ويكيبيديا

    "أنا لم أعرف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bilmiyordum
        
    • bilmezdim
        
    • fark etmemiştim
        
    • bilemedim
        
    • tanımıyorum
        
    • haberim yoktu
        
    Kapıya doğru koştum ama ne söyleyeceğimi bilmiyordum. Utanmıştım ve kafam karışmıştı. Open Subtitles وركظت نحو الباب، أنا لم أعرف ما أقول، أنا كنت محرجاً ومربكاً
    - Kötü bir şey olduğunu bilmiyordum. - Bira olduğunu biliyordun. Open Subtitles أنا لم أعرف أن بها شرا لقد كنت تعلم أنها بيرة
    Bu yüzden, annemin Takayuri yarışmasına katılması hakkında hiçbir şey bilmiyordum. Open Subtitles لذا فعندما دخلت امي مسابقة تاكايري أنا لم أعرف اي شيء
    Çok güzel. Bay Bond'un babamı tanıdığını bilmezdim. Open Subtitles اولمبي أنا لم أعرف ان السيد بوند يعرف ابي
    Bunun hakkında ciddi olduğunu fark etmemiştim, bu yüzden iptal ettim. Open Subtitles أنا لم أعرف أنك كنت جادا بشأن ذلك .. لذلك قطعته
    ben palermo da bir muz çalmanın bu kadar önemli olduğunu bilemedim. Open Subtitles أنا لم أعرف بأن سرقة موزة في بليرمو أمر خطير جدا
    Hayır, Hayır. değiğim gibi, ertesi güne kadar bana çarptığını bilmiyordum. Open Subtitles كلا فكما قلت أنا لم أعرف أنني صُدمت حتى اليوم التالي
    bilmiyordum. Yapabileceğim bir şey var mı? Open Subtitles أنا لم أعرف هل هناك أي شئ يمكن أن أعملة للمساعدة؟
    - Öyle bir yer olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles أنا لم أعرف أى نوع من الأماكن هذا المكان
    Bir sinemaya girdim. Hangi filmin oynadığını bilmiyordum. Open Subtitles دخلت السينما، أنا لم أعرف ما الذي كان يعرض، أنا فقط إحتجت للحظة
    Mücevheri nereye sakladığını bilmiyordum ama mektubu nereye koyduğunu bana daha önceden göstermişti. Open Subtitles و أنا لم أعرف أين قد خبأ البضاعة لكنه أراني من قبل أين يحتفظ بالخطاب
    Ne yaptığımı bilmiyordum. Open Subtitles تغيير الخريطة؟ أنا أنا أنا لم أعرف ماكنت أعمله حسنا؟
    İlk geldiğinizde oğluma yardım edeceğinizi bilmiyordum. Open Subtitles أنا لم أعرف بأنك كنت تحاول مساعدة إبني عندما جئت
    Kendini geri dönüşüme bu kadar adadığını ben bile bilmiyordum. Open Subtitles مذهل، حتى أنا لم أعرف أنه بهذا الاخلاص إلى اعادة التصنيع.
    Senin bu kadar sevimli olduğuna inanamıyorum. Bu tür düşüncelerinin olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles أنا فقط لا أستطيع تصديق كم محبوب أنت أنا لم أعرف بأنه لديك كل هذه المشاعر
    Oh, Merhaba, çocuklar. Burada olduğunuzu bilmiyordum. Open Subtitles مرحباً، يا رجال أنا لم أعرف بأنكم كنتم هنا
    Böyle bir uzmanlık olduğunu bilmiyordum. Open Subtitles النجاح الباهر. أنا لم أعرف مثل هذا الشيء وجد.
    Uyandığım zaman nerede olduğumu bilmiyordum, Wallace'ı da göremedim. Open Subtitles وعندما إستيقظت، أنا لم أعرف أين أنا وأنا لا أستطيع أن أرى والاس أكثر.
    İnsanların böyle binalar inşa edebileceğini bilmezdim. Open Subtitles أنا لم أعرف أن الرجال يمكنهم أن يبنوا شيئاً مثل ذلك
    Bu kadar yakında olduğunu fark etmemiştim. Open Subtitles أنا لم أعرف إنك قريب لهذا الحد
    Seni bugün gördükten sonra, ne yapacağımı bilemedim. Open Subtitles بعد أن رأيتك اليوم، أنا لم أعرف الذي ما عدا ذلك لأعمل.
    Herifi tanımıyorum bile. Hayatımda daha önce hiç görmedim. Open Subtitles أنا لم أعرف الرجل أبداً لم آراه من قبل في حياتي
    Polis kapıya gelip onu tutuklayana kadar olaydan haberim yoktu. Open Subtitles أنا لم أعرف حتى حول ذلك حتى جاؤوا إلى الباب لإعتقاله، موافقة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد