| Sen olmasaydın Bunların hiçbir olmazdı. | Open Subtitles | ليس أياً من هذا كان ليحدث إن لم يكن بسببك |
| Eğer sen bir gerizekalı gibi davranmayıp... beni bodrumdan atmasaydın Bunların hiçbiri gerçekleşmezdi. | Open Subtitles | فما كان ليحدث أياً من هذا لولا أنك تحامقت وطردتني من القبو |
| Eğer seni ilk başta dinleseydim... Bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | لو كنت استمعت إليك من البداية لم يكن ليحدث أياً من هذا |
| Verdikleriniz, hep asılsız çıktı. Bunların hiçbiri olmamalıydı. | Open Subtitles | لقد فسد الأمر كله، لم يكن من المفروض أن يحدث أياً من هذا |
| Bunun ne anlama geldigini bilmiyorum. tüm Bunların ne demek oldugunu anlamıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ماذا يعني هذا لا اعرف ما الذي يعنيه أياً من هذا |
| Beyaz Saray'da da bu kadar liderlik gösterseydiniz Bunların hiçbiri yaşanmayabilirdi. | Open Subtitles | إن كنت أظهرت زعامة كهذه في البيت الأبيض ماكان أياً من هذا ليحدث على الأرجح |
| Bunların herhangi birisi doğru ise, burada Kongre'den, Beyaz Saray'dan iki partiden... | Open Subtitles | إن كان أياً من هذا صحيح، فإننا نتحدث عن الكونغرس، عن البيت الأبيض، كلاالحزبين.. |
| Bunların hiçbiri meteor vurmadan önce mi? | Open Subtitles | ولم يحدث أياً من هذا قبل اصطدام النيزك ؟ |
| Halen Bunların hiçbirini hatırlamıyor musun? | Open Subtitles | إذاً فأنتِ لا تتذكرين أياً من هذا حتى الآن؟ |
| Farkı anlayamazdınız, çünkü Bunların hiçbirini hatırlayamazdınız. | Open Subtitles | ولن تعرف الفارق أبداً لأنك لن تتذكر أبداً أياً من هذا |
| Sence bütün Bunların hastanedeki kızla bir bağlantısı var mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن أياً من هذا مرتبط بتلك الفتاة في المشفى؟ |
| İntikam almayı ben seçmedim. Bunların hiç birini ben seçmedim. | Open Subtitles | أنا لم أختار طريق الثأر أنا لم أختر أياً من هذا |
| Bunların hiçbirini söyleyemem. | Open Subtitles | وطبعاً إن كنت محاميك لا أستطيع أن أخبرهم أياً من هذا |
| Eğer beni dinleseydin, Bunların hiçbiri yaşanmayacaktı. | Open Subtitles | لم يكن ليحدث أياً من هذا لو كنت استمعت إليّ. |
| Şapka hoşuma gitti ama Bunların hiçbiri beni mutlu etmez. | Open Subtitles | تعجبني القبعة لكن لن يجعلني أياً من هذا سعيداً. |
| Kızılderili kızda katili durdurmak için gereği yapılmış olsaydı Bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | إن كنا بذلنا مجهوداً أكبر لإيقاف هذا الرجل عندما قتلت الشابة الهندية، ما كان ليحدث أياً من هذا. |
| Siz henüz Bunların hiçbirini bilmiyorsunuz çünkü daha çocuksunuz. | Open Subtitles | لا تعلم أياً من هذا بعد لأنك ما تزال طفلاً |
| Bunların hiçbiri olmamalıydı. | Open Subtitles | لم يكن من المفترض أن يحدث أياً من هذا |
| Yani, Bunların hiçbirini hatırlamıyor musun? | Open Subtitles | إذن أنتِ لا تتذكرين أياً من هذا |
| Böyle olmasını istemeseydin Bunların hiçbiri olmayacaktı. | Open Subtitles | إنّ لم يكن ذلك لما حدث أياً من هذا |