| - Ona bak doktor, görebileceğin en önemli kişi. | Open Subtitles | أنظر إليها يا دكتور .. إنها أهم مريضة قابلناها |
| Hayır, o kızlardan biri değil. Bu kız. Ona bak. | Open Subtitles | لا،لا،ليست أي فتاة أخرى هذه الفتاة، أنظر إليها. |
| Önşart yok. Libya'nın tümü tartışmaya açık. Şuna bak! | Open Subtitles | لا توجد شروط مسبقة، ليبيا بأكملها لا تكف عن التحدث عنه أنظر إليها |
| Şimdiyse karşımda ve ona bakıyorum. | Open Subtitles | و فجأة تظهر هنا, و أنا أنظر إليها الآن ماذا أرى؟ |
| Sürprizlere bayılırım. Ona bir bak. | Open Subtitles | ـ إنّي أحب المفاجأت ـ أنظر إليها، فقط أنظر إليها |
| Onunla yüz yüze gel ve Ona bak. Ona bak. | Open Subtitles | واجهها وأنظر إليها، أنظر إليها |
| Ona bak, Chad. | Open Subtitles | أنظر إليها ياتشاد |
| Ona bak! Başka yere bakmak yok. | Open Subtitles | أنظر إليها, لاتبعد نظرك |
| - Hadi, hadi, hadi. - Şuna bak, Vossler. | Open Subtitles | أنظر ، أنظر ، أنظر إليها ، فوسلر ها هي ، ها هي |
| Şuna bak hele, neden bana öyle bakıyorsun? | Open Subtitles | أنظر إليها ، لماذا تنظر إليّ هكذا لماذا تنظرين إليّ |
| Şuna bak. İçine düştüğü duruma bak. | Open Subtitles | أنظر إليها أنظر إلى الحالة التي وصلت إليها |
| Şimdi ona bakıyorum,.. ..ve başka bir kulübe daha görüyorum... | Open Subtitles | ،وأنا أنظر إليها الآن يظهر بها وجود كوخ آخر داخل الجزيرة |
| ona bakıyorum ve ona vermek istediğim şeyleri düşünüyorum. | Open Subtitles | عندما أنظر إليها أفكر في كل الأشياء التي أود منحها إياها |
| Şimdi çocukları eve bırakırken ona bakıyorum ve onlara ne kadar iyi baktığını görüp neden diye merak ediyorum. | Open Subtitles | أنظر إليها عندما أقسوعلىالأطفالفيالمنزل... وأرىكيفأحسنتالتعاملمعهم ، وأتسأللماذا. |
| Cidden, Ona bir bak. Scooby-Doo gibi bir dili olduğuna bahse girerim. | Open Subtitles | بجدية أنظر إليها,فلديها فم ولسان رائع |
| Ona baksana, Miller. | Open Subtitles | أنظر إليها ، يا ميلر |
| Yani, Tanrım, bir Baksana ona. | Open Subtitles | ينتظرنك لتعود للمنزل؟ أعني , يا إلهي , أنظر إليها |
| - İç çamaşırına ihtiyacım var, Şuna baksana. | Open Subtitles | لا تعجبني هذه الملابس الداخلية، أنظر إليها |
| Baksana şuna! 50 sene boyunca dönüştürülmüş havada kalınca suratındaki et Indiana Jones'un sonundaki gibi kemiğinden ayrılacak hale gelmiş. | Open Subtitles | أنظر إليها, 50 سنة من تنفس الأكسجين المصنَّع جعلت وجهها يسقط من جمجتها |
| ona bakıp gülümsedim, ama o çok ciddiydi. | TED | فكنت أنظر إليها وأبتسم ، ولكنها بدت جديةً جداً. |
| Ona baktığımda tek gördüğüm bıktırıcı bir kocası olan yorgun bir kadın. | Open Subtitles | كل ما أراه عندما أنظر إليها هو إمرأة مرهقة مع زوج متعِب |
| Ona baktığım an... kalbimdeki bütün arzular, bütün düşlerim birden canlanmalı. | Open Subtitles | اللحظة التى أنظر إليها... كلّ رغبات قلبي، كلّ أحلامي ستجيء حيّة |
| Ve sonra ona bakarken, kırmızıda geçtim. | Open Subtitles | وبينما أنا أنظر إليها تجاوزت إشارة حمراء |
| Katil onu yüzünden vurduğunda ona bakıyordum. | Open Subtitles | كنت أنظر إليها مباشرة بينما وقفت تلك القاتلة في وجهها |