Ama sanırım evrensel hack cihazının peşinde olan bir adamın polis telsizlerini dinlemesi büyük bir şey değildir. | Open Subtitles | لكن بالنسبة لرجل يطمح للإختراق العالمي فإنّ الإستماع لأجهزة الشرطة ليس أمراً كبيراً |
Bunda çok daha büyük bir şey var. | Open Subtitles | هنالك أمراً كبيراً لنلعبُ به هنا. |
Bu Önemli bir şey değil. Mesele haline getirmeyelim. | Open Subtitles | إنه ليس أمراً كبيراً لماذا نجعله يقلقنا؟ |
Çok Önemli bir şey değil, sadece bir yıl önce falan hekimliği bırakmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | ليس أمراً كبيراً. ولكنّي إضطررتُ لإيقاف مُمارستي الطب قبل نحو عامٍ. |
Büyük olay oldu, beş ay falan önce. | Open Subtitles | كان أمراً كبيراً منذ خمسة أشهر |
Buraya gelip masana oturmam da o kadar önemli değil. | Open Subtitles | وليس أمراً كبيراً لو أتيتُ هنا وجلستُ على هذه الطاولة. |
Bu büyük bir olay değil. Onu havaya uçurdu , o gitti. | Open Subtitles | إنه ليس أمراً كبيراً لقد فجّرته ، و ذهب هو |
Büyütülecek bir şey değil. Öyle mi? | Open Subtitles | -هدئي من روعكِ يا امرأة , إنه ليس أمراً كبيراً |
Evet, büyük bir şey değil. | Open Subtitles | . أجل ، إنها ليست أمراً كبيراً |
Bunda çok daha büyük bir şey var. | Open Subtitles | هنالك أمراً كبيراً لنلعبُ به هنا. |
Şey, bu -- bu gerçekten de -- büyük bir şey değil. | Open Subtitles | حسناً، إنه... إنه ليس أمراً كبيراً |
Önemli bir şey değil. Bazen kısa süreli kurdeşen geçiririm. | Open Subtitles | . إن ليس أمراً كبيراً ، أنا أحصل على الحكات كل حين و آخر |
- Ama yine de Önemli bir şey. | Open Subtitles | ولكن مع ذلك, مازال أمراً كبيراً |
Önemli bir şey değil. Yakındaydım. - Bulmuşsun. | Open Subtitles | إنّه ليس أمراً كبيراً جدّاً، كنت بالقرب من هنا لذا... |
Büyük olay olmuştu o zaman. | Open Subtitles | كان أمراً كبيراً آنذاك. |
- Büyük olay olacak! | Open Subtitles | -سيكون أمراً كبيراً ! |
Futbol oynamamam da o kadar önemli değil demektir. | Open Subtitles | وإنهُ ليس أمراً كبيراً إن لم العب كرة القدم |
Evde Noel ağacının yanında olmalıyım güya. Tamam anladım. Ama bu şey neden bu kadar önemli ki? | Open Subtitles | أنا من المفترض أن أكون في البيت مع شجرة عيد الميلاد - أجل , أنا أفهم هذا لكن لماذا تصنع أمراً كبيراً من هذا الأمر ؟ |
Bunu hiç büyük bir olay değil gibi ses olun. Kötü ne olur? | Open Subtitles | أنت تجعلها تبدو و كأنها ليست أمراً كبيراً ، ماذا لو كان الأمر سيئاً ؟ |
büyük bir olay olabilir, Bud. | Open Subtitles | حسناً , أعني , قد يكون أمراً كبيراً , بد. |
Sadece bir konuşma. Büyütülecek bir şey yok. | Open Subtitles | خطبة واحدة ليس أمراً كبيراً |
Büyütülecek bir şey değil. | Open Subtitles | أنه ليس أمراً كبيراً. |