ويكيبيديا

    "أواصل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • devam
        
    • Sürekli
        
    İnsanlar bana nasıl savaş haberleri yapmaya devam ettiğimi ve bunu yapmaya neden devam ettiğimi sorduklarında, işte nedeni bu. TED ولذا ؛ فإنه عندما يسألني الناس عن كيف أواصل تغطية الحرب ، ولماذا أستمر بعمل ذلك ، فإليكم السبب ..
    Pekala, yapmam gereken sadece yol almaya devam etmek, belirleyici bir hamle yapmak. Open Subtitles , حسنا , يجب أن أواصل حياتي أمضي قدما , أقوم بإجراء حازم
    Ben yürümeye devam ediyorum. Aptalca bir şey yapma. Yürümeye devam et. Open Subtitles أنّي فقط أستمر بالسير، لن أفعل .. أيّ شيء غبي، فقط أواصل
    Bana kızmıştı çünkü, Sürekli olarak ona binamın girişinde tanıştığım bir çocuktan bahsediyordum. Open Subtitles لا , إنها غاضبة لأني أواصل التحدث عن شاب قابلته في بهو بنايتي
    İşimin gerçeği şu, neredeyse Sürekli başarısız olup yine de pes etmiyorum çünkü teleskoplar böyle üretilir. TED حقيقة عملي هو أنني أفشل في أغلب الأحيان ومازلت أواصل التقدم، لأن هكذا يتم بناء التلسكوبات.
    bu işin bitmesi için, Finans Bakanlığı`nda bu konularla alakalı çözüm elde edebilmek için çalışmaya devam edeceğim, TED سوف أواصل العمل على الضغط، للحصول على بعض الحلول لتلك المسائل في وزارة المالية.
    Bu uygulamaya devam etmezsem, unutulmaya yüz tutacağım ve hiçbir sosyal geçerlilik biçimini koruyamayacağım. TED إن لم أواصل هذه الممارسات، أشعر أنني سأتلاشى وأصبح منسيةً ولا أحافظ على أي نوع من الانتشار الاجتماعي.
    Deniz memelileri ile paylaştığımız bu doğal olaya teşekkürler Bu sayede dalışıma devam edebilirim. TED عن طريق هذه الظاهرة، التي نشترك فيها أيضا مع الثديات البحرية، يمكنني أن أواصل غوصي.
    60, 70 metre aşağıda, basınç vücudumu gitgide daha çok ezdiğinden daha da hızlı düşmeye devam ederim, TED 60 متر، 70 متر، أواصل السقوط، بسرعة أكبر لأن الضغط يسحقُ جسدي أكثر وأكثر،
    devam etmeden önce size hızlıca bu çalışmayla ilgili bir video göstermek istiyorum TED أود عرض فيديو قصير يظهر جزء من العمل قبل أن أواصل
    Anlatmaya devam etmeden önce bir an durup bu yabancıya teşekkür etmek istiyorum. TED لذلك وقبل أن أواصل إلى أبعد من ذلك، أريد حقاً أن أتوقف لحظة أتوقف لأقول شكراً لذلك الغريب.
    Buna tek bir sebepten devam etmek istedim. TED مع نمو الشركة، أردت أن أواصل هذا لسبب واحد بسيط:
    80'lerde nükleer silahlara karşı mücadele ettim, ve şimdi de buna devam ediyorum. TED لقد قمت بالتظاهر ضد الأسلحة النووية في الثمانينات، ومازلت أواصل فعل هذا الشئ الآن.
    Bu yıl, hayat sigortamı devam ettirmek için çiftliği ipotek ettirdim. Open Subtitles هذه السنة رهنت المزرعة لكي يكون بإمكاني أن أواصل تأميني على الحياة
    Kariyerime devam edebilirdim, ama beni terk ettikten sonra her şey anlamını kaybetti. Open Subtitles كان بإمكاني أن أواصل مسيرتي. إلا أنني وجدت أن كل شيء لا يطاق عندما تركتني
    Yola devam mı edeyim, yoksa dönüp tekrar mı deneyeyim? Open Subtitles أتريدنى أن أواصل الذهاب أم أعود وأجرب ثانية ؟
    - devam edeyim mi? - Hayır. Open Subtitles فهما يصدران غازات سامة هل تريد أن أواصل عملي الآن؟
    Eğer beni duyabiliyorsanız, araştırmamı devam ettirdiğimi bilin. Open Subtitles في حالة إذا ما كنتم تسمعون هذا فأنا أواصل البحث
    Hayır, affedersin. Bu sondu. Sürekli unutuyorum, onlar Ruslardı. Open Subtitles لا، لا، آسف، لا، تلك كانت المرة الأخيرة أواصل النسيان، انهم الروس الآن
    Sürekli bana sahip olmadıklarını onlara göstermenin bir yolunu bulmayı diliyorum. Open Subtitles أجل, أنا فقط... أواصل أواصل التمني بأن أجد طريقة لأجعلهم يرون
    Kendime Sürekli halktan biri gibi olmak istediğimi söylüyorum. Open Subtitles أواصل إقناع نفسي بأنّي سأكون رجلاً مِن الشعب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد