ويكيبيديا

    "أني كنت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğumu
        
    • olduğuma
        
    • olduğum
        
    • olmam
        
    Beslenecek bir boğaz olduğumu, ama annemden daha iyi olduğumu söylerdi. Open Subtitles كانت تقول أني كنت فمّ للتغذية ولكن كنت ألطف من والدتي
    Büyük kardeşimden daha sıkı olduğumu ilk fark ettiğim zamandı. Open Subtitles كانت المرّة الأولى أدركت أني كنت أفضل من أخّي الكبير.
    Büyük kardeşimden daha sıkı olduğumu ilk fark ettiğim zamandı. Open Subtitles كانت المرة الأولى أدركت أني كنت أفضل من أخي الكبير
    İmzamı atmışım gibi oluyor, yani insanlar burada olduğumu bilsinler falan. Open Subtitles أنا نوعاً ما أضع ختمي عليه ليعلم الناس أني كنت هنا
    Ben de ona ne kadar kızgın olduğuma dair bir not yayınladım, diktatörden farksızdı, bu bançoyu almama izin vermeyecekti. TED وأنا كتبت مدخلا في المدونة عن كيف أني كنت غاضبة جدا منه، ياله من متحكم، لم يكن ليسمح لي بشراء آلة البانجو هذه.
    O hamile olduğumu biliyordu. Görüntüleri o da görmüştü, bebeği doğrulamıştı. Open Subtitles إنها تعلم أني كنت حامل لقد رأت الفحص، لقد أجرته بنفسها
    Haklı olduğumu, özel birisi olduğumu ona kanıtlamak zorundaydım işte. Open Subtitles كان عليّ أن أثبت أني كنت محقاً ومميزاً، هل تعلمين؟
    Yani, ben aynı zamanda bir çocuk aktördüm ve bu benim kimliğimin performans katmanlarını ikiye katladı çünkü aslında bir kız olduğumu ve gerçekten erkeği oynadığımı kimse bilmiyordu. TED كنت حقا، ممثلا طفلا وهذا ما حسّن جودة أداء تمثيل هويتي فلم يعرف أحد أني كنت بالحقيقة بنتا تؤدي دور ولد
    Aslında, hayatımdaki hiç kimse kız olduğumu bilmiyordu; ne okuldaki öğretmenlerim, ne arkadaşlarım, ne birlikte çalıştığım yönetmenler... TED في الحقيقة، لم يعرف أحد في حياتي أني كنت بنتا ولا حتى معلميني ولا أصدقائي ولا المخرجين الذين عملت معهم.
    Yıllarca şanslı olduğumu söyledim, ama sadece şans değil. TED رددّت لعدة سنوات أني كنت محظوظًا، لكن ليس الحظ فقط.
    Konuşmamız sırasında bir fotoğraf çekmiştim ve haklı olduğumu kanıtlayan fotoğrafı ona delil olarak sundum. TED لقد التقطت صورة خلال ذهابنا وعودتنا وقدمت له الدليل أني كنت مُحقة.
    Üç veya dört yaşımdan beri transseksüel olduğumu biliyordum. TED أدركتُ منذ أن كان عمري 3 أو 4 سنين أني كنت متحولة جنسية.
    Ona hala genç olduğumu göstermek için oraya gittim. Open Subtitles ذهبت لهناك فقط لكي أجعلها ترى أني كنت شاب بما فيه الكفاية
    Sana son iki yıldır ölü olduğumu söylemek için. Open Subtitles كنـت اُريــد إخبـارك أني كنت ميـتة في العامــين الماضيـين
    Ben işimi yaptım, herkes harika olduğumu söylüyordu, ulaşılmaz biriydim. Open Subtitles لقد قمت بواجبي ، الجميع قال أني كنت رائعا و لم يأت أحد ليراني
    Onunla olduğumu biliyorsun, öyleyse neden aptalca sorular soruyorsun? Open Subtitles تعلمى أني كنت معها إذن لما هذه الأسئلة الغبية؟
    Şu aralar çok meşgul olduğumu, fazla insan içine çıkamadığımı söyle. Open Subtitles وقل لها أني كنت مشغول جداً مؤخراً وغير قادر على التجول كثيراً
    Karıma rastlarsan, seninle olduğumu söyle. Open Subtitles اسمع، إذا لاقيت زوجتي، اخبرها أني كنت معك.
    İlkokulu bitirmek üzere olduğuma göre 10 yaşımda falandım. Open Subtitles أعتقد أني كنت على وشك إنهاء المرحلة الإبتدائية كنت تقريباً في العاشرة
    Elbette bu her iki ülkede de yabancı olduğum anlamına geldi ve bu durum kuşkusuz benim için göç etmeyi oldukça kolay bir hale getirdi, iyi bir aile geleneği, baktığınız zaman. TED بالتأكيد، هذا يعني أني كنت أجنبياً في كلا البلدين وهذا بالطبع جعله سهل أو شيء طبيعي أن أهاجر، كما تنص تقاليد العائلة
    Çocukken iğrenç şeylere kafayı takmış olmam pek de devrim sayılmaz. TED الآن، حقيقة أني كنت مهووسة بالأشياء المقززة عندما كنت طفلة ليس شيئًا جديدًا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد