ويكيبيديا

    "أنه من الصعب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zor olduğunu
        
    • zordur
        
    • çok zor
        
    • zor olsa
        
    • zorlanıyorum
        
    • zor bir şey olduğunu
        
    • daha zor
        
    • için zor
        
    • kadar zor
        
    • zor geliyor
        
    • zor olabilir
        
    • zor geldiğini
        
    • zor olacağını
        
    Charles, bu tür tuvalet malzemelerini burada bulmanın zor olduğunu yazmıştı. Open Subtitles لقد كتب تشارلي أنه من الصعب الحصول علي مستلزمات الحمام هذه
    Radha kaçık insanlarla yaşamanın zor olduğunu tüm dünya bilir. Open Subtitles راداها العالم يعرف أنه من الصعب العيش مع إنسان مجنون
    Eğer iyi tanımadığınız insanlar varsa aptal bir fikir olabilen bir fikir sunmak zordur. TED كما أنه من الصعب أن تتقدم بفكرة قد تكون فكرة غبية إن لم تكن تعلم الناس جيداً.
    Her şeyden önce, sıtmaya dirençli sivrisinek üretmenin çok zor olduğu anlaşılmıştı. TED لسبب واحد فقط، تبيّن أنه من الصعب جداً تخليق بعوضة مقاومة للملاريا.
    Evet, başkanın o kadar kıçının içindeyken cep telefonun çekmesi zor olsa gerek. Open Subtitles نعم، ولابد أنه من الصعب عليها الحصول على إشارة إستقبال للهاتف الخليوي عندما تكون بالأعلى تتملق الرئيس
    O günlerden konuşmakta zorlanıyorum. Open Subtitles أجد أنه من الصعب الحديث عن مثل هذه الأمور.
    Senin için hayata geri dönmenin zor bir şey olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم أنه من الصعب بالنسبة لك للعودة.
    Büyük şirketlerin insanları önemsemediği gerçeğini kabul etmenin zor olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنا أعرف أنه من الصعب قبول عدم أهتمام الشركات العملاقة بالناس
    Birisinin her gün çalışmak istemesini senin için anlamanın zor olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف أنه من الصعب عليك تفهّم الحاجة في الذهاب للعمل كل يوم.
    Bunlara bakmanın zor olduğunu biliyorum, ama farklı bir şey görüyor musunuz? Open Subtitles أعلم أنه من الصعب النظر لهذه ولكن هل ترى أي شيء مختلف؟
    Eski bir atasözü der ki; karanlık bir odada siyah bir kedi bulmak çok zordur, özellikle odada kedi yokken. TED هناك مثل قديم يقول أنه من الصعب العثور على قط أسود في غرفة مظلمة، خصوصا إذا لم يكن هناك أي قط
    Ama problem şu: Bakış açısı alma işi zordur. TED ولكن المشكلة هي: أنه من الصعب تبني وجهة النظر.
    Sorun şu ki işte konuşmak çok zor çünkü zerre mahremiyet yok. Open Subtitles الشيء هو أنه من الصعب التحدث في العمل لأنه ليس هناك خصوصية
    Tüketicilerin doğru olanı yapmasını sağlamak çok zor görünüyor. TED قد يبدو لكم أنه من الصعب اقناع المستهلك بأن يفعل الشيء الصحيح.
    Normal bir adamı gaye çevirdiğini bilmek zor olsa gerek. Open Subtitles لابدّ أنه من الصعب معرفة أنّكِ حولت أحدهم إلى شابٍ مثليِّ
    Ayrıca, uzun ağaç bulmakta zorlanıyorum bu yüzden şahın, 10 metre genişliğinde olacak. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه من الصعب إيجاد القطع الطويلة للخشب لذا ، مدخل الكنيّسة سوف يكون عرضه فقط 32 قدم
    Senin için hayata geri dönmenin zor bir şey olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنا أعلم أنه من الصعب بالنسبة لك للعودة.
    Joe ile yakınlaşmanın daha zor olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles و لكني وجدت أنه من الصعب جدا التعرف على جو
    Senin gibi biri için zor olduğunu anlayabiliyorum. Open Subtitles فيرجينيا ، أنا أعلم أنا أعلم أنه من الصعب على امرأة بـ
    Sakin davranmanın ne kadar zor olduğuna dair bir fikrin var mı? Open Subtitles هل لديك أيَّا فكرة كم أنه من الصعب التصرف بهذا الهدوء ؟
    Arkadaşların arkasından konuşmamak size zor geliyor demek istedin herhalde. Open Subtitles هل تعني أنه من الصعب عليك الرجال عدم التحدث القمامة عن أصدقائك.
    Pete Garrison'ın böyle bir olayda parmağı olduğuna inanmanız zor olabilir. Open Subtitles أعرف أنه من الصعب تصديق أن بيت غاريسون يمكن أن يكون تورط بأمر كهذا.
    Yardım istemenin sana zor geldiğini biliyorum, ama dikişlerini patlatırsan... Open Subtitles أعلم أنه من الصعب عليك أن تطلب المساعدة ولكن ان مزقت غرزك
    Ayrıca onunla yüzleştiğinizde tetiği çekmenizin çok zor olacağını da biliyor. Open Subtitles و هو أيضا يعرف أنه من الصعب عليكم الضغط على الزناد اذا ما رأيتموه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد