا كنا بصدد إنقاذ روما

Çok ta yaklaşmıştık. Evet, fakat Başka şansımız yoktu.
كنا قريبين جداً أيضاً - أجل، ولكن لم يكن أمامنا خيار -

Başka şansımız yok.
ليس أمامنا خيار آخر

Başka şansımız yok.
ليس أمامنا خيار

Sanırım Başka şansımız yok.
لا أظن بأنه أمامنا خيار آخر

Sanki Başka şansımız vardı da.
أجل، كما لو كان أمامنا خيار

Onların elinde olduğu sürece, hala bir sorumluluk demektir. Başka seçeneğimiz yok.
طالما هو في أيديهم فهو عائق ليس أمامنا خيار

Gaz stokları vardı. Başka seçeneğimiz yoktu.
كانوا يملكون مخزوناً كبيراً من الغاز، لم يكن أمامنا خيار.

ama nihayetinde, isteklerine razı gelmekten Başka seçeneğimiz kalmadı.
لكن في نهاية المطاف لم يكُن أمامنا خيار آخر سوى التوافق مع رغبتها في الرحيل

Danimarkalılara göre ölüysek Başka seçeneğimiz yok.
إذا كنا بتعداد الأموت بالنسبة للدنماركيين، فلن يكون أمامنا خيار

İşin aslı, bizim de Başka seçeneğimiz yoktu.
لذا بكل بساطة لم يكن أمامنا خيار

Pekâlâ bu bize tek seçenek bırakıyor. Bütün sistemleri kapatmalıyız.
بقي أمامنا خيار واحد إيقاف مؤقت شامل للأنظمة

Diyelim ki bu adamlarla dövüşmekten başka bir şansımız kalmadı.
حسناً، انسى الأمر ليس أمامنا خيار سوى القتال

başka çaremiz yok.
فى ظل هذه الظروف , نحن ليس أمامنا خيار