ويكيبيديا

    "أن بإمكانه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olabileceğini
        
    • verebileceğini
        
    • atabileceğini
        
    Ama işlerin dışında da olsa, içindeymiş kadar tehlikeli olabileceğini bilmem gerekirdi. Open Subtitles وجب عليّ معرفة أن بإمكانه عمل نفس الأضرار في الظلام.
    - Ne dedi? Hem dünyayı değiştirebileceğini, hem de her gece akşam yemeği için evde olabileceğini söyledi ve oldu da. Open Subtitles قال أن بإمكانه أن يغير العالم، ويكون بالمنزل وقت تناول العشاء كل ليلة
    Çok akıllı. CIA'den hızlı olabileceğini sanıyor. Open Subtitles ذلك الأحمق يعتقد أن بإمكانه التفوق على وكالة الإستخبارات
    O şeylere zarar verebileceğini bildiğimiz tek kişi sensin. Open Subtitles أنت الوحيد الذي نعرف أن بإمكانه إيذاء تلك الأشياء
    Emir verebileceğini zannediyor. Open Subtitles يظن أن بإمكانه إصدار الأوامر فحسب
    Biliyorum biraz dangalakça ama istediği her götten bacaklıyı yatağa atabileceğini söyler. Open Subtitles أعلم أن ذلك وقعه شديد ولكنه يقول أن بإمكانه الحصول على أي دوارفز يريد
    - Evet. - Benimle aşık atabileceğini sandı. Open Subtitles نعم ظن أن بإمكانه العبث معي
    Siyahi bir adama, beyaz bir adamla eşit olabileceğini söylemek mi? Open Subtitles يخبر رجلاً ملوناً أن بإمكانه أن يتساوى مع رجل أبيض؟
    Hani, olduğundan daha büyük biri olabileceğini fark ederse bir tek kişinin her şeyi başarabileceğini söylerdin ya. Open Subtitles بشأن قدرة رجل واحد على تحقيق أي شيء إذا أدرك أن بإمكانه أن يصير شيئاً أكبر؟
    Bir çocuğu olabileceğini hiç düşünmedi diyelim. Open Subtitles لنقل أنه لم يفكر قط أن بإمكانه إنجاب ابن
    Her kadına sahip olabileceğini düşünüyor çünkü ufak bir sancısı var. Biliyorsun, onun yaşında böyle şeyler olur. Open Subtitles يعتقد أن بإمكانه الحصول علي أي سيدة.
    Bana karşı kaba olabileceğini sanıyor. Open Subtitles يعتقد أن بإمكانه أن يعاملني بوقاحة
    Onun yapmış olabileceğini nasıl düşünürsün ki? Open Subtitles أَعْني، كَيْفَ تَعتقدُين أن بإمكانه ؟
    Emekli oldu, ama House iki hafta içinde orada olabileceğini söyledi. Open Subtitles إنه متقاعد، لكن "هاوس" يقول أن بإمكانه القدوم خلال أسبوعين
    Ara verebileceğini söyledim. Open Subtitles - أخبرته أن بإمكانه أخذ إستراحة -
    Bana cevapları verebileceğini düşündüm. Open Subtitles اعتقدت أن بإمكانه إخباري
    Matty'nin bana böyle mesaj atabileceğini ve her şeyin düzeleceğini düşünmesine inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أن (ماتي) يعتقد أن بإمكانه مراسلتي هكذا وكل شيء سيكون بخير.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد