Sana otelin telefonunu veriyorum. Eğer bir şey duyarsan, beni arayacaksın. | Open Subtitles | سأعطيك رقم تليفونى فى الفندق إتصل بى إن سمعت أى شئ |
Aşağıda tanıştığımız o yaşlı, tatlı şey... takma dişlerini kocasının birasına düşürmekten... daha kötü bir şey yapabilecek durumda değil. | Open Subtitles | ذلك الشئ الجميل الحلو الذى قابلناة بالأسفل أنه غير قادر على أى شئ أسوأ إنخِفاض أطقم أسنانها إلى بيرةِ زوجِها. |
- bir şey söyleme. - Ama bir şey söylememiz lazım. | Open Subtitles | ـ لا تقل أى شئ ـ علينا أن نقول للجمهور شيئاً |
Orada öylece hiçbir şey söylemeden oturmanın bir faydası yok. | Open Subtitles | ليس هناك فائدة، انك جالسة فقط ولا تقولين أى شئ. |
Neden bilmek istiyorsun neden benim hakkımda hiçbir şey bilmek istemiyorsun? | Open Subtitles | .. تريدأن تعرفلماذا. لماذا لا تريد معرفة أى شئ عنى ؟ |
Onu görmek için her şeyi verirdim. Kalbimi, hayatımı. Ama burada değil. | Open Subtitles | أقدم أى شئ , قلبى حياتى لكى أراه , لكن ليس هنا |
Neden bu eve hayat getirecek bir çocuk veya birşey isteyeyim? | Open Subtitles | لماذا سأريد طفل أو أى شئ يجلب الحياة لهذا المنزل ؟ |
Onlar olmasa böyle bir şey yazamazdın. Onlara ihtiyacın var. | Open Subtitles | بدون تلك العائلة، كان لا يمكن أن تكتب أى شئ |
Eğer zindana kapatıldıysan, şuan yapacak çok bir şey yok, değil mi? | Open Subtitles | حسنا، إذا أنت مسجون في الزنزانة وليس فى يدك أى شئ تفعله |
Bunda utanılacak bir şey yok. her şey çok açık. | Open Subtitles | لا يوجد أى شئ مشين هنا، الأمور هنا تتمتع بالشفافية |
Bize bir şey söyle, ne olursa ve değerini bilecektir. | Open Subtitles | إعطنا شئ , أى شئ وهو سَيَجْعلُه يساوي كثيراً وقتك |
Kontrol et. Ara üstümü. Şüpheli bir şey taşıyıp taşımadığımı gör. | Open Subtitles | هيا , فتشونى وتأكدوا أننى لا أملك أى شئ يثير الريبة |
bir şeyler söyle. İşime yarayacak bir şey söyle. Müşterinin hayatını kurtarmaya uğraşıyorum. | Open Subtitles | بربك يا رجل قل لى أى شئ حاول أن تحافظ على حياة عميلتكَ |
Onun hakkında hiçbir şey bilmiyoruz, ismi ne, ne iş yapar ? | Open Subtitles | نحن لا نعرف أى شئ عنه ما هو إسمه ، ماذا يفعل |
O benim en iyi arkadaşım. Bana söylemeden hiçbir şey yapmaz. | Open Subtitles | أنها صديقتى المقربة وهى لا تفعل أى شئ ألا وأخبرتنى عنه |
Aramana gerek yok. hiçbir şey yapmana da gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليكٍ إجراء المكالمة . ليس عليكٍ فعل أى شئ |
Çok üzgün ve her şeyi yapmaya hazır olan oda arkadaşınızın adı ne... | Open Subtitles | ما هو اسم صديقك فى الشقة الذى هو اسف جدا وسيعمل أى شئ |
Kaçımız hayatı tekrar yaşamak için elimizdeki her şeyi feda etmezdik? | Open Subtitles | من من لا يريد مقايضه أى شئ ليكون شاب ثانياً ؟ |
Eğer ona bir zarar gelir ve bana birşey olmazsa oyun zaten bitmiş demektir. | Open Subtitles | إذا أى شئ حدث له و ليس لى فالخطه تكون قد أخفقت على أى حال |
Babam beni ya da benimle ilgili hiçbir şeyi anlamıyor. | Open Subtitles | أن أبى لا يستطيع أن يفهمنى أو أى شئ بخصوصى |
Senin için, kendim bir şeyler yemeyi düşünemeyecek kadar endişeleniyorum. | Open Subtitles | إننى قلق عليك جداً أن تحلمى بأنك تأكلين أى شئ |
Ve tabi ki, mahvettiğin evliliğin hakkındaki herşeyi biliyor musun? | Open Subtitles | و بالطبع تحطيم الزواجات ليس شيئاً تعلمي أى شئ عنه |
Kollarındayken bana söyleyeceğin her şeye inanırım. | Open Subtitles | لكنى أُصدق أى شئ تقوله عندما أكون بين ذراعيك |
Bütün hayatın boyunca hiç kimseye... hiç Bir şeye, birine gerçekten inandığın olmadı mı? | Open Subtitles | أى فرد على الاطلاق فى كل حياتك ؟ هل تؤمن بأى فرد أو أى شئ ؟ |
İlişkimizi tehlikeye attım ki benim için her şeyden önemliydi. | Open Subtitles | وعرضت علاقتنا للخطر والتى تعنى الى اكثر من أى شئ |
Ondaki başka herşey sönüp gitmiş, ama bu ışık parlamıştı." | Open Subtitles | لقد توهج ذلك فى داخله عندما لم يعد يتوهج أى شئ بجانبه |
Söz konusu olan Brick'se... kimse ona ait olan bir şeyi alamayacak. | Open Subtitles | انها تريد حصتها أيضا بقدر ما يهتم بريك لا أحد سيأخذ أى شئ |