ويكيبيديا

    "أن لديكم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • elinizde
        
    • olduğunu söyledi
        
    • olduğunuzu
        
    Peki elinizde bilgi olduğunu nereden bileceğiz? Open Subtitles حسناً، كيف لنا أن نعلم أن لديكم شيئاً ما؟
    Dünyayı, elinizde berbat denizaltılar olduğuna inandırdınız ve Kuzey Kutbunu almak için Süper denizaltıyı geliştirdiniz. Open Subtitles تعتقدون أنكم أذكياء بخدع العالم أن لديكم غواصات سيئة، بينما تقضون الوقت بتطوير أعظم غواصة قادرة على قهر القطب الشمالي
    elinizde fotoğrafın ve haritanın bir kopyası olsun mutlaka. Open Subtitles تأكدوا من أن لديكم نسخة من الصورة والخريطة.
    Naomi senin en iyi emlakçıya Sahip olduğunu söyledi. Open Subtitles نعومي أخبرتنيٍ أن لديكم أفضل سمسار
    O da iblisin çok güçlü olduğunu söyledi. Open Subtitles فقال أن لديكم عفريتا ذو قوة كبيرة
    Sizi burada görmek ne güzel. Sizin sürücü olduğunuzu düşünmüştüm. Open Subtitles لم أظن أنني سألقاكم هنا إعتقد أن لديكم سائق يارفاق.
    Bana, elinizde ilgimi çekebilecek bazı bilgiler olduğu söylendi. Open Subtitles الآن سمعت أن لديكم بعض المعلومات من أجلي
    Anladığım kadarıyla elinizde küçük değerli bir mal varmış.. Open Subtitles يبدو أن لديكم فيلم ذو تصنيف عالٍ
    - Başkan Ashwan elinizde maddeyi galaksinin öteki tarafına aktarabilen bir uzaylı teknolojisi olduğuna inanıyoruz. Open Subtitles - رئيس اشوان ... نعتقد أن لديكم تكنولوجيا فضائية تمكن من السفر عبر المجرة
    Eski karımın elinizde olduğunu biliyoruz! Open Subtitles -ونعلم أن لديكم طليقتي !
    Doktor Magnus'ın elinizde olduğunu biliyoruz. Open Subtitles نعلم أن لديكم دكتور (ماغتس)
    Eugene mahkeme emriniz olduğunu söyledi. Open Subtitles إيوجين قال أن لديكم إذن من المحكمة
    Tracy, bu hafta zorlu bir kimya sınavınız olduğunu söyledi. Open Subtitles تريسي" أخبرتنى أن لديكم" .إختبار كيمياء ضخم هذا الأسبوع
    Karım bana Huntington'taki en iyi elmalı tartın sizde olduğunu söyledi. Open Subtitles زوجتي أخبرتني أن لديكم أفضل فطيرة تفاح في (هاننجتون)
    Asistanım benim için bir iş teklifiniz olduğunu söyledi. Open Subtitles -مساعدي قال أن لديكم اقتراح مشروع لي
    Tommy, telefonu kullanmam gerekiyor. Polly sizin barda olduğunu söyledi. Open Subtitles تومي) أريد استخدام الهاتف) بولي) قالت أن لديكم واحدا في الحانة)
    Neden her yeri işgal etmek zorunda olduğunuzu düşünüyorsunuz? Open Subtitles ما الذي يجعلكم تعتقدون أن لديكم الحق في إحتلال كل مكان؟
    Böylece, bana değişmek için ne kadar istekli ve gönüllü olduğunuzu göstereceksiniz. Open Subtitles لذلك, عليكم أن تُظهِروا لي أن لديكم القابلية والرغبة في التغيير.
    Malzeme aramasında tecrübeli olduğunuzu duydum. Open Subtitles صحيح. سمعت أن لديكم خبرة في جولات جلب المؤن.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد