ويكيبيديا

    "أنك على" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğuna
        
    • olduğunuzu
        
    • de sen
        
    • olduğun
        
    Hepsini tekrar öldürmeye hazır olduğuna emin misin? Open Subtitles هل أنت متأكد من أنك على استعداد ليقتلوا جميع أنحاء مرة أخرى؟
    -Bunu yapmaya hazır olduğuna emin misin? Open Subtitles ، انت متأكد من أنك على استعداد للقيام بذلك؟
    Öfken beni eğlendiriyor. Benim dengim olduğuna inanıyor musun? Open Subtitles غضبك هذا مسلي هل تعتقدين أنك على قدم المساواة معي ؟
    Eğer bir nebze de olsa, hayatta olduğunuzu düşünüyorlarsa sizi kesinlikle beni aradıklarından daha sıkı bir şekilde arayacaklardır. Open Subtitles اذا ظنوا أن هنالك أية فرصة أنك على قيد الحياة بالتأكيد سيبحثون عنك بشدّة أكثر مما عملوه ليه أبداً
    Şu an ziyadesiyle alengirli bir teklif yapmak üzere olduğunuzu düşünüyorum Bay Toretto. Open Subtitles الآن, لماذا أعتقد أنك على وشك اقتراح شيء ما مراوغ حقا, سيد توريتو؟
    Dedektif, bir düşündüm de sen haklısın sanırım. Open Subtitles آه، المخبر، كما تعلمون، بعد تفكير، وأعتقد أنك على حق.
    Bu geri dönüp, duruşmaya çıkmaya istekli olduğun anlamına mı geliyor? Open Subtitles هل هذا يعني أنك على استعداد لاتخاذ الداخل والمثول أمام المحكمة؟
    Yapma Bob, senin dindarlığına inanmamı istiyorsan önce beni haklı olduğuna ikna etmelisin. Open Subtitles هيا بوب , إذا كنت تريد مني الإنحياز لجانبك المقدس فيجب عليك إقناعي أنك على صواب
    Ama bana gösterdiğin hiçbir şey beni böyle bir şeye hazır olduğuna ikna etmiyor. Open Subtitles لكن أنتي لم تريني أي شيء يقنعني أنك على استعداد لشيء كهذا
    Şimdi de tek yapman gereken dışarıdaki askerleri haklı olduğuna ikna edene kadar hayatta kalmak. Open Subtitles كل ماعليك فعله الآن هو أن تنجوا لوقت أكثر لتقنع المجانين هناك أنك على حق
    Tam normal olduğuna inanacaktım ki işi mahvettin. Open Subtitles كنت قد بدأت أظن أنك على ما يُرام، ولكنك أفسدت ذلك.
    Hayatını sonlandırmaya hazır olduğuna emin misin? Open Subtitles أنت متأكد أنك على استعداد لإنهاء حياتها؟
    Takım elbisemin içine etmene bir tetik uzakta olduğuna göre, bir an önce bitirsem iyi olur. Open Subtitles بما أنك على وشك إفساد بدلتي فقد أنهيها على أيّ حال
    Danny, iyi olduğuna emin misin sen? Open Subtitles داني هل أنت واثق أنك على مايرام ؟
    Bebeğim, iyi olduğuna emin olmak istedim. Open Subtitles ياحبيبتى سوف أتأكد أنك على خير ما يرام
    Hatalı olduğunuzu keşfetmek neyin doğru olduğunu bulmanın tek yolu. TED معرفة أنك على خطأ هي الطريقة الوحيدة لمعرفة ما هو صحيح.
    Hayatta olduğunuzu ve aynı şehirde yaşadığımızı öğrendim. Open Subtitles عندما أكتشفت أنك على قيد الحياة وكلانا يعيش بنفس المدينة
    Biriminizle ilgili olduğu için dava hakkındaki her şeyden haberdar olduğunuzu söylemiştiniz. Open Subtitles لقد قلت أنك على علم بكل شيء في هذه القضية بما انها مرتبطة بمكتبك
    Eğer haklıysan özellikle de sen haklıysan bile neden kendi ülkesini bırakıp buraya gelsin ki? Open Subtitles --بفرض أنك على صواب --وخاصة إن كنت على صواب لماذا يترك بلده ويأتي هنا؟
    Düşündüm de sen haklısın. Open Subtitles لقد فكرت بالأمر ، و أعتقد أنك على حق
    Düşündüm de sen haklısın. Open Subtitles أعتقد أنك على حق.
    Gemide olduğun sürece vazgeçmeyecekler. Open Subtitles حتى لو أننا خرجنا من هنا.فطالما أنك على السطح فهم بالتأكيد لن يستسلموا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد