ويكيبيديا

    "أمتلكه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Sahip
        
    • Bende
        
    • Elimdeki
        
    • Sahibi
        
    • olmayan
        
    Sahip olduğum tek şey içinde fotoğrafların ve görüntülerin olduğu hafıza kartımdı. TED وكان الشيء الوحيد الذي أمتلكه بطاقة الذاكرة مع الصور واللقطات.
    Sahip olduğum tek güzel elbisem bu. Open Subtitles هذا حقاً هو الفستان الجميل الوحيد الذى أمتلكه
    Bende hiç insanlık kalmadığına karar vermeden önce, gerçekten görmeye çalıştın mı? Open Subtitles هل حاولت أن تبحث عن جانبي الإنساني قبل أن تقررأني لا أمتلكه
    Fark edersiniz ki, bütün bu adamlarda Bende olmayan bir şey var. TED ستلاحظون , أنهم جميعاً يمتلكون شيئاً لا أمتلكه
    Elimdeki para eder tek şey bu. Open Subtitles لذا هذا هو الشىء الوحيد الذى أمتلكه والذى له قيمة.
    Çünkü daha sonra verilmiştir. Bu bina Elimdeki son şey. Open Subtitles الامر هو أنا هذا المبنى هو أخر ما أمتلكه ولو قمت ببيعه
    Sahibi olduğum tüm otellerin asil bir denetim ödülü olan Beş Elmas Ödülü var. Open Subtitles كل فندق أمتلكه حاز الجائزة الفندق الملكي : خمس ماسات فندق سيجارو :
    Sahip olduğum şeyi, Lintonlar'ınki gibi bin hayata değişmezdim. Open Subtitles أنا لن أتخلي عن ما أمتلكه حتى لألف حياه كحياه لينتون
    Sana Sahip olduğum her şeyi verdim! Kalbimi, vücudumu, ruhumu verdim! Open Subtitles لقد أعطيتك كل شئ أمتلكه لقد أعطيتك قلبي .وجسدي
    - Birlikte olmaya başladığımızdan beri seni hiç Sahip olmadığım erkek kardeşim olarak gördüm. Open Subtitles تعرف , منذ ذلك الوقت الوقت الذي كنا نتواعد فيه كنتُ أفكر بك كأخ صغير الذي لم أمتلكه
    Sahip olduğum her şey eyer çantamdadır, bu da bana keyif verir. Open Subtitles كل شيء أمتلكه يمكنني إدخاله في حقيبة سرجي، وهذا ما أحبه
    Farkettim ki, Sahip olduğum, ya da Sahip olacağım herşeyden vazgeçer, herşeyi verirdim. Open Subtitles .. أدركت أنني قد أبادل أيّ شئ أملكه .. أعطي أيّ شئ قد أمتلكه يوماً
    Bir numarali kizim o. Affedersin ama Corinne'de Bende olmayan ne var? Open Subtitles حسنا أستميحك عذرا ولكن ما تمتلكه كورين أنا لا أمتلكه ؟
    Önemli olan ciddi şekilde silah sayımızı azaltarak maliyetleri düşürdüğüdür. Ve birisi Bende. Open Subtitles بشدة التكاليف خفضنا أننا هو المهم الشيء أمتلكه وأنا واحد إلى المسدسات عدد بتقليل
    Özür dilerim, sen yarısını yapana kadar Bende olduğunu fark etmemiştim ve sonra sadece işe yarayıp yaramayacağını merak ettim. Open Subtitles آسف، لم أدرك أني أمتلكه إلا بعد أن أتممتَ نصف الأمر، وبحلول ذلك الوقت، كنت أشعر بالفضول لرؤيته يعمل.
    Ama Bende olmayan tek bir şey var ve senin de bana verebileceğin tek şey o. Open Subtitles و لكن هناك شيء واحد لا أمتلكه و هذا هو الشيء الذي ستعطيه لي
    Elimdeki her kuruş yeni metro hattı ihalesini kazanmama bağlanmış durumda. Open Subtitles كل قرش أمتلكه مرتبط بالفوز بالعقد لبناء خط القطارات الجديد
    Elimdeki tek şey ölü bir adamın bir bohça kıyafeti! Open Subtitles كل ما أمتلكه بعض ثياب رجل ميت
    Elimdeki tek şey bunlar. Open Subtitles هذا كل ما أمتلكه
    Sahibi olduğum tüm otellerin asil bir denetim ödülü olan Beş Elmas Ödülü var. Open Subtitles كل فندق أمتلكه حاز الجائزة الفندق الملكي : خمس ماسات
    Bana eski Sahibi içinde öldüğü için kimsenin almaya yanaşmadığını bu yüzden ucuza aldığını anlatmıştı. Open Subtitles أخبرني حصل عليه رخيص من رجل كبير السن الذي أمتلكه مات فيه ولا أحد يريد شراء سيارة رجل قد مات فيه
    İşte o zaman anladım ki elimde süper birşey vardı -- daha önce hiç olmayan birşey: Open Subtitles أدركت حيها أنني أملك شيئاً لا أريد التخلي عنه شيئاً لم أمتلكه سابقاً، السلطة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد