eminim ki onu üzücü habere hazırlamak için doğru kelimeleri seçmiştir. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّه قد رتّب له كلامًا يليق بهذا الخبر الحزين. |
eminim kanunun pençelerine alışıksındır. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنك سمعت أنّ يد القانون طويلة، صحيح؟ |
Ve baba, benim gösterdiğim yerde su çıkacağına eminim. | Open Subtitles | وأبىّ، أنا متأكّد من ان استخراج الماء في البقعة التي حددتها |
Artık eminim ki, hükümet çalışanları işlerinde uzmanlar. ! | Open Subtitles | أنا متأكّد من أن رجال الحكومة هؤلاء خبراء في عملهم. |
eminim sizi resmi olarak alamayacaklarını farkındasınızdır. | Open Subtitles | أنا متأكّد من معرفتكم بأنّني لا أستطيع على خطّة رسميّة |
- Evet, aslında eminim diyebilirim. O yüzden endişeye gerek yok. Kariyerleriniz emin ellerde. | Open Subtitles | في الواقع ، أنا متأكّد من ذلك لذا لا تقلقوا ، وظائفكم آمنة |
Karın seni vurduğunda oluşan izin hâlâ orada olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أن الندبة التي أصابتك بها زوجتك ما زالت هناك. |
eminim şu an hepimiz iyi bir ironik gülüş yapabilirdik. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّنا سنحلّ مشكلتنا بالفكاهةوالسخرية. |
Bunun için gerekli niteliklere sahip olduğunuzdan eminim ama ortada ufak bir çıkar uyuşmazlığı var. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّك مؤهل، لكن هنالك تضاربطفيفبالمصالح. |
Bildiğinden eminim ama kanıt eksikliği yüzünden serbest kalacaksın. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّك تعرف، ستخرج على الأرجح على نقص الأدلّة. |
Tüm uçuşlar iptal edildiği için başka bir kaçış yolu aradığına eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّها تبحث عن وسيلة خروج أخرى في ظلّ إلغاء الرحلات الجويّة كافّة |
Doğru cevabın bu olduğuna eminim. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّ هذه هي الإجابة الصحيحة |
Bana bak Sam, eminim Tarahumara Yerlilerini duymuşsundur. | Open Subtitles | انصت لي يا "سام"، أنا متأكّد من أنّك قد سمعت عن هنود "التاراهومارا". |
eminim birçok insan da beğeniyordur. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّ الكثيرون يحبّونكِ |
Şey, eminim ki onu bulmanın bir yolu vardır. | Open Subtitles | -حسناً، أنا متأكّد من أنّ هناك طريقة لإيجاده |
Durum dikkate alındığında eminim sizi resmi olarak alamayacaklarını farkındasınızdır. | Open Subtitles | أنا متأكّد من معرفتكم بأنّني لا أستطيع على خطّة رسميّة وبالنظر إلى الوضع الراهن، فإن الأمور قد تغيرت ونحن بحاجة إلى الحذر |
Hayır, eminim büyük bir tesadüftür. | Open Subtitles | لا، أنا متأكّد من أنّها مصادفة لعينة |
Kalabalıkta gördüğüm o yüzün kötü türden olduğuna gayet eminim. | Open Subtitles | "أنا متأكّد من أنّ الوجه الذي رأيتُه بين الحشد كان من الصنف المظلم" |
eminim ki 12 kez izleyebileceğim bir maç olacak. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّها ستكون ! . مباراةً أخرى سأشاهدها اثنا عشرة مرّة |
eminim bir yolunu bulursun. | Open Subtitles | أنا متأكّد من أنّك ستفعلين المناسب |